Anadolu Efes, Euroleague’de 4. maçında 3. galibiyetine ulaştı. Yeni bir yapılanma, bütçe kısıtlaması gibi faktörlere bakıldığında başlangıç için muazzam bir başarı. Ancak hâlâ temsilcimizin eski havası yok.
Bunun için zaten önce tribünlere bakmalı. Geçen yıl, son dönemdeki en iyiperformansı sergilemişti Efes tribünleri ama bu sezona durgun başladı. Temsilcimiz, Euroleague arenasında bu kadar az taraftara oynamamalı. Eğer tribünlerdolmazsa, ne rakibe baskı kurulur, ne hakemlere; çalınan saçma sapan düdüklere ağlamamalı!
Saha içinde de henüz düzenini tam kuramadı temsilcimiz, atmalı mı, tutmalı mı? Tabii ki rakibe göre bazı değişiklikler olacak ama daha önce de yazdık; bu takım kazanmak içinmutlaka savunma yapmalı… Hele ki rakip Litvanyalıysa!
İlk periyotta 27 sayı atmak rüya gibi ama aynı sayıyı rakip de bulunca bir anlamı kalmadı. Tesellimiz, Zalgiris’in Dentmon’ın eline bakması, Efes’te ise skorun biraz daha dağılması.Savanovic hücumdaki en önemli silah ama savunmada da biraz gayretli olmalı. Maçıkazandıran isim olarak Dragicevic’in son çeyrek performansının öne çıkması, çünkü onun oyunun iki yönünde de etkili oynaması, sadece hücumu düşünenlere örnek olmalı. Bir sorunu da artık kronikleşti Efes’in; Semih’in yalnız kalması. Koskoca takımın tek 5 numarasının olması (Barac’ı maalesef sayamıyorum!) temsilcimiz için önemli bir sıkıntı. Neyse ki, ilk çeyrekte 27 sayı yiyen takım biraz savunma yapınca kalan
30 dakikada rakibi 34 sayıda tuttu da, bizleri güldürmeyi başardı.
Tutmadan atmak! / ÜMİT AVCI
- Reklam -