2009-2010 normal sezon bitti. Futbolda milyon dolarlar havada uçarken, marka değeri artsın diye proje üzerine proje üretilirken, basketbol normal sezonu kendimi ne kadar zorlasam da, bazı maçlar hariç çok yavan geçtiğini söylemek durumundayım. . . Marka değeri yükselsin diye beklerken, basketbol bence özellikle bazı yöneticiler yüzünden değer kaybetti.
Ya bu işi bilmiyorlar. Sırf bir nedenle ellerine geçen bir fırsatı değerlendirip, hem kendilerini tatmin etmeye, hem şöhret olmayı deniyorlar. Ancak başarılı olduklarını söylemek mümkün değil.
Bu yöneticiler, takımları için, para bulamadı! Yeni sponsorlar kazanamadı! Sponsordan gelen paraları basketbola aktaramadı! Ekmeğini kazanmak için mücadele veren, yabancı ve Türk oyuncular tabiri caiz ise yokluğa mahkum edildiler! Yönetici sadece ekrana, yazılı medyaya internet sitelerine beyanat veren kişiler değildir! Esas olan parayı, sponsoru takımı için yaratandır! Yokluk basketbolumuzu bu sene çok fena teslim aldı! Peki marka değeri bu şartlarda nasıl korunacak dersiniz!
ANTALYA BŞB. – MERSİN BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYE: 75-91
Antalya BŞB: Birinci Lige katıldığı ilk sene büyük bir patlama yaparak, değil küme düşme tehlikesi, Avrupa Kupalarına katılma hakkını elde etmişlerdi. Kırk yıllık salon yenilendi. Tüm seyirci para ile maç izlemeye geldi. Pırıl pırıl bir salon ve iddialı bir takım vardı sahada. Bu sene sihirli değnek tersine etki yaptı. Femerling gibi Dünya, Avrupa ve Olimpiyatlara katılan Almanya Milli Takımının en önemli oyuncularından biri, Dünyanın en güzel kentine geldi ama parasını alamadı! Thompson, Greene, Jackson ve Türk oyuncular için kabus gibi günler artık bitti! Bitti de, küme düşmediğine üzülen yöneticileri duydum! Peki seneye ne olacak?
Mersin Büyük Şehir Belediye ise Mete Babaoğlu öncesi ve sonrası! Küme düşmeye en büyük aday Mersin, Mete hocadan sonra Teknosa Türkiye Kupasında bileğinin hakkı ile final oynadı. Hem de son saniyeye kadar kupayı kovaladı. Müthiş bir sezon yaşadı. Hatta şampiyonluğa oynasa ancak bu kadar olurdu. Bu arada play-off’u kıl payı kaçırması takımları hesabına büyük şanssızlık oldu. Nedim, Asım, Baron ve her sayıya giden iyi oyuncuların korkulu rüyası İnanç Koç Mersin’e hayat verdi. Son maçta muhteşem bir basketbol resitali verdiler. Tebrikler. Gelecek sezona hazırlık yapmaya başlayan tek takım. Kolay gelsin.
BANVİT – KEPEZ BELEDİYE: 77-61
Bu senenin tartışmasız en başarılı ve flaş takımı. Yenilseler bile sahaya iyi basketbolu yansıtmaya çalıştılar. Ben bizim eski Türk Koçları anlamakta zorlanıyorum. Yorum yaparken; kendilerinin başka bir Koçu takdir ederken dilleri kekeliyor! Elleri titriyor! Bir türlü Banvit ve Orhun Ene yorumculardan hak ettiği övgüyü alamadı! Korkmayın arkadaşlar inanın korkmayın! Bir gün! Neyse bu kadar!
Yabancıları ve Türk oyuncuları ile bütünleşti. Barış Özcan’ın kolunun kırılması büyük şanssızlık! Banvit kariyerinin kulüp olarak en iyi senesini yaşadı. Avrupa’da final hatta şampiyonluk bekliyordum!
Kepez Belediye: İyi yönetilmemek! Yönetici demek yoktan var etmek demektir! Para olmayınca iki takımlık kadro bu sezonda, bir yazıldı bir bozuldu! Onlara son söz: İkinci Ligde başarılar. Dileğim seneye dağılmadan devam etmeleri!
