Bu sezon kadın basketbolunda en yüksek derece beklediğimiz milli takımımız U16 Kız Milli Takımı.
Bunun nedeni takımda U18 seviyesindeki maçlarda faktör olabilen forvet Meltem Yıldızhan, pivot İnci Güçlü ve power forvet İlayda Güner gibi potansiyeli çok yüksek isimlerin yer alması.
Çok büyük olasılıkla TBF yetkilileri de bu oyuncuları dikkate alarak bu seneki U16 Kız Milli Takımını Altın Jenerasyon olarak adlandırıyor.
Elbette Basketbol 12 sporcu ile oynanan bir takım oyunu ve 16 yaşındaki oyuncular söz konusu ise oyun kurucu pozisyonunun saha içindeki ağırlığı çok fazla.
Evet, U16 Kız Milli Takımı İtalya önünde rahatlıkla kazanabileceği bir maçı 64-57 kaybetti.
Oyun kurucu pozisyonunda çok top kaybı yaptığımız maçın ilk yarısında hemen hemen hiç “organize” saha içi basketimiz yoktu.
İtalyan takımının alan savunmasına hücum edemediğini keşfetmemiz bize momentum kazandırsa da top kayıpları ilk yarıda maça denge getirme imkanı vermedi.
Atılan sayılar genelde İlayda Güner, Zeynep Maden ve Meltem Yıldızhan’ın kişisel gayreti ile geldi.
Hücumda organize sayı bulamadığımız zaman savunmadaki sertlikle bunu telafi etmek gerekiyordu. Guardlarımız rakipten yalnızca 2 top çalabilince savunmayı da ateşleyemedik.
Devreyi 34-23 geride kapattık.
İkinci yarıda tercihimiz tek uzun ile oynayarak önde zon pres, arkada alan savunması oldu.
Hızlanan tempoda ribauntları aldığımız yerlerde 2 numarayı oynayan guardlar Yağmur Taşar ve Zeynep Maden’e ribaunt sonrası 5 dribbling üzerinden bulduğu coast to coastlarla Meltem Yıldızhan da katınca farkı azaltmaya başladık.
Top kayıplarını azaltıp eli sıcak oyuncuları aynı anda sahaya sürebildiğimiz “dakikalarda” farkı hızla kapatıp 48-47 öne geçince çok umutlandık.
Bu noktada 7 asiste karşılık 23 top kaybı istatistiğimiz ve rakibe kaptırdığımız hücum ribauntları devreye girdi.
Maçın kırılma anlarında eli en sıcak oyuncuları da aynı anda sahaya süremeyince İtalya 64-57 kazandı.
Aslında İtalya kazanmadı.
Biz kendi hatalarımız ile çok ama çok rahat yenebileceğimiz bir maçı kaybettik.
2.05 Boyundaki İnci Güçlü’ye dipten top çıkartırken, planlanmış set hücumları ile bir türlü pozisyon bulduramadık. İnci ilk post-up sayısını 38. Dakikada kaydetti.
Bütün maç İnci,İlayda ve diğer uzunlar arasında high – low pas trafiği olmasını bekledik. Bu sinerji bize potaya daha fazla yakınlaşma ve hücum ribauntu da getirebilirdi.
İtalya takımında dışarıdan şut sokabilen ama dribbling yeteneği çok “şüpheli” oyun kurucu Pinzan ve power forvetler Cubaj ve Madera dışında bizim oyuncularımız ayarında isim yoktu.
Buna rağmen İtalyanlar organize bir takım oyunu ortaya koydular.
Keşke maçın başında Pinzan’ın başına elden top alabilecek bir savunmacı guard verebilseydik.
Belki de biz onların organize olmasını önleyecektik.
Önümüzde önemli iki maç var. Turnuva söz konusu olduğunda nasıl başladığın değil nasıl bitirdiğin önem taşır.
Hollanda top tekniği iyi olmasa da oyunu kendisinin avantajlı olduğu fiziksel hale getirmeyi bilen bir takım. Çek Cumhuriyeti maçında 56-40 geride iken 10-0 seri ile etkileyici bir geri dönüş yapabildiler.
Bu maçı kazanarak İtalya yenilgisini telafi etme şansımız hala var.
U16 Kızlarımız İtalya önündeki hatalardan ders çıkartırsa bunu başarabilir.
