TBF'de 23 yıldır süren Turgay Demirel yönetiminin ardından delegelerin oylarıyla koltuğa oturan Harun Erdenay, geride bıraktığı 1.5 ayı değerlendirdi. Federasyona getirdiği pozitif hava ile farkını çabuk hissettiren Erdenay, verdiği vaatlerdeki son durumu ve basketbolumuzdaki gelişimi anlattı.
– Genel kurul öncesi önemli vaatlerde bulundunuz. Bunlarda son aşama nedir?
HARUN ERDENAY: Öncelikle Süper Lig'i hayata geçirdik. İkinci vaadimiz ligin isim sponsorunu bulmaktı. Şimdi sıra bu sponsorluğu açıklamaya geldi. Artık son aşamadayız.Üçüncüsü ise kulüplerin kendi kararlarını alması yönündeydi. Lig kurullarında bunun üzerinde durduk.
– Kurullarda kulüpler sizden en çok ne istedi?
H.E.: Lig kurulunda kulüpler öncelikle bonservis konusunda dileklerini bize ilettiler. Yabancı oyuncu bonservisi konusunda 16 takımdan Karşıyaka dışında kalan 15'inin oyuyla bu uygulamayı kaldırdık. Bu kural geçmişte düşük bütçeli kulüpleri korumaya yönelikti. Şimdi her takımın belli bir bütçesi var. Oyuncu yurtdışına gitse bonservissiz gidecekti. Bu nedenle zaten uygulamanın geçerliliği kalmamıştı.
– Takımlar kupa elemelerinden şikayetçi. Bu konuda da bir değişim yaşanacak mı?
H.E.: Evet; takımlar kupa elemelerini değiştirmek istedi. Hazır olamıyoruz, sakatlıklar oluyor dendi. Biz de değişime gittik. Ligin ilk yarısını ilk 8'de bitiren, şubat ayında 8'li finallerde oynayacak. Eleme sistemi ile kupa sahibini bulacak.
– Kulüplerin gelirleri konusunda da önemli vaatleriniz vardı…
H.E.: İddaa gelirlerinin artması için bir müjde vereceğiz. Gelirleri arttırmak için elimizden geleni yapacağız. İkinci lig için katılım paylarını düşürecektik ancak bunun yerine kulüplerin tüm maçlarını İddaa'ya sokarak ek gelir sağlamak istiyoruz. Ciddi bir gelir artışı olacak.
'HER MAÇTAN SONRA HAKEM ELEŞTİRMEK ANLAMSIZ'
– Belki de en çok dile getirilen konulardan biri de hakemler… Onların daha iyi olması için neler yapacaksınız?
H.E: Hakemlerin eğitimlerine ağırlık verdik. Profesyonel olmalarını istiyoruz. Böylece aldıkları ücreti arttırmak ve işlerine daha konsantre olmalarını sağlayacağız. Bunun çalışmasını yapıyoruz. Biliyorsunuz; Rüştü Nuran hakemliği bırakmıştı ama ondan MHK'de yararlanacağız.
– Hakemler konusunda sizin düşünceniz nedir? Kulüpler özellikle final serisinde en çok bu konuda şikayetçiydi…
H.E: Hakemlerden takımlarımız her yerde şikayetçi. Hem ligde hem Euroleague'de. Ben milli takım yöneticiliği yaptım. Benden bir tane hakemler yüzünden yenildik demeci gördünüz mü? Hatalar oluyor tabii ki. Ama art niyet var diyemezsiniz. Efes'te Janning'in attığı o turnike mesela net basketti. Onu nasıl kaçırdılar bilemiyorum. Ama final serisinin tamamına baktığında Karşıyaka bileğinin hakkıyla şampiyon oldu. Yöneticiler her maçtan sonra hakem deyince o demeçlerin de bir anlamı kalmıyor.
– Özellikle TÜBAD'ın dile getirdiği yabancı antrenör konusunda bir düzenleme olacak mı?
H.E.: Yardımcı antrenörleri korumak için tedbir aldık. Birinci yardımcı antrenörün Türk olmasını istiyoruz. Bençin sadece yabancılarla dolu olmaması gerek. Bunun için tedbir alacağız. Belki bir maddi yaptırım getirebiliriz.
– TBL artık Süper Lig; ikinci lig ise birinci lig oldu. Bu değişim ne gibi avantajlar getirecek?
