Bir yıl ceza aldıktan sonra basketbola dönen Kerem Gönlüm, “Kötü günümde herkes yanımdaydı. 'İnsan düşmeye görsün' derler, ama ben düştüğümde bütün camia bana elini uzattı. Yıllardır verdiğim imajın semeresini aldım” dedi.
Talihsiz bir olay yaşadı. Bir sene basketboldan uzak kaldı. Ama o, şu an Milli Takım kadrosunda ve Dünya Şampiyonası’nda ülkesine hizmet etmeye hazırlanıyor. O dönemden daha güçlü ve olgunlaşmış olarak çıktı. Kerem Gönlüm yıllardır çizdiği imajın karşılığını aldığını söylüyor. İşte Gönlüm’ün ağzından yaşadığı sıkıntılı günler ve şampiyona ile ilgili görüşleri:
‘Eksiğimi, tecrübemle kapatırım’
“Bu olay sonrası 2-3 ay şoku atlatamadım. Kafamı dinlemek için basketboldan da uzaklaştım. Ama sonra çalışmalara başladım. Kondisyon olarak bir eksiğim yok, çünkü 4-5 ay çok sıkı çalıştım. Sadece takım antrenmanı konusunda sıkıntı çektim. Kampta takım idmanı yapacağım. Tek handikap maç eksiği olabilir ama bunun da sorun olmayacağını düşünüyorum. Çünkü 33 yaşındayım ve tecrübemle maç eksiğimi bir şekilde kapatırım. Dünya Şampiyonası’nda tam hazır olacağım”.
‘Sahada katkı verememek üzücüydü’
“Kenarda, takım arkadaşlarını izlemek gerçekten zor bir durum. Belki sahada olsaydım farklı olabilirdi diye düşünüyorum. Gönülden destekledim ama sahada katkı veremiyor olmak üzücü. Mesela Yunanistan maçı, bizden iki katı fazla ribaunt aldılar. Belki o bölgede faydalı olabilirdim. Çünkü ben o tarz bir oyuncuyum, o işleri iyi yapıyorum. Belki ben olsaydım daha farklı olabilirdi diye düşünüyorum bazen. Ama gerek milli takımı gerek Efes Pilsen’i bir oyuncuyla değerlendirmek doğru değil”.
‘İlk dörde girmemiz lazım’
“Ülkemizde düzenlenecek Dünya Şampiyonası, sadece bizim için değil, medya ve basketbol camiasında bulunan herkes için belki de hayatlarında bir kez yaşayabilecekleri bir organizasyon. O yüzden önce şampiyonanın keyfini çıkaracağım. Seyirci önünde oynamak bizim için büyük motivasyon. Çünkü duygusal bir ülkeyiz. Seyirci ile coşuyoruz. Bu durum bize büyük güç katacak. İlk dörde girmemiz lazım. Buna da yürekten inanıyorum”.
‘Bir kenara atılmadım’
“Öncelikle Federasyon Başkanı Turgay Demirel’e çok teşekkür ediyorum. Avrupa Şampiyonası sırasında da benim yokluğumun hissedildiğini söyledi. Zor günlerimde, böyle şeyler duymak beni duygulandırdı. Başta kendi kulübüm de beni çok destekledi. Basın, sizler hep yanımda oldunuz. Ben yıllarca karakter olarak çok farklı bir çizgi çizdiğime inanıyorum. Açıkçası bunun semeresini aldım. İnsan düşmeye görsün. Bitiyorsun. Ama kötü gün dostlarım belli oldu. Benim için yıllardır bu imajı oturtmuş olmamın faydasını gördüm. Tanjeviç de büyük destek verdi. Beni bir kenara atmadılar. Bu imajı vermenin semeresini almak önemli. Çünkü basketbol bir yere kadar. Belki yıllar sonra sosyal hayatta da bu insanlarla beraber olacağız. İlişkiler daha önemli. Onu oturtmuş olmam benim için sevindirici”.
‘Bu olay olmasaydı belki sakatlanacaktım’
“Bir müsibet, bin nasihattan daha iyidir derler. Kısmette varmış demek. İnancım da beni böyle düşündürüyor. Yaşanacakmış, yaşandı. Belki bu olay olmasaydı, çok büyük bir sakatlık geçirecektim ve basketbol kariyerim bitecekti”.