NCAA’de 3 sezon Columbia Lions forması terleten Zavian McLean, editörlerimizden Ata Toprak Koşal’ın sorularını cevapladı. İzmir’de doğan 23 yaşındaki McLean, hem hayatını hem de basketbolla olan ilişkisini yaptığımız röportajda dile getirdi. Zavian Mclean ile yaptığımız röportaj şu şekilde:
(Bu röportaj 4 Nisan 2024 tarihinde yapılmıştır)
Toprak: Öncelikle sezon nasıldı?
Zavian: İyiydi. Bu sene, burada geçirdiğim süre boyunca kazandığımızdan daha fazla maç kazandık. Yani her geçen yıl daha da iyiye gidiyoruz. Ivy League’e büyük bir giriş yapmak için gerçekten iyi bir şansımız vardı. Biz buna hak kazanacağımızı düşünüyorduk. Maalesef hak kazanamadık. Sonunda çok önemli maçları kaybettik ama ilerlememiz ve büyümemiz açısından oldukça sağlam bir sezon geçirdiğimizi söyleyebilirim. Sonunda istediğimizi alamadık. Ama çabalarımızla gurur duyuyorum.
Toprak: Bu Columbia Lions’taki üçüncü yılındı ve röportajdan önce istatistiklerine baktım. Bu sezon sayı ve verimlilik açısından en iyi sezonun gibi görünüyor. Bu sezonki performansınızı nasıl değerlendiriyorsun?
Zavian: Evet, iyi olduğunu ancak kesinlikle biraz daha iyisini yapabileceğimi düşünüyorum. Tam olarak gerçekleştiremediğim bazı hedeflerim vardı. Bu, oynamaya devam ettikçe geliştirmeyi düşündüğüm bir şey. Ancak analitik açıdan, verimlilik açısından düşününce, gerçekten çok iyi oynadığımı düşünüyorum. Sahadayken çok yüksek düzeyde oynadığımı ve çok yüksek düzeyde performans gösterdiğimi düşünüyorum. Ve dediğim gibi, daha fazlasını ve daha iyisini yapabilirim. Ama bakarsanız, üniversitede geçirdiğim en iyi sezonumdu. Bu yüzden üstüne koymaya devam etmeyi düşünüyorum. Gelişimimi beğeniyorum. Takım olarak memnun değildik ama bireysel olarak iyiydim, buna oldukça sevindim.
Toprak: Bence topla iyi tehlikeli bir oyuncusun ama aynı zamanda topsuz oyunlarda da iyisin. Oyun tarzınızı nasıl özetlersin?
Zavian: Bu gerçekten iyi bir soru. Basketbol sahasında fiziksel olarak etkileyici olmak için oynayan, güçlü bir fiziksel guard olan bir skorer olduğumu düşünüyorum. Potaya gitmeyi, boyalı alana girebilmeyi, pota altında bitirmeyi ya da bir defans oyuncusunu üstüme çekmeyi seviyorum. Üniversitedeyken daha iyi bir şutör oldum. Bu benim oyunum için çok önemli olduğunu düşündüğüm bir şey ve istatistiklerde de öne çıkan bir şey. Geçtiğimiz yıl üçlükleri yaklaşık %40’la ve ikilikleri yaklaşık %60-70’le attım. Ortalama %57. Bu anlamda verimli. bir oyuncuyum diyebilirim. Çok sayı atmak için çok fazla şuta ihtiyacım yok. Aynı zamanda hırslı bir lider olmaya çalışıyorum. Takım arkadaşlarım aşağıdaysa onları yukarıya çıkarmak, yukarılardaysa seviyelerini daha da yukarıya çıkarmak istiyorum. Yani, bunu tek cümlelik bir tanımla özetlemek gerekirse, geniş repertuarı olan fiziksel bir oyun kurucu ve her zaman kazanmak için ne yapmam gerekiyorsa onu yapan biri diyebilirim.
Toprak: March Madness’ta seni şaşırtan bir eşleşme oldu mu?