H.E.: Süper Lig önemli bir proje. Altında birinci ve ikinci lig olacak. İkinci liglerde takım sayısını 24 ile sınırladık. Rekabet gelmesini , maçların 40-50 sayı farklarla bitmemesini istiyoruz. Böylece ligleri daha iyi pazarlayabileceğiz. Yayın için çalışmalarımız var. Kadın ligi için TRT ile görüşmeler sürüyor. Erkekler 1. Ligi'ndeki tüm maçların TV kanallarından yayınlanması için girişimlere başladık. Bunun yönetimi çok önemli. Güçlü, profesyonel bir yapı kurmak istiyoruz. Haluk Yıldırım'ı milli takım genel menajeri yaparak bu işe başladık. Necati Güler ile konuştuk. Bize katılacak. Ona çok ciddi bir görev vereceğiz. Daha sonra Hüsnü Çakırgil'i de ekibimize katacağız.
'HER ŞEYİ KULÜPLERE BIRAKAMAYIZ'
– Yönetimde kulüplerin söz hakkı artacak mı?
H.E.: Ben ligi kulüplerin yönetmesinden yanayım. Fikirlerine çok değer veriyoruz. Hatta yayın dağılımları için içlerinden seçecekleri bir komisyon yapalım dedik. Ama her şeyi onlara bırakırsak bir karara varamazlar. Biz basketbol için en iyisi neyse onu yapmaya çalışacağız.
– Kulüplerin mali yapısı ve borçlarının lige yansımasından rahatsız mısınız? Bununla ilgili bir düzenleme yapacak mısınız?
H.E: Bununla ilgili bu dönem değil, ileride hayata geçireceğimiz düşünceler olabilir. Mutlaka ele alınması gereken bir konu. Ancak önce verdiğimiz sözleri yerine getirmek istiyoruz.
– Bu yıl lig yayınları açık kanaldan da ekranlara gelecek. Bunun artısı olacak mıdır?
H.E.: Maçların bir kısmının NTV ile birlikte açık kanaldan da yayınlanacak olması bence iyi oldu. Geçen yıl 13 ülkede maçlar yayınlandı. Bu yıl bu sayı INFRONT'un çalışmasıyla birlikte belki 20 ülkeye çıkacak. Böylece pazarlama gücümüz artacak. Süper Lig bence Avrupa'nın en iyi liglerinden biri. Yeni sponsorlar katılmak istiyor. Çok iyi bir pazarlama departmanımız var.
– Sponsor konusuna girmişken; Ülker'in Fenerbahçe'den ayrılması basketbolumuzu etkiler mi?
H.E.: Biliyorsun Ülker önce futboldan çıktı. Belki bir planları vardır. Fenerbahçe çok büyük bir takım. Ülker kadar büyük olmasa da bir başka sponsor bulacaklardır. Gerekli bütçeyi sağlarlar.Ben Ülker yetkilileriyle hiç görüşmedim. Ama Ülker'in basketbolun içinde olmasını isterdim.
'YABANCI KURALINDAN MEMNUNUM'
– Yabancı kuralında bu sezon sonunda 'tamam mı devam mı' kararı vereceksiniz. Siz mevcut sistemden memnun musunuz?
H.E.: Önce artı yönlerine bakalım. Avrupa başarıları arttı. İki oyuncu tribüne gitmiyor ve takımlar kimyalarını daha rahat oluşturdu. Ligin heyecanı arttı. Baktığın zaman bazı gençler de süre buldu. Basketbol öyle bir hale geldi ki yabancıyı sınırlamak çok kolay değil. Bu sistem bence iyi gidiyor. Daha fazla arttırmak olmaz bence. Şunu görüyorum; insanlar Türk oyuncu görünce daha çok mutlu oluyorlar. Bunu özellikle Efes'te Cedi, Furkan sahadayken farkediyorum. Bunun için antrenörler ve elbette arkasındaki yönetimin desteği önemli. Eğer antrenör arkasında yönetim desteği görmezse o zaman yabancı oyunculara yönelir. Oyuncu yetiştirmek çok önemli bir gurur. Kulüpler tabii ki yabancı sayısını arttırmak, serbest olmasını ister. Ancak bence bu sistem iyi işliyor. Şunu da unutmamak lazım; Türk oyuncu olmadan bir yere varamıyorsun. Karşıyaka şampiyon olurken Soner, Erkan, Barış ve Cemal'in katkısı çok önemliydi. Ben 5-6 yabancıyla giderim diyen bir yerde tıkanıyor.