TOFAŞ – BEŞİKTAŞ C.T.: 71-77
Yılların basketbol adamı Başkan Efe Aydan kesenin ağzını açıp primleri vermeye başlayınca galibiyetler gelmeye başladı ama, sevgili Efe biraz geç kaldı. Birde İlkan’ı çok daha iyi bekliyordum. Ama aradığımı bulamadım. Ben Efsane TOFAŞ’ı çok özlüyorum.
Beşiktaş C.T. için sayfalar dolusu dizilere konu olacak yazılar yazabiliriz! Ancak kısa ve öz! Yaşamının en zor günlerini yaşayan basketbolcular İstanbul’un göbeğinde “YOKLARI” yaşadılar! Uçaktan geri dönenler, FIBA’lık oyuncular sonunda yaptıkları şikayetler yüzünden oyuncu transferleri yasaklanacak diye korkuyorum! Hatırlayanlar bilir. Avrupa’nın en ünlü takımlarından Bologna Becirovic isimli oyuncunun parasını vermemek için direnince küme düşürülmüştü! Bu yasa bizde uygulansa lig acaba kaç takımla oynar! Ayakta kalan ve direnen yerli ve yabancı oyuncuların alnından öpmek gerekli Tabii en başta Engin Atsür ve büyük kaptan Haluk Yıldırım, Cevher, Muratcan, Newley ve diğerleri. Haklarını kim nasıl ödeyecek merak içindeyim!
GALATASARAY C.C. – BORNOVA BELEDİYE: 100-67
Yaşanan kötü günlerin acısı tüm sezon oyuncuların, yöneticilerin ve teknik ekibin sırtında bir kambur gibi son maça kadar taşındı. Son düdüğe kadar Başkan Adnan Polat ve ekibinin nasıl heyecan çektiğini hep birlikte izledik. Çok gergin günler artık geride kaldı. Ancak ilk günden beri söylüyorum. Bu takıma mutlaka takviye gerekliydi. Bu takım kümede kalırdı. Esas olan play-off lara kalmak hatta buralardan galibiyetler çıkararak kötü anıları yok etmek! Olmadı. Okan Çevik iyi yabancılar getirmiş. Hepsi çok iyi çıktı. Washington, Rancik, Wilkınson, Jasaitis gibi. Türk oyuncular içinde hepsi gayretli olsa da, Evren içlerinde en iyi emek koyanı idi.
FENERBAHÇE ÜLKER – OYAK RENAULT: 93-76
Bu sene inişli çıkışlı bir sezon yaşadılar. Tanjevic’in rahatsızlığı her şeyin üzerine tuz biber ekti. Ömer Aşık sakatlandı. Sonra yönetim ile yaşadığı kriz had safhada! Ömer Aşık biran evvel kafasını temizleyip geleceği için daha çok sahada olmaya gayret etmeli. Preldzic basketbolunu inanılmaz ilerletip, Avrupa’nın en önemli takımlarında yer alabilecek iken, Oğuz ve Semih bir türlü beklenen patlamayı yapamadı! Kısaca play-off’lar geldi çattı. Fenerbahçe’nin saç rengi şimdi belli olacak! Fenerbahçe için en önemli teselli. Uzun seneler sonrası kazanılan Teknosa Türkiye Kupası.
Oyak Renault: Her sene aynı sahneleri oynamaktan yorulmadı! Dev Renault fabrikası sattığı arabalarla övünüyor. Keşke basketbol takımlarına biraz daha destek verebilse! En üst patronaj bölümü yaşanan bu sıkıntıları biliyor mu acaba!
DARÜŞŞAFAKA C.T. – TÜRK TELEKOM: 82-90
Osmanlıdan bize miras kalan Darüşşafaka Lisesi ülkemizde ki, en önemli basketbol yuvalarından biri. Salonu var, eh biraz seyircisi var. Basketbolu bilen seyircisi var. Ancak yeterli para olmayınca kurtlar sofrasından aç kalktılar ve küme düştüler. Tek tesellileri iyi basketbol oynadılar. İkinci ligde bol şanslar demekten başka çaremiz yok!
