Bizim basketbolcuların “dev”likleri artık tartışma konusu oldu:“Bunlar acaba gerçek ‘dev’ler mi yoksa evlerinin arka bahçesinde dev taklidi yapan balonlar mı?” diye kendi kendimize soruyoruz. Haksız mıyız? 2001’de İstanbul’da Avrupa ikinciliğini yakaladıktan hemen sonra, civciv sarısına boyattıkları saçlarıyla Indiana’ya gittiler. Ve… Rezil olup döndüler. Son gittikleri (Litvanya’daki) Avrupa Şampiyonası da tam bir fiyaskoydu. Oraya da pek havalı uçmuşlardı. Omuzlarında Türkiye’de elde edilen dünya ikinciliği apoleti vardı. Televizyonlarda “bu bir takım oyunu, aha – uha” klipleri dönüp duruyordu ama filmin sonu aynı oldu: “Evinin devi” sokakta sopayı yedi ve ağlayarak döndü arka bahçesine.
Oysa… Şimdilerde “filenin sultanları” denilen kadın voleybolcularımız, küffar ellerde(!) dünya devlerine kafa tutuyor. O nasıl bir savunmadır öyle? O nasıl bir savaşmaktır öyle? Bir Rus maçı izledim, nutkum tutuldu. Daha önceki İtalya maçını da aynı şekilde nefesimi tutarak başından sonuna kadar izlemiştim. Her ikisinde de içimden dedim ki: “Haydi söyleyin beyler! Onlar mı dev, yoksa bizim basketbolcular mı?”
Dev, sultan, peri. Bayılıyoruz bu takma isimlere. İşler iyi gidince hoş oluyor da… Yenilgiler peşi peşine gelince hepimiz aynı şeyleri söylüyoruz galiba: “Böyle dev, peri, sultan olmaz olsun.”
Neyse! Şimdilik sultanlara söyleyecek bir sözümüz yok. Batı dillerinde yalnızca padişahlar için (yani erkekler için) kullanılan bu unvanın kızlarımıza verilmesini başlangıçta garipsemiştik ama biraz araştırınca “güç, otorite” anlamına gelen bu sıfatın tarihte kadınlara da verildiğini öğrendik. (Esma Sultan, Hanım Sultan vs) Gücünü dünya devleri karşısında kanıtlayan kızlarımız, bu performanslarıyla “filenin sultanları” yakıştırmasını fazlasıyla hak ediyorlar ama… Biliyorsunuz, “Bu dünya Sultan Süleyman’a bile kalmadı” derler. Yarın işler kötü giderse, “sultan”lık ağır gelebilir bizim kızlara… (Bkz. Bizim basketbolcu devler). Dileriz bizimkilerin durumuna düşmezler. Ve… Eğer bir gün şemsiye tersine dönerse, dileriz onların federasyon başkanı, bizimkisi gibi bulanık suda balık avlamaya kalkışmaz. Sporcuları aslanların önüne atıp (Hido-Semih haberleri) kendini kurtarmaya çalışmaz… Yoksa.. Bizden beter olur kızlarımız!
AHMET KURT