Şimdi ülkenin en ileri gelen, müzmin muhalifi, iflah olmaz tepki uzmanı ve İrlandalı'sı olarak diyorum ki, ülke basketbolunda, hepimizi ilgilendiren, özellikle 'TD'nin yaptığı herşeye başından itibaren karşı çıkarım, eğer o yapıyorsa nasıl olsa işin içinde bir çıkarcılık, yanlışlık var' derim. Engel olmaya çalışırım, artık hiçbir gücüm kalmasada fikirlerimi ortaya dökerim. Koyu bir muhalefet yaparım. Eğer konu beni aşsa da, taşsa da gene de derin bir muhalefet yaparım.
Dediğim gibi hiçbir gücüm kalmadığı, olmadığı için özellikle milli takım işlerine hiç karışmam. Hele, hele antrenör tayinlerine, ne görevlendirmelerine, ne de niteliklerine hiç karışmam. Eğer beğenmiyorsam, gene de muhalefet yaparım, federasyon başkanı, yönetim kurulu, vs seçimlerine ilan sonuna kadar direnirim. Ancak seçim yapıldıktan, özellikle şekilde görüldüğü gibi milli takım antrenörlerinin tayininde fikir ve görüşlerimi son ana kadar söylerim.
Ancak federasyon başkanı, yani TD seçiminden sonra da muhalefetimi sürdürürüm, layık olmadığı yerde durmamasi için elimden geleni yaparım. Aslında artık ondan da vazgeçtim. TD artık yerinde kalsın, Türkiye'nin Basketbol Genel Müdürü olarak ''Allah uzun ömür versin, sonuna kadar orada kalsın. Başka işi gücü de olmadığına göre müzmin federasyon başkanı olsun. ''Rahmetli Osman ağabeyin rekorunu kırsın'' şeklinde düşünüyorum.
Gelelim milli takım antrenörü meselesine. Ülkemizin nadide ve nadir üç beş basketbol yazarıyız. Milli Takım antrenör veya antrenörleri seçilene kadar, hepimiz özgürüz ama seçildikten sonra bence artık özgür değiliz. Takım hepimizin takımı, antrenör de hepimizin antrenörü; sonuna kadar desteklememiz gerekir.
TD'ye, icraatlarına, çalışma arkadaşlarına, vs karşı olabiliriz ama o yüzden ülkenin en son yetiştirdiği, en akıllı, basketbolu çok iyi bilen play maker'ının milli takım antrenörü olmasına da karşı olabiliriz ama onu yazıyla, mazıyla, olur olmaz varsayımlarla yıpratmamalıyız.
Dünya İkincisi olup da, bir tane bile basketbol dergisi, gazetesi, kitabı olmayan bu ülkede, internet sitelerine sıkışmış, arada sırada konuk yazar vasfıyla yazdığımız yazıları ''Milli takım antrenörümüzü yıpratmak için kullanmasak iyi ederiz'' şeklinde düşünüyorum.
Bu arada her ne kadar milli takım kadrosunu, özellikle bizim ligimizde oynayan oyuncuların seçimini çok beğenmesem de NBA oyuncularının katılımıyla güçlü bir kadro oluşturacak takımımızın Litvanya'da çok başarılı olacağına inanıyorum.
Bir ülkede her branşda, spor alanında gelişmenin en büyük göstergesinin kendi içinden çıkan oyuncular ve antrenörlerle yola çıkmak olduğunu düşünüyorum.
Benim tanıdığım en akıllı oyunculardan biri olan Orhun Ene'nin milli takımımızı da en başarılı şekilde yöneteceğine inanıyorum ve yolu açık olsun diyorum.



