TBF Disiplin Kurulu'nun, Pamukkale maçına saatler kala iki oyuncusunu kamuoyunu tatmin etmeyen nedenlerle kadro dışı bırakarak sonucu etkileyen, İDDAA spekülasyonuna neden olan Vestelli iki yönetici ile ilgili kararı, gerekçesi itibariyle çok önemli.
Disiplin Kurulu açık açık, “3. şahıslar lehine hileli ve danışıklı bir eylem olduğu kanaatiyle” karar verdi.
Cezanın kulübü kapsamaması ve iki yönetici ile sınırlı kalması tartışılabilir. Yönergelerin gelecek sezonlar için yeniden elden geçirilmesi, delil toplanması için olanakların artırılması ve son zamanlarda yaşanan sorunların ışığı altında revize edilmesi gerekliliği ayrı bir konudur. Bu tür cezaların kulübü de kapsaması durumunda olasıdır ki, yeltenmeye kalkışanların cesareti kırılacaktır.
Pamukkale Üniversitesi maçı öncesi yöneticilerin aldığı kararın, kurumun dışında geliştiğini umuyoruz. Ancak eğer Vestel, spor kulübü yöneticilerinin aldığı kararı desteklemiyorlarsa, Disiplin Kurulu'nun bu kararından sonra buna açıklık getirmeli ve iki yönetici adına Türk Sporu'ndan özür dilemelidir. Buna benzer bir davranış gerçekleştirilmezse, bu çirkin olay sadece iki yöneticinin değil, Vestel'in markası üzerine yapışacaktır. Bizce Vestel'in yapabileceği en iyi şey bu özürle birlikte basketbol şubesini kapatarak, TBL'ye sponsorluk desteği vermek olacaktır.
Şimdi spor kamu oyu TBL play-off serisi ile ilgili kararı merakla bekliyor. Dünyada eşi görülmemiş şekilde “maça çıkmıyorum” diyen Galatasaray'a ciddi bir ceza verilebilecek midir? “Ben bu federasyonu tanımıyorum” diyerek sistemi sarsan Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Ergin Ataman ile yaşadığı olay sonrasında söyledikleri için yayın organlarının yazınının başına (+18) ibaresi koyması gereken Mahmut Uslu Disiplin Kurulu'na sevk edilebilecek midir?