Türk Telekom: Bu sene içinde fırtınalar yarattı ve yaşattı. Koç Murat Özyer geldi gitti! Geride şampiyonluğa oynaması gereken bir takım kaldı. Telekom için bir sürü spekülasyon yapılıyor! Kapanacak, Galatasaray ile birleşecek! Ancak bir basketbol sever olarak Ankara’da kalmasını ve başkentin temsilcisi olarak yaşamasını diliyorum. Ancak seyirci sendromunu biran evvel çözmesi gerekli. Takım olarak çok iyi bir kadro. Bakalım korunacak mı? Avrupa’da ve Türkiye’de final oynasalar en başta yeni patronları dahil onlara gönül verenler çok sevinecek ve gelecekleri için büyük moral olacak!
PINAR KARŞIYAKA – ALİAĞA PETKİM: 108-90
Yıllar yılı Karşıyakalı ve beldesinin aşığı Selçuk Yaşar’ın desteği ile moral bulan ve basketbol kenti sayılan Karşıyaka her takımın korkulu rüyası. Aldığım bir istihbarata göre Arkas sponsor olmak istiyor. Eğer bu birleşme olursa, Kaf-Kaf’ı kim tutar… Yabancılar kötü değil. Ancak, tam bir 5 numara olmaması büyük eksiklik. Yeni alt yapıdan gelen oyuncular ve iyi yabancılar ile şampiyonluk kovalamaları daha kolay olacaktır. Furkan, Birkan bu sene Milli Takıma çağrılır düşüncesindeyim. Koç Hakan Demir yıla damga vuran koçlardan biridir. Bence Karşıyaka ile uyumu son derece mükemmel. Uzun seneler ekibi ile zirveyi kovalayacağına inanıyorum.
Aliağa Petkim: Parasız başladılar. Zor günler yaşadılar. Koç Halil Üner şapkayı nerede ise yedi ama bir türlü beklediği tavşanları çıkaramadı! Ancak kümeden düşmekten kurtardı. Hosley gibi bir oyuncuyu seyretmek büyük keyif oldu.
ERDEMİR – EFES PİLSEN: 78-87
Bu sene play-off’lara ucundan ve son saniyede katıldı! Hangi maç nasıl oynayacağını kimse bilmiyor! En kolayı zor. En zoru sanki kolay yapar gibiydiler! Hakan Köseoğlu, Erkan Veyseloğlu ve Funk seyri zevk veren çok iyi mücadele eden oyunculardı.
Efes Pilsen: Avrupa’da şampiyonluk ümidi ile sezona başladılar! Şanssız ve iyi oynamadıkları günler vardı. Ancak basketbolumuzun olmazsa olmaz takımlarından biri. Hele bazı zorlamaların yapılması hoş değil. B zorlamalarla kapanması adeta ister gibiler! Efes Pilsen basketbol tarihimizin önemli mihenk taşlarından biridir. Avrupa’ya açılan penceremizdir. İlk takım Avrupa Şampiyonluğu ve Türkiye’nin NBA dahil tanınan en önemli takımımız. Türkiye’de ilk kez NBA takımı onları davet etti ve Efes’e konuk geldi. Bu nedenle Efes Pilsen’i desteklemek basketbolumuzu biraz olsun sevenlerin en önemli görevlerinden biridir. Her katmandaki Milli Takımlarımıza oyuncular vermiş. Şu an NBA’da olan Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu Efes Pilsen dergahından geçen oyunculardır.
Bu sene Shumpert, Kaya ve Sinan yıldız gibi parladılar.
NORMAL SEZONUN ENLERİ:
TAKIM: EFES PİLSEN – BANVİT-MERSİN BŞB.
KOÇ: METE BABAOĞLU – MERSİN’İ KÜME DÜŞME HATTINDAN KURTARDI.
ORHUN ENE: BANVİT’İ OLABİLECEK EN İYİ YERE TAŞIDI.
