EuroLeague Kadınlar şampiyonluğunu kazanan Galatasaray'ın Basketbol Şubesi Koordinatörü Murat Özyer, TBF'ye özel bir röportaj verdi.
Galatasaray Kadın Basketbol Şubesi senelerdir kulübün başarı konusunda en istikrarlı branşı. Bu başarı istikrarını nasıl sağladınız?
Galatasaray’ın bütün şubelerinde istikrardan söz etmek mümkün aslında ama zaman zaman Türkiye’nin şartlarından ötürü dalgalanmalar oluyor. Galatasaray’ın Türkiye’ye Avrupa’da ilkleri yaşatmak gibi bir özelliği var ve parçalı formayı giyen herkesin bu bilinçle oynadığını düşünüyorum. Herkes buna adapte oluyor ve hedef Avrupa’nın zirvesinde yer almak için oynamak oluyor. Bu bazen başarılıyor, bazen başarılamıyor.
Biz basketbol şubesi olduğumuz için basketbol bizim için çok değerli tabii ama kulübün diğer şubeleriyle bir kardeşlik bağımız var. Kadın basketbolu kulüp için değerli branşlardan biri.
Geçmişe dönüp baktığımızda 1999 yılında EuroLeague’de alınan bir üçüncülük var ki o dönemde henüz Türkiye’de Final Four’a kalan bir takım yoktu. 2009’da Avrupa’nın ikinci kupası EuroCup’da şampiyonluk geldi. Ve 2014’te Avrupa’nın birinci kupasını Türkiye’ye getirme başarısını gösterdik. Bu anlamda Galatasaray’da bir başarı devamlılığı söz konusu.
Bu başarı Galatasaray’da çıtayı bir basamak yukarı çekti ve yeni beklentiler yarattı. Belki bu beklentiler beraberinde baskı da getirecek. Bu baskı sizi korkutuyor mu?
Aslında bu, baskıya nereden baktığınıza da bağlı. Baskı altında başarı kazanmak daha keyifli. Ben, baskının bizde itici bir güç yarattığına inanıyorum. Zaten Galatasaray formasını giydiğinizde, 25-30 milyonluk bir taraftar kitlesinin getirdiği baskı var. Camianın ve 100 seneyi aşan bir kurum olmanın getirdiği baskılar var. Zaten bizler de, oyuncular da, teknik ekip de bu baskıdan keyif alan insanlarız. Bununla beraber başarıları kazanmak da zorlandığımızı düşünmüyorum.
Galatasaray’ın en karakteristik özelliklerinden biri de isabetli transferleri. Kulüp bu başarıyı nasıl sağlıyor?
Şubede bir sürü insan gelip geçiyor. Bayrağı biz de taşımıştık, sonra başkalarına emanet ettik. Sonra abilerimiz, kardeşlerimiz bize verdiler bayrağı ve bugün biz taşıyoruz. Bizim teknik ekibimiz oyuncuları araştırıyorlar, koçla paylaşıyorlar. Onların sistemi içerisinde bu oyuncular seçiliyor.
Geçen sene ile bu senenin bir farkı var. Geçen sene biraz daha geniş bir kadromuz vardı, yabancı oyuncu sayımız daha fazlaydı. Bu sene iskeleti elimizde tutarak yanlarına daha önce bu ligde oynamamış oyuncuları getirip onların enerji, istek, açlık duygusundan faydalanmak istedik.
Burada Ekrem Memnun’u da ön plana çıkarmak gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı Kupası maçıyla sezonu açmıştık. En yeni gelen kıta dışı oyuncumuz ABD’li Kelsey Bone’un dünden bugüne gösterdiği muazzam bir gelişme var. Hem oyuncuları seçerken dikkat ettiğimiz kriterler var, hem de transfer ettikten sonra onlara değer katma süreci var. Şampiyon olunca kendi değerlerini de yükselttiler. Takımı kurarken dikkat ettiğimiz başarıya açlık kriterinin bir sonucunu yaşıyoruz.
2014 Türkiye Kadın Basketbolu’nun yılı. Önümüzde Kadınlar Dünya Şampiyonası var. Galatasaray EuroLeague şampiyonluğu ile bu seneyi taçlandırmış oldu. Sizin şampiyonadan beklentileriniz neler?
Biz ayın 5’inde final neredeyse orada olacağız ve Türkiye’nin rakibinin kim olacağını bekleyeceğiz. Türk bayrağını diğer basketbolseverlerle beraber İstanbul’da dalgalandırmak istiyoruz.
Türk sporcusu, teknik adamı olarak kendi ülkemizde yapılan turnuvalarda başarıyı yakaladık. Geçmişe baktığınız zaman 2001 ve 2010 başarıları var. Bu şampiyonada da Türkiye’de düzenlemenin avantajını kullanacağımızı düşünüyorum. Galatasaray’ın kazandığı EuroLeague şampiyonluğu da kızlarımıza ekstra motivasyon olacaktır. Yapabildiklerini biliyorlar, daha daz fazlasını yapabileceklerine inanacaklar. Bu kupanın yanına bir Dünya Şampiyonluğu kupasını da ekleyeceğimizi umuyorum.
Galatasaray bu sene Odeabank ile başarılı bir iş ortaklığı yaptı. Bu ortaklık gelecek sezon devam edecek mi, yoksa farklı sponsorluk planları var mı?
Odeabank ile önemli bir idari başarı sağladık. Üç senelik bir sözleşmemiz var ve bu sene ilkiydi. Galatasaray zaten bir dünya markasıydı ve Avrupa şampiyonluğunun bu markanın yanına gelmesiyle yeni sponsorlukların geleceğini biliyorum. Hatta bizi bireysel olarak desteklemek isteyecek iş adamlarının olduğunu da biliyorum. Bence değişik bir sezon yaşayacağız önümüzdeki yıl.
Avrupa şampiyonluğu ile konuşulan konulardan birisi de Galatasaray Odeabank’ın gelecek sezonki bütçesi oldu. Başkan Ünal Aysal da bununla ilgili açıklamalar yapmıştı. Siz gelecek sezonun bütçesi için neler öngörüyorsunuz?
Biliyorsunuz Genel Kurulumuz EuroLeague finali ile aynı anda gerçekleşti ve idari yöneticilerimiz ile gelecek sezonu konuşma fırsatımız olmadı. Ben bütçenin gelecek sezon bu sezon civarında olmasını bekliyorum. Bu akşamki yemekten sonra yapacağımız toplantılarda bu durum netleşecektir.
Şunu da eklemek isterim bütçemiz biraz ‘daralmış’ olabilir ama dar bütçe ile daha omuz omuza, daha fazla kader birliği yapan bir takımımız oldu. Bunun avantajını kullandık. Umut ederiz Türkiye şampiyonluğu için de bu avantajı kullanma şansımız olacak.
Ropörtaj: Şansal Kulabaş
Fotoğraf: Ahmet Tokyay