Slovenya'nın ev sahipliğinde düzenlenen Avrupa Şampiyonası'nın finalinde Litvanya'yı 80-66 yenen Fransa, tarihindeki ilk şampiyonluğunu kazandı.
Ancak Fransızlar için çok önemli bir artı vardı. Finale gelinceye kadar hep Parker'ın eline bakan takımda bu kez Batum da devredeydi, daha da önemlisi sürpriz katkı boyalı alanda Pietrus-Petro ikilisinden geldi. Sayı ortalamalarının toplamı 4.5 olan ikili devrede 12 sayı . Batum'un 8'de 7 isabetle 17 sayıya ulaşması, 2. periyottaki 31-12'lik skorun ana etkeniydi. Fransa soyunma odasına, 0.9 saniye kala Litvanya'nın kenardan topu oyuna sokup dışarıya atması, kalan sürede de Diot ile mucize bir üçlük bulmasıyla 50-34 önde gitmeyi başardı.
Fransa gibi organize olmakta çok zorlanan bir takıma, atletik özelliklerini ortaya çıkartabilecekleri bir imkan sağlayan ve tam 35 top kullandırtan Litvanya da adeta ilk yarıdaki sonuca davetiye çıkardı.
Fransa fırtınası bu kez Diaw ile devam etti. Yıldız oyuncu takımının 3. çeyrekte attığı 18 sayının 11'ini üretirken, Kleiza'nın 3 faule ulaşmasıyla iyice sıkıntıya giren Fransa karşısında 27. dakikada skoru 64-42 yaptı, 3. periyot 68-50 tamamlandı. Litvanya, son çeyrekte farkı sadece 16 sayıya kadar indirebildi ama arkadaşlarının nefis oyunu sayesinde ilk kez bir maç içinde dinlenme şansı bulan Parker da sahne alınca fark hep 20 sayı civarında kaldı.
Fransa, tarihinin ilk şampiyonluğunu, müthiş hırsıyla çıktığı finalde, normalin çok üzerinde hücum performansı ile aldı. Litvanya ise her ne kadar bu turnuvanın etkili isimlerinden olsa da, oyun kurucu pozisyonunu sadece Kalnietis'e bırakmanın cezasını çekti, kriz anlarında ne yapacağını hiç bilemedi ve yenildi.