OYUNCU: HALUK YILDIRIM – YOKLAR İÇİNDE TAKIMINI, ARKADAŞLARINI DAĞILMADAN AYAKTA TUTARKEN, ALDIĞI DAKİKALARDA GENÇLERE ÖRNEK OLACAK MÜCADELE VERDİ.
BU SEZONUN BEŞİ:
WASHINGTON: KİMSE ONU GALATASARAY’A YAKIŞTIRAMADI AMA O SAKAT SAKAT TAKIMINA HAYAT VEREN MAÇLAR OYNADI.
ENGİN ATSÜR: TÜRKİYE ONU MİLLİ TAKIMDAN TANIYORDU. SATAKLIK GEÇİRMESİNE RAĞMEN BU YILIN EN İYİ BEŞİNE GİRERKEN BEŞİKTAŞ’TA MÜKEMMELE YAKIN OYNADI.
ALEX SKALES: KÜME DÜŞME HATTINDAN KURTULAN OYAK RENAULT ALEX’E ÇOK ŞEY BORÇLU.
FURKAN ALDEMİR: KARŞIYAKA’YA BORCUMU ÖDEMEDEN BİR YERE GİTMEM DEDİ. İYİ EDİYOR GELECEĞİMİZİN EN ÖNEMLİ YILDIZLARINDAN BİRİ OLACAK.
PRESTON SHUMPERT: FURKAN İLE BİRLİKTE BU MEVKİİDE EN ÖNEMLİ YILDIZIMIZ GÜLMEZ, KAKIRDAMAZ SERT İFADELİ HATTA ÜRKÜTÜCÜ BAKIŞLARLA RAKİP POTALARIN KORKULU RÜYASI OLDU. EFES PİLSEN NE ZAMAN SIKIŞSA HEMEN NÖBETÇİ OYUNCU SHUMPERT HAZIRDIR.
RADOSLAV RANCİK: GALATASARAY’IN GERÇEKTEN BU SENE EN ÖNEMLİ SİLAHI OLDU. ZOR GÜNLERDE EN UZUN SÜRE OYUNDA KALDI HEÇ ŞİKAYETÇİ OLMADI. VE SAHANIN HER ZAMAN YILDIZIYDI.
KAYA PEKER: EFES PİLSEN’DE BU SENE YENİDEN DOĞDU. KASUN’UN ARKASINDA KALMAYI DERT EDİNMEDİ. BÖYLE OYNARSA MİLLİ TAKIMDA ÇOK İŞ YAPAR.
EN İYİ SAVUNMACI: İNANÇ KOÇ MERSİN’İN HER MAÇINDA RAKİP TAKIMIN SİLAH GÜCÜNÜ İNANÇ KOÇ’UN SAVUNMASI İLE DURDURDU.
SİNAN GÜLER: KADRO DIŞI TRİBÜNDE OTURDU. KENARDA OTURDU AMA HİÇ KÜSMEDİ. OYUNA GİRİNCE SAHİP OLDUĞU TÜM ENERJİYİ VERDİ. TAKIMININ JOKERİ OLMAYI BAŞARDI.
SEYİRCİ: KARŞIYAKA: MAÇA EN İYİ MÜDAHALE EDEN BESKETBOLU ÇOK İYİ BİLEN VE HER MAÇ YERİNİ ALAN SEYİRCİ KAF-KAF ALKIŞI HAK ETTİ.
BANDIRMA BANVİT: HİÇ CEZA ALMADAN, RAKİBE KÜFRETMEDEN SEZONU YİNE EN FAİR-PLAY SEYİRCİ OLARAK TAMAMLADIKLARI İÇİN KUTLUYORUM.
KARA TAHTA: GALATASARAY’DA CEMAL NALGA OLAYI!
