Fenerbahçe'yi yenerek 2013-2014 sezonu şampiyonu olan Galatasaray Odeabank, Florya Metin Oktay Tesisleri'nde yapılan medya gününde basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Galatasaray Odeabank takımı kaptanı Işıl Alben, şampiyonluktan sonra yaşadığı mutluluğu ve şampiyonluk sonrası takım halinde yaptıkları “Duran Kadınlar” pozunu şöyle anlattı:
“Birbirimize destek vermek için zaman zaman futbol takımı oyuncularımızla konuşuyoruz. Ama bu sevinci daha önce birçok takım yaptı tabii. Ama öncelikle Galatasaraylı futbolcularımız başlattı. Avrupa'nın en büyük kupasını aldıktan sonra daha anlamlı olabileceğini düşündük. Onlardan esinlendik, onlara bir mesaj vermek istedik, güzel oldu. Takım olarak bizim bu seneki başarımızın sırrı çok çalışmak ve birbirine inanmak. Bizim her zaman konuştuğumuz bir şey var, rakibimizden önce kendimizin sahada ne yapacağı ile ilgileniyoruz. Kendi oyun sistemimize sadık kalmaya çalışıyoruz. Çıktığımız final maçlarında değil, bütün maçlarda bu konsantrasyonla maçları düşündük. Fenerbahçe tabii ki çok kuvvetli, iyi oyunculardan kurulu bir ekip. Onlara saygı duyuyoruz ve mücadelelerinden dolayı kutluyoruz. Dediğim gibi her zaman kendi işimize baktık.”
Hakkında çıkan transfer haberlerine de yanıt veren Alben, “Şu anda şampiyon olduk, bu konuları çok fazla konuşmak istemiyorum. Tabii benim önceliğim her zaman Galatasaray'dı ve bundan sonra da öyle olacak. İlerleyen günlerde bununla ilgili daha net konuşabiliriz” dedi.
Galatasaray Odeabank'ın guardı Esra Şencebe de takımın bu seneki başarısındaki en önemli unsurun çok çalışmak olduğunu ifade ederek, “Başarının nedenini bir tane sayamayız. Çok fazla çalışmak, iyi bir ekip oluşturmak ve gerçekten koçumuzun bize olan inancı bu başarıyı sağladı. Çok çalıştık, gerçekten çok inandık, çok iyi motive olduk. Takımdaki uyum ve arkadaşlık da çok iyiydi. Bizi bir arada tutan şeylerden bir tanesi de herkesin çok iyi niyetli, tüm samimiyetiyle, tüm isteğiyle basketbol oynaması ve bu takımda bulunmak istemesiydi. Tabii ki çok çalışarak, koçumuzun bize gösterdiği taktikler ve teknikleri çalışarak, bütün sezon bir günü bile boşa harcamadan geçirdik. Maçlara çıktığımızda da bu kadar çok çalışmanın karşılığını da daha iyi maçlar çıkararak, kupaları kazanarak aldık” diye konuştu.
Sarı kırmızılı takımın tecrübeli oyuncusu Nevriye Yılmaz ise bu sene 3 kupa kazanmalarını şöyle değerlendirdi:
“Benim için en değerli şampiyonluk tabii ki bu senede aldığımız 3 kupa. Hepsi birbirinden değerli, ama özellikle Euroleague'deki şampiyonluğumuz benim için çok önemliydi. Çünkü kariyerimde daha önce hiç sahip olmadığım bir kupaydı. İnanılmaz bir taraftarımız vardı ve bize inanılmaz itici bir güç olduğunu düşünüyorum. Sezonu kendi seyircimiz önünde Türkiye ligi şampiyonu olarak tamamlamak da çok güzel bir duygu. Güzel de bir maç oldu. Bütün gelenleri memnun ettiğimizi düşünüyorum. Bu şampiyonluğumuz camiamıza da hayırlı olsun.”
Nevriye Yılmaz, sarı kırmızılı takımın koçu Ekrem Memnun'dan övgüyle bahsederken, şunları söyledi:
''Ekrem ağabey şu ana kadar çalıştığımız en iyi koçlardan bir tanesi. Hepimize ağabey gibi. Ekrem Hoca hem Final 8 için, hem Euroleague için, hem de Türkiye için bizi inanılmaz inandırdı. Takıma inanılmaz güven sağladı. Bu sene takım arkadaşlarımızla inanılmaz bir uyum vardı. Çok iyi bir ekip olduğumuzu düşünüyorum. Bunda Ekrem ağabeyin katkısı çok büyüktü. Doğru insanları takıma seçti. Hepimiz bir kardeş ve aile gibiydik. Bunun sonucunda da büyük başarılar geldi. Bunun bir parçası olduğum için' mutluyum.”
Nevriye Yılmaz, kaç kupa kazandığı sorusuna da, ''Türkiye liginde 9 kupa kazandım. Türkiye kupalarını bilmiyorum, daha onları sayamadım'' yanıtını verdi.