– Ligde fazla İstanbul takımı olması sizi endişelendiriyor mu?
H.E.: Anadolu'ya yayılsa daha iyi olur tabii ki. Ancak bizim bu konuda yapacak bir şeyimiz yok. Hak eden ligde yerini alıyor.
'DIXON AVRUPA'NIN EN İYİ 5 GUARDINDAN BİRİ'
– Avrupa Şampiyonası'nda çok zor bir gruptayız. Kadromuzu nasıl görüyorsunuz, hedef nedir?
H.E.: Grubumuz çok zorlu. Ancak Ergin hocanın kadrosu da çok iyi bir kadro. Dixon'la daha da güçlendik. Ergin hocaya güveniyoruz. Zor anlardan çıkmasını bilen bir hoca. Öncelikli hedefimiz Olimpiyat elemeleri vizesini almak.
– Bobby Dixon neler katar?
H.E.: Dixon çok beğendiğim bir isim. Skor gücü olan, zor anlarda sorumluluk alan, aynı zamanda bencil olmayan, pozisyon hazırlayan bir oyuncu. Bence Dixon; Spanoulis, Diamantidis, Teodosic, Rodriguez'den sonra ilk 5'e girecek bir guard.
– Genç isimlerden neler bekliyorsunuz?
H.E: Cedi bizim ilk 5 oyuncumuz olacak. Furkan'ın da sürpriz katkı vereceğini düşünüyorum. Sinan, Melih, Birkan'ın performansı iyi. Uzunlarımız çok güçlü. Bir tek Emir'in yokluğu olacak. Onun yokluğunu da Dixon'la kapatacağız. Emir de bizim oyuncumuz. İkisinden de faydalanabiliriz.
'ENES'TEN ÖZÜR BEKLİYORUZ'
– Enes Kanter çağrılmamasıyla ilgili olarak, 'Karar siyasi' dedi. Sizin bu konudaki yorumunuz nedir?
H.E: Enes milli takıma 3 defa gelmedi. Tweetler attı. Bu takımı rahatsız etti. Milli takım en iyi 12 oyuncudan seçilmiyor. Kimya oluşturacak en iyi oyunculardan kuruluyor. Ergin hoca da bu düşüncede olduğu takımı çağırdı. Enes buradayken koç 30 gün boyunca görüşmek istedi. 30 günde de Enes'ten cevap gelmedi. Sonunda 'milli takıma gelirim ama Ergin hocayla buluşmak istemiyorum' dedi. Ülkemizi NBA'de temsil eden bir sporcudur. Bir gün özür dileyip milli takımda olacaktır.
– Yani bir özür bekliyorsunuz…
H.E: 2012'de milli takım eleme oynarken tüm programımızı Enes gelecek diye yapmıştık. Enes de zaten geleceğini söylemişti. Takımda zaten uzun yoktu ve biz Enes var diye Kerem Gönlüm'e izin vermiştik. Kampın başlamasına 2 gün kala Enes'in menajeri aradı. 'Enes gelmeyecek' dedi. 'Nasıl gelmez, takımda uzun yok. Mazereti ne' dedik. 'Mazereti yok gelmek istemiyo' dediler. Biz de Kerem'i Çeşme'de tatilden çağırdık. Attığı o tweetler de var. Değerli bir oyuncu ama özür bekliyoruz.
'EUROLEAGUE FIBA ÇATISI ALTINA GİRECEKTİR'
– Siz aynı zamanda FIBA Avrupa Yönetim Kurulu Üyesi'siniz. Euroleague'i artık FIBA mı düzenleyecek?
H.E.: Bence seneye Euroleague FIBA çatısı altına girecek. A lisanslı 8 takım ve elemelerden gelecek diğer 8 takımla beraber lig usulü, NBA yapısında bir organizasyon olacak. Kulüpler maddi olarak daha çok kazanacak. Bence seneye bu yapı başlar. ULEB, FIBA'nın bünyesine girecektir. Turgay beyin başkanlığında, benim de yönetim kurulu üyesi olduğum FIBA bu işi gelecek sene başlatacaktır. ULEB karşı atak yapamaz.
RÖPORTAJ: CAN İŞBAKAN – NUTİYE AKAR
