Bu yıl üçüncüsü düzenlenen Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin hızlı büyüyüşü ise devam ediyor.
Geçtiğimiz günlerde organizasyonun podcast yayınına katılan Basketbol Şampiyonlar Ligi CEO’su Patrick Comninos, organizasyonun hızlı büyüyüşü, gelişimi ve beklentileri ile ilgili şunları söyledi;
“BCL’de yer alan oyuncular ve kulüpler organizasyondan hep çok iyi bahsediyor ve bunları duymak bizi çok mutlu ediyor. Çok iyi bir geçmişe, tarihe ve basketbol geleneğine sahip birçok kulüp BCL’de yer aldı. Bologna ve Bamberg mesela. İkisi de Dörtlü Finale yükseldi. Aynı zamanda, uzun zaman EuroLeague’de yer alan Hapoel Jerusalem var. Bu kulüpler deneyimlerini ve yüksek düzeyde rekabetçiliği de beraberinde getiriyor ve bu da kesinlikle seviyeyi yükseltiyor.”
“Bizler kulüpleri kendi yerel liglerinde aldıkları sonuçlara göre davet ediyoruz, bu da en iyisini almaya çalıştığımız ve sportif kriterlere değer verdiğimiz anlamına geliyor. Organizasyonun tanıtımı, kulüplerimizin ve oyuncularımızın saygınlığında da artış gözlemliyoruz. Bu artışı da en net şekilde sosyal ağlarda görüyoruz. Bütün bunlar sosyal ağlarda en önemli Avrupa basketbol ligi olmamızı sağlıyor. Facebook'ta yaklaşık 2 milyon takipçimiz var.”
“Bizden Önce, Avrupa Turnuvaları Kişilerarası İlişkilerin Egemenliğindeydi”
“Üç yılın sonuna gelirken, burada kalıcı olduğumuzu, büyüyeceğimizi ve Avrupa kulüpler basketbolunun görünümünü değiştirmek için burada olduğumuzu kanıtladık. Gelecek yıllarda büyümeye ve gelişmeye devam edeceğimizden eminiz. Hala çok genciz, üç yıl hiçbir şey değil ve bir maratondayız, bu bir sprint değil. Biz de buna göre davranıyoruz. En önemli şey değerlerimizi korumak. Bizden önce, Avrupa turnuvaları kişilerarası ilişkilerin egemenliğindeydi: seni sevdim, sen turnuvaya katılabilirsin seni sevmiyorsam, bir iki yıllığına davetli değilsin şeklindeydi. Bu da çok keyfi bir durum. Biz eleme ve işleyiş netliği ilkeleriyle geldik. Yerel liglerdeki sportif sonuçla bizim için kilit öneme sahip. Ligler bizim hissedarlarımızdır ve görevimiz onları teşvik ederek güçlendirmektir. Bizim meritokratik bir yaklaşımımız var. Bu bizim DNA'mız. Ve gittikçe daha fazla sayıda kulüp ve lig bunu anlamaya başlıyor.”
