Royal Halı Gaziantep'in yükselişinde önemli bir payı olan Bremer, TBF'nin sorularını yanıtladı.
24 Ekim günü transferi açıklanan Ernest Bremer, Gaziantep’te Fenerbahçe sonrası ikinci Türkiye deneyimini yaşamak üzere anlaşma imzalamıştı. Bosna Milli Takımı’nın formasını giyen 9 yılda Avrupa’da 9 takımın formasını giymiş ve kendisini kıtanın en etkili skorerlerinden birisi olarak kabul ettirmişti. Kariyeri onu İtalya’nın sıra takımlarından EuroLeague’e taşıdı ve bugün tüm yeteneğini Royal Halı Gaziantep için kullanıyor. Play-off potasına adeta topu içeri sürerek giren ve EuroChallenge’da Son Dörtlü’ye kalan Royal Halı Gaziantep’e bakınca, bunun çok işe yaradığını da görebiliyoruz.
11.8 sayı, 5 asist ve 1 top çalma istatistikleriyle oynayan Bremer, TBF Medya ekibinden Şansal Kulabaş’ın sorularını yanıtladı.
Bu Royal Halı Gaziantep ile ilk sezonunuz. Takıma katılırken hem takım ile, hem kendin ile ilgili beklentilerin nelerdi?
Doğrusu ne bekleyebileceğimi bilmiyordum. Beni arayıp tekliflerini sundular. Biraz araştırma yapmaya çalıştım. Yükseliş aradıklarını ve tutkulu olduklarını gördüm. Benim hedefim hep aynıdır. İyi oynayarak takıma yardım etmek ve kazanabildiğim kadar maç kazanmak isterim. Gaziantep bunu yapabileceğim bir takım.
Takım sezona kötü bir başlangıç yaptı ve ilk 12 maçtan 10’unu kaybetti. Daha sonra toparlanmayı nasıl başardınız?
Zor zamanlar geçirirken savaşmaya devam etmemiz gerekiyordu. Kaybettiğimiz 10 maçta da aslında iyi mücadele etmiştik ama son anlarda kaybettik. Yeni bir antrenörü, koç Juri’yi getirdiler. O bizim savunmaya bakış açımızı değiştirdi. Bence kilit değişiklik bu oldu. Daha iyi savunma, daha fazla galibiyet getirdi.
Barış Ermiş takıma katıldıktan sonra büyük bir farklılık yaratmış gibi görünüyor. Onun takıma ne gibi katkıları oldu?
Barış tam zamanında geldi ve çok iyi bildiği oyun kuruculuk görevini üstlendi. Takımın lideri oldu. O pozisyonda hücum ve savunma katkısına ihtiyacımız vardı ve Barış ilk maçtan itibaren buna yönelik katkı yaparak diğer guard’ların üzerindeki yükü azalttı.
Minsk ile oynadığınız EuroChallenge Çeyrek Final ilk maçında ikinci çeyreğinde bir ara 21 sayı ile geriye düşmüştünüz. Devre arasındaki atmosfer nasıldı? Geri dönüp maçı kazanmayı nasıl başardınız?
Soyunma odasındaki atmosfer pek de iyi değildi. Antrenör bize gerçekten çok kızmıştı. Yapmamız gerekenleri yapamıyorduk. Çok gergindik. Belki de ilk kez EuroChallenge Final 8’te oynadığımız için olabilir, bilemiyorum. Ama sonunda maçı çevirmeyi başardık.
NBA ve Avrupa’da oynadınız. Bu Türkiye’deki ikinci sezonunuz. Beko Basketbol Ligi’ni nasıl değerlendiriyorsunuz?
Baştan aşağıya rekabetin üst düzeyde olduğu bir lig. Takımlar mücadele etmek, savaşmak için sahaya çıkıyor. Hakemler de fiziksel mücadeleye NBA’de ve diğer Avrupa ülkelerinde olduğundan daha fazla izin veriyor.
Ropörtaj: Şansal Kulabaş
Fotoğraf: Ahmet Tokyay