Sitemiz yazarı Bülend Karpat, yarı final eşleşmelerine göz atarken çeyrek finalde yaşananları mercek altına aldı.
– Çeyrek final serilerine genel bir bakışte mücadeleler size göre nasıl geçti?
BÜLEND KARPAT: Çeyrek final serisinde, üst düzey basketbol oynandığını söyleyemem. Sadece bazı maçlarda heyecan ve korku vardı. Sonuçların doğru olduğunu düşünüyorum.
Galatasaray için Tofaş serisi oldukça rahat geçti. Ligin birincisi, genç oyunculara fırsat veren ama yabancı oyuncularından istenen katkıyı almaya Bursa temsilcisini, her iki maçın ilk yarısında oynadığı doğru, temposu yüksek ve uyguladığı sert savunmasıyla kolayca yendi.
Karşıyaka’ya gelince bütün övgüleri almayı hak etti. Sezon başından bu yana, uyumlu oyunculardan kurulu homojen kadroya, kazanma hırsı ve seyirci desteğini de ekleyince ortaya efektif ve kombine bir basketbol felsefesi çıktı.
İyi savunma yaptılar. Hızlı oyunu sete bağlayarak, top paylaşımını ön plana çıkaran hücum anlayışıyla bütün takımlara problem yarattılar..
Bu direnç ve başarıyı Galatasaray karşısında da göstereceklerini düşünüyorum.
– Galatasaray da Pınar Karşıyaka da çok formda. Nasıl bir seri bekliyor bizi?
BÜLEND KARPAT: Kazandıkları ve gösterdikleri olağanüstü performansla en büyük şampiyon adayı için zorlu maçlar olacağı şüphesiz.
İlk maçın İstanbul’da olması bence büyük avantaj. Beş maç üzerinden oynanacak seride Galatasaray’ı daha şanslı görüyorum.
Ayrıca, seyirciler ve yöneticilerden fair-play’i ön plana çıkarmalarını özellikle rica ediyorum.
Basketbol kalitesi yüksek ve çekişmeli geçecek bu seriye “Lütfen gölge” düşmesin.
– Anadolu Efes de Banvit ile eşleşti. İki takımın son durumunu nasıl görüyorsunuz?
BÜLEND KARPAT:Yarı finalin diğer ayağında, sonuçlar hiçte şaşırtıcı olmadı., Banvit ve Anadolu Efes’in rakiplerini kolay geçtiklerini söylesem yanlış olmaz herhalde..
İlk maçı bir kenara bırakırsak, son iki maçta Anadolu Efes’in ezici üstünlüğünü görüyoruz Ankara TED Koleji karşısında. Her iki takım arasında bütçe ve oyuncu kalitesini kıyaslamak büyük bir yanlıştır..
Banvit yenilgisi sonunda en iyi analizi Erman Kunter yaptı. Yaşanan problemler, sakatlıklar, başarısız geçen Avrupa macerası, Türk ve yabancı oyunculardan beklenen katkının gelmemesi… Bunlar yetmiyormuş gibi, takımın içerisinde başlayan olumsuz davranışlar..
Böyle bir takımın kaybetmesi kadar doğal başka ne olabilir ki….
Bütün bunlar Banvit ve Orhun Ene’nin başarısına gölge düşürür mü?
Külliyen hayır!
Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük oyun kurucusu olan Orhun, nasıl oluyor da Play-Maker sorunu yaşıyor takımında…
Bana göre en büyük handikapları bu bölgede…
Anadolu Efes’i son maçta dikkatle izleyenler, Woodside ve Penney’in nasıl pasifise edildiğini gözlemiştir. Böyle olunca Stanojevic'e giden pas yolları da otomatikman kesilince, skor bulmak “çölde vaha” bulmak gibi zorlaşıyor…
Kaliteli, heyecanlı ve üst düzey basketbol bizleri bekliyor yarı final maçlarında.. DÖRT TAKIMA DA BAŞARILAR DİLİYORUM…



