Şans basketiyle oldu belki ama Efes sonuna kadar hak etmişti maçı. Çok iyi oynamadı. Kötü hücum etti ama tabiri caizse ‘kanının son damlasına kadar’ savaştı sahada Efesli oyuncular. Bir gün önce sezon boyu hiçbir şey oynamayan Kleiza maçı Fenerbahçe’ye getirmişti, dün de sezonun en çok eleştirilen ismi Planinic, kendi faul çizgisinden, yana doğru giderken, son derece dengesiz bir pozisyonda ama çok dengeli bir şekilde topu rakip potadan geçirdi. Şans yanındaydı Planinic’in ama o pozisyondaki becerisini de bir kenara atmamak gerekir. Umarız o da artık kendisine gelir.
All-Star arasından sonra 9’da 0 yapan Türk takımları, 3’te 3’le sahalara döndü. Bir haftalık lig arası, belli ki yaramış bize.
Planinic attığı basket sonrası soğukkanlıydı, geldiği günden bu yana 1 beraberliği, 6 da yenilgisi bulunan coach Aggelou, sahanın en çok sevinen ismi oldu. Kolay değil tabii, kırk yılda bir maç kazanmak. Sevinmek hakkı!
2 dakika kala 56-50 öndeyken maçı verecek kadar hata yaptı sonuçta. Hırvat yıldıza teşekkür etmeli. 27. dakikada Efes potayı bile göremiyordu, sadece 34 sayıda kalmışlardı. 9 sayı da geri düşmüşlerdi. Ama takip eden 11 dakikada Savanovic önderliğinde 22 atıp, sadece 7 sayı yediler. Savunmadaki mücadele, özveri, ribauntlardaki istek, iki maç önce son iki yılın şampiyonu Olympiakos’u 30 sayıyla yenen Milano’yu şaşkına çevirmişti. Buradan maçı vermek de büyük beceri isterdi. Neyse ki; ilahi adalet tecelli etti. 37 yaşındaki Kerem Gönlüm, sanki sahanın en genci. Onun kadar işine saygı duyan sporcu çok nadir görülür. 1000 ribaunt barajını da aşıp, Euroleague tarihine adını yazdırdı. Başta Kerem olmak üzere, gruptaki dengeleri de etkileyecek bu galibiyeti almak için çok savaşan Efes’e tebrikler…