Derbinin bu halde olmasının tek sorumlusu ise maça hiç motive olmadan gelen Galatasaray’dı. Sinan ve Domercant dışında Galatasaraylı oyuncuların ve teknik kadronun derbiye biraz olsun ‘saygı’ göstermelerini beklerdim. Ama belli ki çok şey beklemişiz!
Şu haldeki Fenerbahçe’den 25 sayılık küçük düşürücü bir yenilgi almaları camiaları açısından kabul edilemez bence.
Maçla o kadar alakaları yoktu ki, kaçırdıkları bomboş turnikeleri ben sayamadım. Hairston 6’da 0, Göksenin 4’te 0, Cenk 5’te 0, Arroyo 10’da 2, Ender 9’da 2 ile şut atmış. Düşünün takımın halini. Ergin Ataman buna benzer maçlar sonrası takıma cezalar vermişti. Bakalım şimdi ne yapacak? Mücadele etmeyen oyuncularına mı kızacak, yoksa onları mental olarak hazırlamayan kendisine mi?
Fenerbahçe, kabus gibi geçen Milano maçı sonrası bu maça daha iyi motive olmuş. Gerçi çok fazla bir şey yapmadılar. Ömer Onan oyuna girdikten sonra takımı ateşledi, ona biraz Bjelica katıldı, aldıkları her savunma ribaundu sonrası geri koşmak zahmetinde bulunmayan Galatasaray potasına sayısını hatırlamadığım boş turnikeleri bıraktılar. 15 ile 21. dakikalar arası 19-0’lık bir seri yaptılar. Skor 27-25’ten 46-25’e geldi. Yaşanan 6 dakika maçı da özetliyor zaten.
Derbinin tek keyifli yanı 18 yaşındaki Berk’in attığı harika basket sonrası, İzzet’e havada yaptırdığı smaç ve tüm tribünlerin coşkuyla genç oyuncuyu alkışlaması oldu.