25 Aralık 2025, Perşembe
spot_img
Ana SayfaDİĞERARŞİVMutlu olmanın önemi / İSMAİL ŞENOL

Mutlu olmanın önemi / İSMAİL ŞENOL

Pınar Karşıyaka’nın düşük bütçelerle olağanüstü başarıları yakalamasının saha içindeki sebebi, yüksek tempoyla var olmaları. Sürekli koşan, erken atışlar kullanan, çok sayıda hücum edip hata marjını yükselten, savunmada önemli bir risk alıp geniş sahada sıkıştırmalı presler yapan bir takım Karşıyaka. Oyun planında risk, çok büyük yer tutuyor. Nasıl tutmasın ki? Sıradan, kontrollü bir basketbol oynamaya kalksa, buralarda var olma ihtimali yok.

Peki bu dar kadroyla 40, hatta çoğu zaman 45 dakika nasıl gidiyor bu tempo? Sebebi açık: Mutluluk. Bazı takımlarda mutluluk kazandıkça gelir, Karşıyaka mutlu olduğu için kazanıyor. Pınar Karşıyaka oyuncularının yapabildikleri en iyi işler, onlardan istenen şeylerle örtüşünce sahada olmaktan mutluluk duyan, kimsenin birbirinin ayağına basmadığı bir ekip çıkıyor ortaya. Sistem, kendiliğinden herkesin eksiklerini gizlemesini sağlıyor. Ufuk Sarıca’nın başarısı hakkında sayfalarca methiyeler düzebilir, onlarca teknik analiz yapabilirsiniz. Fakat başarısını görkemli kılan en büyük şey şu: Bugün Sarıca herhangi bir sebeple bir maça gelmese, Karşıyaka uçağı otomatik pilota alır, yine aynı basketbolu oynar. Sarıca’nın kurduğu düzen, o kadar iliklerine işlemiş oyuncuların.

Anadolu Efes ile Pınar Karşıyaka arasındaki en büyük fark da bu. Efes’te iki takım var: Savunmacılar ve hücumcular. Duşan Ivkoviç, belki de kariyeri boyunca ilk kez oyuna bu kadar müdahale etmek zorunda kaldığı bir düzen içinde. Sürekli bir şeyler denemek, sürekli bir açığı kapatmak durumunda. Çoğu şey doğaçlama ilerliyor. Haliyle, bir sonraki antrenör hamlesini bilmeyen oyuncuların sahadaki güvenleri çok düşüyor. Örneğin dünkü maçta Karşıyaka’nın 3/4 sahada başlayan presine önlem olarak sahada kısalmayı tercih etti Ivkoviç. Karşı hamle olarak Kenny Gabriel’ı üç numaraya çeken Ufuk Sarıca, bu kez de Efes’in ribaundlardaki ezici üstünlüğü yok edip orayı dengeledi. Sırp koç, mecburen bundan vazgeçmek zorunda kaldı.

Tıpkı ilk maçtaki gibi, Karşıyaka ne istediyse o oldu. Oyunu, yine Pınar Karşıyaka kazandı. Skoru kazanırken de epey hikaye çıktı ortaya. Maç sonunda yorgunluk faktörüyle kaçan serbest atışlar, galibiyetin biraz daha dramatik hale gelmesi için ortam hazırladı.18 saniye kala Efes faul atışını kaçırdı, ribaund canavarı Dario Şariç’le mücadele eden üç Karşıyakalı’dan Kenny Gabriel topu eline aldı. Karşıyaka üç sayı gerideydi ve Efes’in faul yapmayı tercih etmemesi, Bobby Dixon’a maçı uzatmaya götürmek için bir şans verdi. Burada maçın o tansiyonu içinde bench’in anlık müdahalesi çok mümkün olmayabilir. Ancak Dixon’ın karşısındaki Heurtel’in skor ve süreyi fark edip, insiyatif alıp, köşeye sıkışmış rakibine faulü yapması gerekiyordu. Yapmadı. Geçiş hücumunda sağ kulvarı tercih eden Bobby Dixon, kendisine uygun köşeyi buldu, dribling üzerinden şutunu kullandı ve üçlüğü atıp skora denge getirdi.

Tam bu anda, 10.1 saniye kalmış ve Efes’in bir mola hakkı bulunurken, Efes mola alamadı. O anın görüntüleri tekrar incelendiğinde, koç Duşan Ivkoviç’in mola alma girişimi var. Fakat koçun molayı işaret ettiği anda Cedi Osman, topu çoktan oyuna sokmuştu bile. Bunu da kariyerinde ilk kez böyle bir rolde oynayan Cedi’nin tecrübesizliğine vermek gerekiyor. Sakin kalıp, mola alıp almayacağını kontrol etmesi gerekiyordu Cedi’nin. Köşeye erken pas çıkınca Dixon topu çaldı. Palacios’u buldu ve Kolombiyalı da ikide bir faul atarak maçı kazandırdı.

Bu sekans, iki takımın arasındaki en büyük anlayış farkını gösteriyor. Karşıyakalı oyuncular, hayatları bu maça bağlıymış gibi oynuyorlar. Efes’teki oyuncuların esas amacıysa antrenörü mutlu edip sahada kalmak. Yani parkedeki hemen herkes, hata yapma korkusuyla orada. Bir taraf oyun oynarken, bir taraf ödev yapıyor. Bu yüzdendir ki, iki maçtır Ufuk Sarıca ve öğrencilerinin dediği oluyor.

Seride ev sahibi avantajı artık Karşıyaka’nın. Yani Karşıyaka Arena’da oynanacak tüm maçları kazandığı anda, şampiyon olacak yeşil-kırmızılılar. Eğer bu mutluluk rehavete dönüşmez ve Karşıyaka maçları ne zorluklarla kazandığını unutmazsa, Ufuk Sarıca’nın “Bizim Bir Hayalimiz Var” diyerek ortaya koyduğu hedefi gerçekleştirmeleri mümkün.

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler