CAN İŞBAKAN – Ligimizin iki fenomeni, Euroleague'deki temsilcilerimiz Efes Pilsen ile Fenerbahçe Ülker, haftayı yenilgiyle kapattı.
Efes Pilsen deplasmandan yine boynu bükük ayrılırken, Fenerbahçe Ülker evinde Regal Barcelona'ya karşı yenilmesine karşın umudunu yitirmedi, ağır yara almadı.
Bir yanda Efes 'umut vermez' bir görüntü çizerken Fenerbahçe Ülker için en az bir “çeyrek final” sinyalleri geliyor.
Nedir aradaki fark acaba? Avrupa'daki tecrübesiyle Sarı – Lacivertlilere göre daha çok yol almış 2 kez Final Four oynamış bir Efes Pilsen, niye yıllardır mutlu etmiyor sevenlerini…
Her basketbolsever için yeri ayrıdır Efes Pilsen'in… Onunla büyüdük; Aydın Örs'lü, Naumoski'li, Ufuk Sarıca'lı, Volkan Aydın'lı, Murat Evliyaoğlu'lu, Tamer Oyguç'lu kadrosuyla tanıştık basketbol topuyla…
Farkındaysanız sadece 1 yabancı isme değindim o efsane kadroda…
Üşenmedim araştırdım. Efes Pilsen Final Four yaparken neydi kadrosu diye…
2000 ve 2001 yıllarındaki Final Four'da ortak nokta Türk oyuncular…
İbrahim Kutluay, Hido, Hüseyin Beşok, Ömer Onan, Mehmet Okur, Kaya Peker, Kerem Tunçeri, Alper Yılmaz, Mirsad, Ender…
Yanına Mulaomerovic, Drobnjak, Scepanovic gibi tamamlayıcı yabancılar…
Başlarında Ergin Ataman…
Kısacası çekirdek kadronun yerlilerden oluştuğu, yabancıların bütünlüğe katkı verdiği bir kadro… Yumruk gibi bütünleşmiş… Peki ya şimdi?
Oktay Mahmuti'den sonra kaçan ipin ucunu ne Blatt, ne Ataman, ne de Perasovic tutabildi. Yabancı oyunculara bel bağlandı. Bütünlük bozuldu. Kaya ile Ermal kadroda tutulmayıp yerine Dudley alındı. Wisniewski Ender'e tercih edildi. (Savunma yapıyor diye!) Rakocevic sakatken Cenk'in yüzüne bile bakılmıyor. Pota altı sezon başında “pamuk” gibi kuruluyor. Raduljica gelse sertliği verebilecek mi soru işareti.
Peşin hükümlü kararlar veren Perasovic, Cenk'ten oyuncu olmaz, Ender savunma yapmaz, Dudley yedek olmaz, Kerem Tunçeri 2 de oynar derken Efes Pilsen bütünlükten uzaklaşıp bireysel bir takım haline geldi.
Böyle bir yere varmak mümkün değil… Onca koç değiştiyse ve Avrupa için hala yüreğimizi başarı ateşiyle ısıtmıyorsan bu takıma bir kontrol mekanizması gerekli…
Coachla çatır çatır basketbol tartışabilecek, kulübün felsefesini aktarabilecek, sonucunda basketbol detaylarının masaya yatırabileceği toplantılarda Efes Pilsen'in saha içi yapısı doğru kurabilecek bir isim gerekiyor Lacivert – Beyazlılara…
Genel Menajer Engin Özerhun'un sahadışı ve kurumsal alanlarda iyi bir yönetici olduğu kesin. Ama basketbol faaliyeti için bir isim lazım Efes'e…
Perasovic'e, “Ender, Cenk; bunlar bizim oyuncumuz, takımda herkesin bir rolü olmalı, onları rotasyon dışında tutarak başarıya gidemezsin. Burası Efes Pilsen, bizim oyuncumuz dışarıda tutulamaz” diyecek biri…
Aklınıza bir isim geldi değil mi: Aydın Örs…
O tren kaçtı Efes için… Bakın şimdi Fenerbahçe Ülker'e… Sizce geçen yıl gruptan çıkamayanSarı – Lacivertlilerin müthiş çıkışında bir tek Spahija'nın mı tuzu var? Mümkün mü?
Örs'ün neler kattığını görüyoruz…
Efes eğer yasadan kurtulup kapanmazsa (ki bence kapanmayacak, Efes böyle kolay harcanamaz) bu hamle şart…
Yoksa aynı tas aynı hamam…
