Çift maç haftalarında istikrarı ve konsantrasyonu korumak kolay değildir. Sürpriz sonuçlar çıkabilir. Nitekim, farklı ve rahat kazanılan Panathinaikos maçı sonrası, Ülker Arena’ya 3’te 0’la gelen Asvel’in yeteri kadar ciddiye alınmayacağını tahmin ediyorduk. İnsanın doğasında var bu durum. Ne kadar tecrübe edinilse de aynı hataya düşülüyor. Asvel’in de 3 yenilgi sonrası bir reaksiyon göstermeye çalışacağı belliydi. Nitekim alan savunması ile başladılar maça. Fenerbahçe’yi biraz şaşırttılar. Hücumlar kötü olunca, savunma direnci düştü. En önemlisi geriye hiç koşmadı Sarı-Lacivertli oyuncular. Asel de, çok rahat sayılar bulup periyodu 28-16 önde bitirirken, Frank Jackson önderliğinde 18 sayılık farka ulaştı: 43-28. Fenerbahçe Beko ise sadece Wilbekın’la skor üretebildi. Ama Wilbekın’ın bu bölümde attığı 13 sayı, devrede yenilen 55 sayıya rağmen ekibimizin ikinci yarıya umutla bakmasını sağladı: 42-55. İkinci yarıda Fenerbahçe’nin aklı başına geldi. Takım savunma yapmaya başladı. Nick Calathes, attı, attırdı ve fark yavaş yavaş erimeye başladı.
Tarık Biberoviç’in sürpriz performansı da bu geri dönüşte büyük rol oynadı. Euroleague’de çok fazla süre almayan Biberoviç, dün 5 üçlük isabetiyle 17 sayı üretip kariyer rekoru kırarken, Motley’in pota altı sayıları ile 18 sayı geriden gelen Fenerbahçe 28. dakikada 66-66 ile beraberliği yakaladı. Gerisi de çorap söküğü gibi geldi. Asvel oyundan düştü. 4 üçlük atan Hayes, 7 sayı, 8 ribaunt ve 9 asistle mükemmele yakın bir performans sergileyen Calathes ve takımın en skoreri Wilbekın’la fark açıldı ve 101-86’lık galibiyet geldi. İlk yarıda 55, ikinci yarıda ise 31 sayı yenmesi maçın hikayesini anlatıyor zaten. 4 maçta 3 galibiyet başlangıç için gayet iyi. Umarız devam da gelir…
Kaynak: fanatik