EFES PİLSEN’DE YAŞANAN KEREM GÖNLÜM’ÜN CEZA ALDIĞI DOPİNG OLAYI. CEZA ONANDIĞI İÇİN 2010 DÜNYA ŞAMPİYONASINDA KEREM’İN OYNAMASI İSE EN ÖNEMLİ TESELLİ.2009-2010 normal sezon bitti. Futbolda milyon dolarlar havada uçarken, marka değeri artsın diye proje üzerine proje üretilirken, basketbol normal sezonu kendimi ne kadar zorlasam da, bazı maçlar hariç çok yavan geçtiğini söylemek durumundayım. . . Marka değeri yükselsin diye beklerken, basketbol bence özellikle bazı yöneticiler yüzünden değer kaybetti.
Ya bu işi bilmiyorlar. Sırf bir nedenle ellerine geçen bir fırsatı değerlendirip, hem kendilerini tatmin etmeye, hem şöhret olmayı deniyorlar. Ancak başarılı olduklarını söylemek mümkün değil.
Bu yöneticiler, takımları için, para bulamadı! Yeni sponsorlar kazanamadı! Sponsordan gelen paraları basketbola aktaramadı! Ekmeğini kazanmak için mücadele veren, yabancı ve Türk oyuncular tabiri caiz ise yokluğa mahkum edildiler! Yönetici sadece ekrana, yazılı medyaya internet sitelerine beyanat veren kişiler değildir! Esas olan parayı, sponsoru takımı için yaratandır! Yokluk basketbolumuzu bu sene çok fena teslim aldı! Peki marka değeri bu şartlarda nasıl korunacak dersiniz!
ANTALYA BŞB. – MERSİN BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYE: 75-91
Antalya BŞB: Birinci Lige katıldığı ilk sene büyük bir patlama yaparak, değil küme düşme tehlikesi, Avrupa Kupalarına katılma hakkını elde etmişlerdi. Kırk yıllık salon yenilendi. Tüm seyirci para ile maç izlemeye geldi. Pırıl pırıl bir salon ve iddialı bir takım vardı sahada. Bu sene sihirli değnek tersine etki yaptı. Femerling gibi Dünya, Avrupa ve Olimpiyatlara katılan Almanya Milli Takımının en önemli oyuncularından biri, Dünyanın en güzel kentine geldi ama parasını alamadı! Thompson, Greene, Jackson ve Türk oyuncular için kabus gibi günler artık bitti! Bitti de, küme düşmediğine üzülen yöneticileri duydum! Peki seneye ne olacak?
Mersin Büyük Şehir Belediye ise Mete Babaoğlu öncesi ve sonrası! Küme düşmeye en büyük aday Mersin, Mete hocadan sonra Teknosa Türkiye Kupasında bileğinin hakkı ile final oynadı. Hem de son saniyeye kadar kupayı kovaladı. Müthiş bir sezon yaşadı. Hatta şampiyonluğa oynasa ancak bu kadar olurdu. Bu arada play-off’u kıl payı kaçırması takımları hesabına büyük şanssızlık oldu. Nedim, Asım, Baron ve her sayıya giden iyi oyuncuların korkulu rüyası İnanç Koç Mersin’e hayat verdi. Son maçta muhteşem bir basketbol resitali verdiler. Tebrikler. Gelecek sezona hazırlık yapmaya başlayan tek takım. Kolay gelsin.
BANVİT – KEPEZ BELEDİYE: 77-61
Bu senenin tartışmasız en başarılı ve flaş takımı. Yenilseler bile sahaya iyi basketbolu yansıtmaya çalıştılar. Ben bizim eski Türk Koçları anlamakta zorlanıyorum. Yorum yaparken; kendilerinin başka bir Koçu takdir ederken dilleri kekeliyor! Elleri titriyor! Bir türlü Banvit ve Orhun Ene yorumculardan hak ettiği övgüyü alamadı! Korkmayın arkadaşlar inanın korkmayın! Bir gün! Neyse bu kadar!
Yabancıları ve Türk oyuncuları ile bütünleşti. Barış Özcan’ın kolunun kırılması büyük şanssızlık! Banvit kariyerinin kulüp olarak en iyi senesini yaşadı. Avrupa’da final hatta şampiyonluk bekliyordum!
Kepez Belediye: İyi yönetilmemek! Yönetici demek yoktan var etmek demektir! Para olmayınca iki takımlık kadro bu sezonda, bir yazıldı bir bozuldu! Onlara son söz: İkinci Ligde başarılar. Dileğim seneye dağılmadan devam etmeleri!