Zavian: Bence şu anda NC State’e bakarsanız, içinde bulundukları gidişatın son derece çılgın olduğunu görürsünüz. 11. sıradan olmak ve Final Four’a kalmak, pek çok takımın yapmadığı bir şey ve eminim pek çok kişinin beklentilerini kırmışlardır. Ama evet, turnuvanın tamamına bakarsanız, birçok “mid-major” okulun ya da daha az bilinen okulların en iyi takımları yendiğini gördük. Bu sanırım bu her zaman olan bir şeydi ancak son yıllarda insanların farklı seviyelere transfer olması nedeniyle, farklı bölgelerdeki farklı oyuncu karışımına sahip olduğumuzu düşünüyorum; en iyi oyuncuların tümü tam olarak sadece Duke, Kentucky, Kansas ve bunun gibi yerlerde değil.
Bu turnuvada oynarken her şey deneyime ve çılgın atmosferlerde maçların nasıl kazanılacağını bilmekle ilgili. Dolayısıyla bu anlamda çok fazla eşitlik ve denge olduğunu düşünüyorum. Ve evet, harikaydı ama bunun şaşırdığım bir şey olduğunu düşünmüyorum.
Toprak: Final Four’daki favorin kim?
Zavian: Bu zor. UConn’u yenmek zor. Onlar gerçekten çok iyi bir takım ve son şampiyonlar. Ama NC State’in sonuna kadar gittiğini görmeyi çok isterim. Ayıca North Carolina’yı da çok isterim. Yani, Kuzey Carolina’nın tekrar kupayı eve götürmesini de görmeyi çok isterim.
Toprak: “Şampiyonun kalbini hafife almayın” diye meşhur bir söz var. Açıkçası benim favorim UConn. Ivy League takımlarını ve başarılarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu konuda ne söylemek istersiniz?
Zavian: Evet, bence Ivy ülkedeki herhangi bir lig kadar iyi bir lig. Bence Ivy League, özellikle son beş yılda üniversite basketbolunda birinci sınıf bir lig olduğunu gösterdi. Bu yıl muhtemelen en çok üne sahip olan bizdik çünkü Malik Mack, Danny Wolf ve ardından Princeton’dan Pierce ve Lee gibi gerçekten iyi oyuncularımız vardı. Bu adamların hepsi oyunlarını gerçekten ulusal sahnede bilinen bir seviyeye taşıdılar. Ama biliyorsunuz, herhangi bir takıma giderseniz; Dartmouth’a gidebilirsiniz, Columbia’ya gidebilirsiniz, Yale’e gidebilirsiniz. Yani, açıkçası Yale’in turnuvaya katıldığını ve Auburn’u yendiğini gördünüz ancak sıralamaya şöyle bir bakarsanız oldukça dengeli bir durumda olduğunu görürsünüz. Herkesin iyi bir guardı var, herkesin iyi bir kanat oyuncusu var, herkesin sağlam bir uzunu var. Ve bir programa göre bu tür takımlarla oynadığınızda ve bu takımlara hazırlanmak için bir haftanız olduğunda, üniversitedeki en iyi basketboldan bazılarını gerçekten görebilirsiniz. Tüm bu çocuklar tüm gün çalıştıkları üniversitelerden geliyorlar. Yani gerçekten akıllı basketbolculara, yetenekli çocuklara ve seçkin antrenör kadrosuna karşı oynuyorsunuz. Bu yüzden, eğer Ivy’de oynayabiliyorsanız, ülkenin herhangi bir yerinde oynayabilirsiniz çünkü bu, ne kadar akıllı olmanız gerektiği ve her konuda ne kadar akıllı ve detaylara dikkat etmeniz gerektiği anlamına geliyor.
Toprak: İzmir’de doğduğunu biliyorum. Bize hikayeni anlatabilir misiniz?
