Ne zorluklar, ne sakatlıklar, ne de dezavantajlar durabildi Beşiktaş Milangaz’ın önünde. Hayali buydu Ergin Ataman’ın. Sezon başında yeterli sayıda oyuncusu bulunmazken kadro daha oluşmamışken onun hedefi ‘başarmak’tı.
Konya yolculuğu öncesinde Can Akın’ın çapraz bağları kopmuş, Erceg’in bileği burkulmuş, Kemp iki ay sonra takıma yeni katılmış, rotasyon da 8 kişiye düşmüştü; haliyle Beşiktaş’ı zor bir turnuva bekliyordu. Ama Ataman’ın geri adım atmaya niyeti yoktu. Önce Aliağa Petkim’i zor da olsa geçti. Sonra, CSKA Moskova’yı yenilgiyle tanıştıran Galatasaray Medical Park’ı taktik dehasıyla yıkıp, dün Banvit’in karşısına geçti…
Banvit, geniş kadrosu, boyalı alandaki alternatifleri ve kısa rotasyondaki deliciliğiyle yıllardır yaptığı yatırımı kupayla taçlandırmak istiyordu. Ama Beşiktaş Milangaz, kadrosu sürekli değişmesine karşın oluşturduğu’kimya’ ile herkese kafa tutabileceğini gösterdi. Boyalı alanı Ersin ve Barış’ınyardımlarıyla kapatıp, Bonsu’nun caydırıcılığıyla Banvit’i püskürten Siyah – Beyazlılar, hücumda da potaya giderek zaman zaman top kaybetse bile akıllı oynamanın geri dönüşümünü aldı.
Kupa Siyah – Beyazlıların tarihinde ilk kez kaptan Hawkins’in ellerinde yükselirken bir isim var ki; onu çok ayrı bir yere koymak gerek. Sezon başında düşünülmeyen, sözleşmesinden çıkması için günde 3 idman yaptırılan Serhat Çetin, zor günlerden gelip, finalin en değerli oyuncusu oldu. Gösterdiği karakter, ortaya koyduğu yürek, onun yılmadan, umudunu kaybetmeden Beşiktaş’ın yıldızı olabileceğini gösterdi. Kupa kazanıldı ama Serhat ve onunla birlikte Barış Hersek’in performansı sezonun geri kalanı için Ataman’ın elini oldukça rahatlattı…