TOFAŞ – BEŞİKTAŞ C.T.: 71-77
Yılların basketbol adamı Başkan Efe Aydan kesenin ağzını açıp primleri vermeye başlayınca galibiyetler gelmeye başladı ama, sevgili Efe biraz geç kaldı. Birde İlkan’ı çok daha iyi bekliyordum. Ama aradığımı bulamadım. Ben Efsane TOFAŞ’ı çok özlüyorum.
Beşiktaş C.T. için sayfalar dolusu dizilere konu olacak yazılar yazabiliriz! Ancak kısa ve öz! Yaşamının en zor günlerini yaşayan basketbolcular İstanbul’un göbeğinde “YOKLARI” yaşadılar! Uçaktan geri dönenler, FIBA’lık oyuncular sonunda yaptıkları şikayetler yüzünden oyuncu transferleri yasaklanacak diye korkuyorum! Hatırlayanlar bilir. Avrupa’nın en ünlü takımlarından Bologna Becirovic isimli oyuncunun parasını vermemek için direnince küme düşürülmüştü! Bu yasa bizde uygulansa lig acaba kaç takımla oynar! Ayakta kalan ve direnen yerli ve yabancı oyuncuların alnından öpmek gerekli Tabii en başta Engin Atsür ve büyük kaptan Haluk Yıldırım, Cevher, Muratcan, Newley ve diğerleri. Haklarını kim nasıl ödeyecek merak içindeyim!
GALATASARAY C.C. – BORNOVA BELEDİYE: 100-67
Yaşanan kötü günlerin acısı tüm sezon oyuncuların, yöneticilerin ve teknik ekibin sırtında bir kambur gibi son maça kadar taşındı. Son düdüğe kadar Başkan Adnan Polat ve ekibinin nasıl heyecan çektiğini hep birlikte izledik. Çok gergin günler artık geride kaldı. Ancak ilk günden beri söylüyorum. Bu takıma mutlaka takviye gerekliydi. Bu takım kümede kalırdı. Esas olan play-off lara kalmak hatta buralardan galibiyetler çıkararak kötü anıları yok etmek! Olmadı. Okan Çevik iyi yabancılar getirmiş. Hepsi çok iyi çıktı. Washington, Rancik, Wilkınson, Jasaitis gibi. Türk oyuncular içinde hepsi gayretli olsa da, Evren içlerinde en iyi emek koyanı idi.
FENERBAHÇE ÜLKER – OYAK RENAULT: 93-76
Bu sene inişli çıkışlı bir sezon yaşadılar. Tanjevic’in rahatsızlığı her şeyin üzerine tuz biber ekti. Ömer Aşık sakatlandı. Sonra yönetim ile yaşadığı kriz had safhada! Ömer Aşık biran evvel kafasını temizleyip geleceği için daha çok sahada olmaya gayret etmeli. Preldzic basketbolunu inanılmaz ilerletip, Avrupa’nın en önemli takımlarında yer alabilecek iken, Oğuz ve Semih bir türlü beklenen patlamayı yapamadı! Kısaca play-off’lar geldi çattı. Fenerbahçe’nin saç rengi şimdi belli olacak! Fenerbahçe için en önemli teselli. Uzun seneler sonrası kazanılan Teknosa Türkiye Kupası.
Oyak Renault: Her sene aynı sahneleri oynamaktan yorulmadı! Dev Renault fabrikası sattığı arabalarla övünüyor. Keşke basketbol takımlarına biraz daha destek verebilse! En üst patronaj bölümü yaşanan bu sıkıntıları biliyor mu acaba!
DARÜŞŞAFAKA C.T. – TÜRK TELEKOM: 82-90
Osmanlıdan bize miras kalan Darüşşafaka Lisesi ülkemizde ki, en önemli basketbol yuvalarından biri. Salonu var, eh biraz seyircisi var. Basketbolu bilen seyircisi var. Ancak yeterli para olmayınca kurtlar sofrasından aç kalktılar ve küme düştüler. Tek tesellileri iyi basketbol oynadılar. İkinci ligde bol şanslar demekten başka çaremiz yok!
