Pınar Karşıyaka kulüp olarak zor bir süreçten geçiyor. Nitekim Dustin Houge'un bonservis parasını ödeyemedikleri için yollarına dört yabancıyla devam ediyorlar. Houge hamlesi bir yöneticilik başarısızlığı veya hesapsızlığı idi. Sonuçta Houge problemli şekilde ülkesine döndü ama "Her şerden bir hayır doğar" dedikleri gibi, bu sayede de Pınar Karşıyaka'da Türkler'in süresi arttı. Ancak Houge sorunu çözümlenmiş olaydı da Trifunovic'in gençlere yine birçok koçtan farklı ve cesur yaklaşarak onlara sorumluluk vereceğinden eminim. 4-5 yabancıya 40'ar dakika süre veren çok koç tanıyoruz…
Trifunovic ülkemizde büyük bütçeli, şampiyonluk hedefli takımlarda çalışmadı ama galiba böylesi bizim için daha iyi oldu. Yeşilgiresun Belediye'den sonra, bu sezonki şablonu itibariyle proje takımı görünümü veren Pınar Karşıyaka'da gençleri cesurca sahaya atan, onlardan yan rol değil, yabancılar kadar esas oğlan olmalarını isteyen ve zorlayan Trifunivic'i takdirle izliyoruz. Onun bu cesaretini gösterebilen koç saysı çok az.
Metin Türen'i dikkatle izlerseniz basketbolunu ne kadar geliştirmekte olduğunu farkedersiniz. Oyunu çok iyi okumaya ve pozisyon neyi gerektiriyorsa onu yapmaya başladı. İyi bir şutör olan Metin bu özelliğini daha efektif kullandığında A Milli Takım'ın aday değil, ana kadrosunun oyuncularından biri olacaktır. Bunda da elbette Trifunovic'in rolü büyük.
Görkem Doğan, Hapoel Holon maçında oyuna girdiğinde birkaç dakika içinde eli titremeden 8 sayı attığında mutlaka koçun arkasında olduğunu hissediyordu.
Diğer yerliler için de benzer yorumları yapmak mümkün ama biz bu sezona kadar "Çalışmıyor ki" yorumundan en fazla nasibini alan Egemen Güven'le konuşmayı tercih ettik.
Söz artık Egemen'de…
* Avrupa Kupası maçından sonra eve 11-12 gibi gidebiliyoruz. Sabah saat 10 buçukta salona gelirseniz, "Türkler çalışmıyor" diye eleştirilenlerin ne kadar deli gibi çalıştığını göreceksiniz.
* Takım idmanı dışında çalışırken koç Trifunovic'ten masöre, malzemeciye kadar bütün staff bizle beraber. Böyle olunca da bize değer verildiğini hisseiyor ve onların güvenini iliklerimizde hissediyoruz. Çok mutluyuz ve çok şanslıyız.
* Koç maçlarda sahaya girdiğimizde yabancılardan ne bekliyorsa bizden de aynısını istiyor. hata yapıp çıkma korkusu yerine onun bize güvendiğini görmemiz motivasyonumuzu ve cesaretimizi artırıyor.
Kaynak: Basketfaul