Zavian: Evet, elbette. Asker bir ailenin çocuğuyum. Annem ve babamın her ikisi de ABD ordusundaydı. Ailem 2000 yılı civarında İzmir’de görevliydi. Orada tanıştılar ve bir araya geldiler. Ben onların İzmir’de doğan ilk çocuklarıydım. Bir süre orada yaşadık, sanırım küçük bir kasabada yaşıyorduk ve güzeldi. Açıkçası hatırladığım çok fazla şey yok. Ama ailemin bana söylediğine göre Türkiye yeryüzündeki cennet gibi, süper bir yer. Özellikle denizi çok ama çok güzel. Ayrıldığımdan beri geri dönmemiştim ve henüz bir yaşında bile olmadığımda oradan ayrıldım. Kesinlikle geri dönmek istiyorum. Eğer ailem askerlik için orada görev yapmamış olsaydı, Türk doğumlu olduğumu söyleme fırsatım olmayacaktı. Yani bu harika.
Toprak: Türkiye’yle bir bağlantın var mı?
Zavian: O zamanlar bebektim. Bu yüzden fazla bir şey hatırlamıyorum ama annemin mutlaka Türkiye’den arkadaşları var. Anneme çok yakın olan Pınar adında bir bayanın ABD’ye bir kez bizi ziyarete geldiğini hatırlıyorum. Annem ve babam oradan tanıştıkları bazı arkadaşlarıyla artık sosyal medya sayesinde iletişim halinde.
Toprak: Gördüğüm kadarıyla yurt dışında oynamak ABD’de yaygın bir istek değil çünkü herkes NBA’in hayalini kuruyor. Peki hiç Avrupa’da veya yurt dışında oynamayı düşündünüz mü?
Zavian: Evet, elbette. Sanırım Amerika’da büyüyen çoğu çocuğun aksine, ben yurtdışında oynamayı her zaman güzel bir şey olarak görmüşümdür. Basketbol oynayan pek çok insanın, eğer NBA’e giremezseniz, buna daha çok ikincil bir yol gibi baktığını biliyorum. Ama biliyorsunuz, benim için başka bir ülkeye gidip o kültürü, o enerjiyi ve atmosferi deneyimlemenin her zaman bir nimet olduğunu düşünmüşümdür. Ve tabii ki basketbol daha çok Avrupa tarzına doğru gidiyor. İnsanların Avrupa Ligi’nde nasıl oynadıklarına bakarsanız, NBA’de nasıl oynadıklarına bakarsanız pek çok benzerlik görürsünüz, özellikle de Avrupa’dan gelen daha iyi oyuncularla. Biliyorsunuz, bu sistemler bir nevi uygulanıyor ve aslında oyuncuları NBA’e, biraz daha fazla 1v1’e dayalı Amerikan basketboluna göre daha iyi hazırlıyor. Yani evet, yurt dışında oynamak benim için büyük bir lütuf ve büyük bir onur olacaktır. Hayalim profesyonel bir basketbolcu olmak ve sevdiğiniz şeyi yaparak ailenizin geçimini sağlayabilmektir. Ve eğer bunu herhangi bir şekilde yapabiliyorsanız, ister NBA’de olsun, ister Türkiye’de olsun, ister Fransa’da olsun, ister Mars gezegeninde olsun, bunu yapabildiğiniz her yerde yapmak istersiniz. Yani evet, bana verilen bir fırsatsa kesinlikle yurt dışında oynamayı çok isterim.
Toprak: Son olarak… EuroLeague’i takip ediyor musun ya da Avrupa’dan tanıdığın oyuncular var mı?
Zavian: Açıkçası oldukça takip ediyorum. Biliyorsunuz, hepimizin bildiği birçok futbol kulübünün, basketbol takımları da olduğunu fark ettim. Bu, pek çok insanın bilmese de tanıdık bir şey. Yani EuroLeague’i takip ediyorum, ayrıca Avustralya NBL’i de takip ediyorum.
Pek favori oyuncum yok. İzlerken, oyunculardan çok takımlarla ilgiliyim. Diğer ülkelerin takım benzeri sistemlerinin ve odaklanmayı sağlam tutma konusunda gerçekten iyi bir iş çıkardığını düşünüyorum. Biliyorsunuz Amerika’da NBA’de takımlardan çok yıldızlara odaklanılıyor. Burası daha çok yıldızların hakim olduğu bir lig ve takımların geçmişinden daha iyi tanıdığınız oyuncular var, özellikle de benim jenarasyonumdaki insanlardan.