Türk Telekom: Bu sene içinde fırtınalar yarattı ve yaşattı. Koç Murat Özyer geldi gitti! Geride şampiyonluğa oynaması gereken bir takım kaldı. Telekom için bir sürü spekülasyon yapılıyor! Kapanacak, Galatasaray ile birleşecek! Ancak bir basketbol sever olarak Ankara’da kalmasını ve başkentin temsilcisi olarak yaşamasını diliyorum. Ancak seyirci sendromunu biran evvel çözmesi gerekli. Takım olarak çok iyi bir kadro. Bakalım korunacak mı? Avrupa’da ve Türkiye’de final oynasalar en başta yeni patronları dahil onlara gönül verenler çok sevinecek ve gelecekleri için büyük moral olacak!
PINAR KARŞIYAKA – ALİAĞA PETKİM: 108-90
Yıllar yılı Karşıyakalı ve beldesinin aşığı Selçuk Yaşar’ın desteği ile moral bulan ve basketbol kenti sayılan Karşıyaka her takımın korkulu rüyası. Aldığım bir istihbarata göre Arkas sponsor olmak istiyor. Eğer bu birleşme olursa, Kaf-Kaf’ı kim tutar… Yabancılar kötü değil. Ancak, tam bir 5 numara olmaması büyük eksiklik. Yeni alt yapıdan gelen oyuncular ve iyi yabancılar ile şampiyonluk kovalamaları daha kolay olacaktır. Furkan, Birkan bu sene Milli Takıma çağrılır düşüncesindeyim. Koç Hakan Demir yıla damga vuran koçlardan biridir. Bence Karşıyaka ile uyumu son derece mükemmel. Uzun seneler ekibi ile zirveyi kovalayacağına inanıyorum.
Aliağa Petkim: Parasız başladılar. Zor günler yaşadılar. Koç Halil Üner şapkayı nerede ise yedi ama bir türlü beklediği tavşanları çıkaramadı! Ancak kümeden düşmekten kurtardı. Hosley gibi bir oyuncuyu seyretmek büyük keyif oldu.
ERDEMİR – EFES PİLSEN: 78-87
Bu sene play-off’lara ucundan ve son saniyede katıldı! Hangi maç nasıl oynayacağını kimse bilmiyor! En kolayı zor. En zoru sanki kolay yapar gibiydiler! Hakan Köseoğlu, Erkan Veyseloğlu ve Funk seyri zevk veren çok iyi mücadele eden oyunculardı.
Efes Pilsen: Avrupa’da şampiyonluk ümidi ile sezona başladılar! Şanssız ve iyi oynamadıkları günler vardı. Ancak basketbolumuzun olmazsa olmaz takımlarından biri. Hele bazı zorlamaların yapılması hoş değil. B zorlamalarla kapanması adeta ister gibiler! Efes Pilsen basketbol tarihimizin önemli mihenk taşlarından biridir. Avrupa’ya açılan penceremizdir. İlk takım Avrupa Şampiyonluğu ve Türkiye’nin NBA dahil tanınan en önemli takımımız. Türkiye’de ilk kez NBA takımı onları davet etti ve Efes’e konuk geldi. Bu nedenle Efes Pilsen’i desteklemek basketbolumuzu biraz olsun sevenlerin en önemli görevlerinden biridir. Her katmandaki Milli Takımlarımıza oyuncular vermiş. Şu an NBA’da olan Mehmet Okur ve Hidayet Türkoğlu Efes Pilsen dergahından geçen oyunculardır.
Bu sene Shumpert, Kaya ve Sinan yıldız gibi parladılar.
NORMAL SEZONUN ENLERİ:
TAKIM: EFES PİLSEN – BANVİT-MERSİN BŞB.
KOÇ: METE BABAOĞLU – MERSİN’İ KÜME DÜŞME HATTINDAN KURTARDI.
ORHUN ENE: BANVİT’İ OLABİLECEK EN İYİ YERE TAŞIDI.
