Hollanda’nın böyle bir maç kazanması benim için sürpriz değil. Son dönemde çıkışta olan bir basketbol ülkesi. Ama sahadaki takım, ‘nasıl olsa kazanırız’ havasında oynayınca, ortaya böyle bir sonuç çıktı. Yeni takvim sonrası üst düzey basketbol ülkeleri, yıldız oyuncularından yoksun olarak sahaya çıkıyorlar. Hollanda gibi orta sınıf ülkeler ise tam kadro, birbiriyle oynamaya alışık oyuncularla… Bunun farkında olmazsan, mücadele etmezsen, sahaya enerji koymazsan, zaten kapasitesi sınırlı bir takımsın, değil Hollanda’yı kimseyi yenemezsin. Sonuçta kimse Euroleague oyuncularını kullanamazken, bizde en azından Melih ve Doğuş vardı sahada. Melih 20 sayı ile takımın en skoreri oldu. Gerçi daha iyi bir yüzde ile üçlük atabilirdi. Takım da genel olarak 26’da 6 ile üçlük attı.
Organize olamadık
Holanda’da 27 sayı ile yıldızlaşan Ormanspor oyuncusu Kloof… Düşünün aslında aradaki kalite farkını. İşin kötü kırılma anını kötü oynayan taraf bizdik. Daha tecrübeli ve evsahibi olmamıza rağmen. Son 4 dakikaya kafa kafaya girilen maçta hücumda hiç organize olamadık. Kartal, Melih, Göksenin ve Metecan, hep yanlış tercihler yaptı. Kaçan şutlar sonrası geri de koşamadık. Hollanda hızlı hücumlarla kolay basketler buldu. Sonuçta kazanmayı hiç hak etmedik. Umarım bu bir uyarı olur.
Rahat çıkarız
Hollanda, geçen sene de Dünya Kupası Elemeleri’nde Avrupa’nın dev takımlarına kafa tutmuştu. Sonuçta deplasmanda da yenilmeyecek bir takım değil. Keza İsveç ve bizimle aynı şartlarda mücadele eden Hırvatistan… Yeter ki, Dünya Kupası Elemeleri’ndeki gibi coşkulu, inançlı ve enerji dolu olalım. Bu gruptan yine rahat çıkarız. Yoksa dünkü görüntü ile başka galibiyet almamız zor olur.
Kaynak: fanatik