Pınar Karşıyaka forması ile verimli bir sezonu geride bıraktı Kenan Sipahi. Süresini artıran genç yıldız, koçu Ufuk Sarıca'nın görev verdiği her dakika sorumluluğu üzerine aldı. BSL play – offlarında yarı finalde Galatasaray’a karşı tek ayak düşerken attığın üçlük; düzenli süre alıp, hücumda aktif olduğu zaman sayı ya da rakiple ilgili bir endişesi olmadığını ortaya koydu.
Şİmdi ise ritmini bulan Kenan Sipahi'nin tek hedefi Rio Olimpiyatları. Yeni sezon planları ise ikinci sırada….
'SARICA ÖZGÜVEN AŞILIYOR'
– Ufuk Sarıca ile 1 sezon geçirdin. Üzerindeki katkıları neler?
Ufuk Sarıca hem kulüp bazında hem de milli takım bazında antrenörlük yapan ve milli takımda idman yapmaya şans bulmuş oyuncular gibi bende kendisini tanıyor ve antrenörlüğünden çok şey öğrenmeye çalışan biriyim. Kendisi bizzat üst düzey geçmiş oyuncu kariyerine sahip ve bu tecrübeyi antrenörlük kariyerine yansıtıyor. sahanın hücum ve defans kısmında oyuncunun özgüveni için uğraşıyor ve bu yönde çok katkısı olduğunu düşünüyorum.
– Adidas Eurocamp nasıl geçti? Nasıl bir ilgi gördün?
Adidas Eurocamp'ına katılmak ve oraya zaman ayırmak kolay olmadı, A milli takımla Antalya’daki yüklenme programından ayrılıp bir anda soluğu Treviso'da aldım. Gün içinde NBA'den gelmiş antrenörlerin oyuncular arasında yaptıkları karmalarla birbirimize karşı oynayan takımlar halinde geçti. Sabahları ise özel testler ve şut antrenmanları eklendi. Yorucu olduğunu düşünüyorum çünkü oyuncuların oraya gelip kendini kanıtlamaya çalıştığını gördüm. Şahsen o konuda bir ihtiyacım yoktu çünkü geçen sezonlarda Euroleague ve TBL maçlarında süre bulmam bana yardımcı oldu ve oraya gelen NBA koçlar ve yöneticilerle görüşüp konuşmak daha isabetli oldu. Tabi orada performansımın iyi olması ve en iyi 5'e seçilmek ayrı bir mutluluk olabilir. o ayrı bi konu.
'DRAFTLARDAN İSMİMİ MENAJER TAVSİYESİ İLE ÇEKTİM'
– Gelecek sezona yönelik nasıl bir planlaman var? Fenerbahçe’ye dönmeyi düşünüyor musun?
Kısa bir süre kala ismimi NBA draftından çektim, çekmemi menajerlerim tavsiye etti. Daha doğru bir zeminde şansımı tekrar deneyeceğim. Öncelikli hedefim DRAFT idi şimdi ise sadece A Milli takımı düşünüyorum. Hedefimiz Rio. Önümüzdeki sezonun birkaç hafta sonrasında tekrar düşüneceğim.
– BSL yarı finalinde Galatasaray’a karşı tek ayak düşerken attığın üçlükten sonra ne hissettin?
Düzenli süre alıp hücumda aktif olduğum zaman sayı atmak yada rakiple ilgili bir sıkıntı hissetmiyorum. O an top bende idi ve rakip beni önce riske etti daha sonra aniden 2 kişilik bir kapatma denemesi vardı, bende zamanın az olduğundan bir an önce şut atmam gerektiği için sevdiğim yerden şutu kullandım. Son saniyelerde böyle pozisyonlar beni çok cezbediyor.
– A Milli Takım’ın olimpiyat şansını nasıl görüyorsun?
Karşımızda zorlu rakipler var ve hepsi de atletik takımlar, ama onların karşısında da Türkiye var. Filipinlerde sahada gösterilecek çaba oradaki şansımızı belli edecektir.
– NBA mi? Euroleague mi?
Şimdilik Euroleague
– NBA ya da Euroleague’de idol olarak gördüğün bir oyuncu var mı?
Pek idolüm diyecek bir oyuncu olmasa da çok beğendiğim oyuncular var. Efsane olmuş oyuncular; Diamantidis, Planinic, Kobe Bryant vs.
'HÜCUMDA KENDİMİ GELİŞTİRMELİYİM'
– Oyununda geliştirmeni gerektiğini düşündüğün yanlar var mı?
Üst düzey olmam için her anlamda gelişmem gerektiğini ve en iyi yaptığım şeyi bile daha iyi yapmam gerektiğini düşünüyorum. Hücumda birtakım düzeltmeler ve geliştirmeler en önceliğim.
– Karşıyaka’da oynamak bu yönden nasıl bir yarar sağladı?
Karşıyaka rakibe maçın her anında cevap vermek isteyen bir takımdı, bu da bana geniş bi alan sağladı. Tempolu basketbol ile beraber hücum ve penetre basketbolu bana çok şey kattı.
– Euroleague’in yeni formatı hakkında neler düşünüyorsun?
Aynı takımla daha çok maç yapmak mümkün. Bu da o takımla daha çok rekabete girmek ve rövanş ihtimallerini doğuruyor. Kulağa hoş geliyor.
'BASKETBOL OLMASAYDI F1 – TABİİ BOYUMA GÖRE ARAÇ OLURSA'
– Maçlar öncesi nasıl motive oluyorsun?
Herkesin belli ritüelleri var, benimki de dua etmek dışında odaklanmamı sağladığını düşündüğüm şarkılarım var. Onlar beni maça hazırlıyor.
– Basketbol dışındaki hayatın nasıl geçiyor?
En büyük zamanımı aileme ayırıyorum, TV’den çeşitli sporları takip ediyorum ve tabiki dinlenmek.
– Bir süredir Red Bull markası ile birlikte çalışıyorsun. Sana neler kattı?
Red Bull oyuncunun yanında yer alarak başarıya giden yolda sporcuya çok yardımda bulunuyor. İlişkimiz tamamen aile ortamı samimiyetinde. Günün herhangi bir zamanında kurduğumuz diyaloglar ve fikir alışverişi bana çok katkıda bulunuyor. Bana sevildiğimi hissettirmesi ayrı mutlu ediyor. Daha profesyonel olma yolunda Red Bull ile epey yol kat ettim, bunun yanı sıra sportif anlamda 2 senedir başarıların da gelmesi bizi motive ediyor. Gelecekle ilgili sürekli planlar yapıyor, hedefler koyuyoruz.
– Basketbol olmasaydı ne iş yapardın?
Zor bir soru. Ailecek motor sporlarına düşkünüz. F-1 olsun isterdim. ( boyuma göre araç lazım olurdu tabii)
* ALİCAN SEZER / Basket Dergisi özel röportajıdır.