OYUNCU: HALUK YILDIRIM – YOKLAR İÇİNDE TAKIMINI, ARKADAŞLARINI DAĞILMADAN AYAKTA TUTARKEN, ALDIĞI DAKİKALARDA GENÇLERE ÖRNEK OLACAK MÜCADELE VERDİ.
BU SEZONUN BEŞİ:
WASHINGTON: KİMSE ONU GALATASARAY’A YAKIŞTIRAMADI AMA O SAKAT SAKAT TAKIMINA HAYAT VEREN MAÇLAR OYNADI.
ENGİN ATSÜR: TÜRKİYE ONU MİLLİ TAKIMDAN TANIYORDU. SATAKLIK GEÇİRMESİNE RAĞMEN BU YILIN EN İYİ BEŞİNE GİRERKEN BEŞİKTAŞ’TA MÜKEMMELE YAKIN OYNADI.
ALEX SKALES: KÜME DÜŞME HATTINDAN KURTULAN OYAK RENAULT ALEX’E ÇOK ŞEY BORÇLU.
FURKAN ALDEMİR: KARŞIYAKA’YA BORCUMU ÖDEMEDEN BİR YERE GİTMEM DEDİ. İYİ EDİYOR GELECEĞİMİZİN EN ÖNEMLİ YILDIZLARINDAN BİRİ OLACAK.
PRESTON SHUMPERT: FURKAN İLE BİRLİKTE BU MEVKİİDE EN ÖNEMLİ YILDIZIMIZ GÜLMEZ, KAKIRDAMAZ SERT İFADELİ HATTA ÜRKÜTÜCÜ BAKIŞLARLA RAKİP POTALARIN KORKULU RÜYASI OLDU. EFES PİLSEN NE ZAMAN SIKIŞSA HEMEN NÖBETÇİ OYUNCU SHUMPERT HAZIRDIR.
RADOSLAV RANCİK: GALATASARAY’IN GERÇEKTEN BU SENE EN ÖNEMLİ SİLAHI OLDU. ZOR GÜNLERDE EN UZUN SÜRE OYUNDA KALDI HEÇ ŞİKAYETÇİ OLMADI. VE SAHANIN HER ZAMAN YILDIZIYDI.
KAYA PEKER: EFES PİLSEN’DE BU SENE YENİDEN DOĞDU. KASUN’UN ARKASINDA KALMAYI DERT EDİNMEDİ. BÖYLE OYNARSA MİLLİ TAKIMDA ÇOK İŞ YAPAR.
EN İYİ SAVUNMACI: İNANÇ KOÇ MERSİN’İN HER MAÇINDA RAKİP TAKIMIN SİLAH GÜCÜNÜ İNANÇ KOÇ’UN SAVUNMASI İLE DURDURDU.
SİNAN GÜLER: KADRO DIŞI TRİBÜNDE OTURDU. KENARDA OTURDU AMA HİÇ KÜSMEDİ. OYUNA GİRİNCE SAHİP OLDUĞU TÜM ENERJİYİ VERDİ. TAKIMININ JOKERİ OLMAYI BAŞARDI.
SEYİRCİ: KARŞIYAKA: MAÇA EN İYİ MÜDAHALE EDEN BESKETBOLU ÇOK İYİ BİLEN VE HER MAÇ YERİNİ ALAN SEYİRCİ KAF-KAF ALKIŞI HAK ETTİ.
BANDIRMA BANVİT: HİÇ CEZA ALMADAN, RAKİBE KÜFRETMEDEN SEZONU YİNE EN FAİR-PLAY SEYİRCİ OLARAK TAMAMLADIKLARI İÇİN KUTLUYORUM.
KARA TAHTA: GALATASARAY’DA CEMAL NALGA OLAYI!
EFES PİLSEN’DE YAŞANAN KEREM GÖNLÜM’ÜN CEZA ALDIĞI DOPİNG OLAYI. CEZA ONANDIĞI İÇİN 2010 DÜNYA ŞAMPİYONASINDA KEREM’İN OYNAMASI İSE EN ÖNEMLİ TESELLİ.
