A Milli Basketbol Takımımız, Dünya Kupası Avrupa Elemeleri’nde farklı Belarus yenilgisiyle girdiği B Grubu’nda Büyük Britanya’ya patladı, rakibini ikinci yarıda sahadan silip ilk galibiyetini aldı.
12 Dev Adam’ın oyuna başladığı 5’in “maya tutmadığı” ilk 7 dakikalık dilimde savunma, tıpkı Belarus deplasmanındaki gibi “alarm” veriyordu. Hücumda doğru karar verememek ve çabuk oyundan düşmek, oradaki kaybın başlıca faktörüydü.
Neyse ki, 4 dakikasında sayı üretemediğimiz, 11-0 seri yediğimiz ve 13 sayı geriye düştüğümüz (10-23) bu süreç “eyvah, yine mi?” dedirtse de Buğrahan, Metecan ve Muhsin’in oyuna dahil oluşu hem savunmayı hem de hücumu tetikledi. Çeyreğin sonuna kadar 6-0, 2. Periyodun başında da 9-0’la toplamda 15-0’lık seri yakalayan Millilerimiz, öne geçmekle kalmadı, özgüven kazanıp oyunun kontrolünü tamamen ele geçirdi.
14 sayıyla kaybettiğimiz Belarus deplasmanında “direksiyon”, takımı çukura girdiğinde çıkarabilecek bir el aramış, bulamamıştı. Dün yanında iki tecrübeli isim Larkin ve Melih’i bulan Buğrahan Tuncer, onlarla birlikte sahada göz kamaştırdı. Hem oynadı hem de oynattı Buğrahan… 13 sayıdan geri gelirken de, öne geçip farkın açıldığı süreçte de Larkin’le birlikte aksiyonun göbek noktasındaydı. 17 sayı, 5 ribaund ve en önemlisi de birbirinden müthiş 12 asistle double double yaparken, bazen saklıyor (!) sandığımız var olan yeteneklerini belki de ilk kez bu kadar belirgin biçimde gösterdi…
Larkin ise hafta içinde derbide bıraktığı yerden devam etti dün… Maça durgun başlasa da Metecan ve Buğrahan’ın ateşlediği hücumu ikinci yarıda yangına dönüştürdü. 22 sayı, 4 ribaund, 8 asist ve 30 verimlilik puanıyla Milli Takım’daki en verimli gecelerinden birini yaşadı. Boyundan büyük işlere de imza attı Larkin… İngiltere’ye, Yunanistan maçını kazandıran Okereafor’u 2 kez blokla durdurması sıra dışıydı. Metecan da 31 dakika sahada kalırken, 11 sayı, 12 ribaund, 2 asistle, özellikle de İngiltere’nin geri gelmeye çabaladığı süreçte sadece hücum değil, savunma yönüyle de ön plana çıktı.
Belarus maçında yapamadığımızı, İngiltere’ye karşı yaptık. İlk 7 dakikalık süreç hariç boyalı alanda rakibin kozu Olaseni’yi sertlikle etkisiz hale getirdik. İlk 7 dakikada 23 sayı bulan İngilizler, sonrasındaki 33 dakikada 43 sayı üretebildi.
Bu galibiyet hem moral motivasyon hem de özgüveni kazandırması adına Milli Takım’a ileriki maçlarda fayda sağlayacaktır. Bu noktada önemli olan, Larkin ve Melih’in ve hatta arkada dünkü gibi mükemmel bir seyirci desteğinin olmadığı maçlarda da aynı özgüvenle, aynı hırs ve istekle sahada olmak…