TAM bir hücum şöleni gibi oynandı maçın başı. Hızlı tempo. Sürekli karşılıklı basketler. Pekoviç içerde çok zorluyor Efes’i. Barac 100 saniyede 3’ledi. Ama Kerem Tunçeri maestro gibi yönetiyor takımı. Vujaçiç her yerden sokuyor. 12 dakikada iki takım her 3 hücumun 2’sinde sayı buldu ve skor 33-31 Efes lehine. “Bir sen at, bir ben atayım” diye gidiyoruz. Gidiyoruz da nereye gidiyoruz? Bu yol yol değil.
-EFES her ne kadar hücumda çok potansiyelli bir takıma dönüşmüş olsa da asıl gücü, karakteri, tarihi, kimliği, her şeyi savunma üzerine kurulu. Bir günde Litvanya takımı olunmuyor. Olunmamalı da zaten. Kağıt üzerinde çok geride kalan Partizan’ın tek şansı böyle bir oyun. Hızlı ama kontrolsüz oyun kurucu Law’la hızlı oynayacaklar. Sıkışınca Pekoviç kurtaracak. Savunmanın ikinci planda kaldığı oyunda attıkça atacak, tribün desteğiyle de coşarak kalite farkını dengeleyecekler. Boş turnikeyi her oyuncu atar. Önemli olan savunma baskısı altında kim ne yapıyor?
-PARTİZAN bu atmosferde bir 11-2’lik seri yakalayıverdi ve 15. dakikada 42-35 öne fırladı. Efes işte o zaman anladı yanlış yolda olduğunu. Kinsey ve Ersan’ın sürüklediği, tam sahada baskıyla başlayan öyle bir savunma geldi ki bu dakikadan sonra… Partizan dağıldı. Hem de ne dağılmak. Devrenin son 5 dakikası ve 3. çeyreğin son topuna kadar olan 15 dakikalık bölümde tam 12 top kaybettiler. Bu bölümün skoru: 33-7!
-ÖZÜNE dönünce başka bir takım oldu lacivert-beyazlılar. Oyun değişti. Skor düştü. Ersan ve Kinsey büyüdükçe büyüdü. Efsane bir maç oynadılar ikisi de. Toplam 28 sayı, 7 ribaunt, 6 top çalma, 6 blok yaptıklarını anlatmaya yetmez. Özellikle savunmada efsane performanslar sergilediler. Ersan’ın oyunun kırılma anında 4’e 1 hücumu kestiği pozisyonla taçlanan yaptıkları, Kinsey’nin Law’u hayattan soğutması bu takımın nasıl gerçekten büyük olabileceğini, gitmesi gereken yolu gösterdi.
-FARKLI öne geçtikten sonra klasik sıkışıklığı da Savanoviç’in bireysel hücumları aştı. Efes’in bu sezon yaptığı onca transfer harcamasının yarattığı gücü bu işte. Uzunları faul problemine girse de alternatifleri var. Oyun sıkışınca “Kurtar bizi” diyebileceği eller de. Milli Takım’dan sonra kendine gelmiş bir saha içi komutanı. Hemen, her şeyi. Ama her şeyin temeli, başlangıç noktası savunma. Gidilecek yol o…