Beko Basketbol Ligi'nde haftanın öne çıkan iki ismi Beşiktaş'tandı: Deron Williams ve Marcellus Kemp… Anlaşılan lokavt bitene kadar Kartal'ın elinde bu 'Ateş-buz ikilisi' var.HAFTANIN
..maçı: Türk Telekom-Beşiktaş Milangaz
Galatasaray-Karşıyaka mücadelesi daha çekişmeliydi ama ev sahibinin cezası yüzünden tribünlerin boş olması, maçın havasını kaçırdı. Ankara’da ise izleyiciler, yüksek bir tempoyla toplam 185 sayıya tanık oldular; salonun dörtte birini dolduran Siyah-Beyazlıların sesi, diğerlerini bastırdı.
..adamları: Deron Williams-Marcellus Kemp
Müthiş bir ikili oldular. Ateş ve buz sanki… Kemp’in elleri alev alev… Enerjisi saha çizgilerine sığmıyor. Deron da soğukkanlı paslarıyla onu sürekli besliyor. Başkentte ikisinin toplam üretimi: 48 sayı, 11 asist, 9 ribaunt!
..hayal kırıklığı: Antalya Bşb.
Başlangıçta fikstür zorken, iyi mücadele ettiler. Fakat güçlü rakipleri sıkıştıran, hatta Fenerbahçe Ülker’i son topa kadar terleten genç kadro, bu defa Mersin’de tuzla buz oldu. Oyuna hiç ortak olamadan 37 sayı fark yedi.
..seyircisi: Edirne
Her zaman olduğu gibi dolu tribünler… Genç-yaşlı, kadın-erkek-çocuk, tüm kent halkı orada… Güzel bir hareket olduğunda rakibi alkışlamayı da biliyorlar, yenik durumdaki takımları farkı erittiğinde onu coşturmayı da… Olin maçı kaybetmiş olabilir ama Edirne kalpleri kazanmaya devam ediyor.
..genci: Can Mutaf (Mersin)
Geçen hafta bu köşede ondan da söz etmek gerekirdi aslında. Ayıbımızı hemen yüzümüze vurdu; 20 dakika sahada kaldığı maçta 3/7 üçlük isabetiyle (diğer şutlarında hiç kaçırmadı) 22 sayı üretti, 4 ribaunt aldı, 4 de top çaldı.
..dönüşü: Engin Atsür (F.Bahçe Ülker)
Son resmi maçını 2010 Mayıs’ında Beşiktaş formasıyla oynamıştı. Milli Takım kampında sakatlanmasından yaklaşık bir buçuk yıl sonra yeniden sahalara döndü. 17 dakikada ürettiği 8 sayı, 3 asist, 1 top çalmayla sevenlerini sevindirdi.
..olayı: G.Saray-Karşıyaka maçındaki teknik fauller
Bitime 3 dakika var, Galatasaray Medical Park 70-69 önde. Pınar Karşıyaka potası altından dışarı çıkan topta, misafir takımın yedek bankından biri ‘Faul’ diye bağırıyor. Olur a, maç heyecanı… Hakem henüz topun kimden çıktığını bile göstermemişken, bir diğer hakem dönüp cart diye çalıyor teknik faulü Karşıyaka’ya!.. Sonrası itirazlar, bir başka teknik faul… Savunmaya dönmeye hazırlanan Galatasaray, 4 serbest atış ve bir ekstra hücumdan bulduğu 5 sayıyla farkı 6’ya çıkarıyor. Maç da oracıkta bitiyor. Nefes kesecek bir 3 dakika beklerken, eliniz böğrünüzde kalıveriyorsunuz.
Bu sezon FIBA’nın ısrar ettiği ‘Sıfır tolerans’ ilkesi yüzünden, hakemlerin gözleri sahada, kulakları kenarda… En kritik anda, böyle ucuz bir düdükle maçın kaderiyle oynamaktan çekinmeyenler çıkıyor aralarından… Ve basketbol izlemek isteyen seyirci, hakemin egosu sonucu gelen serbest atışlarla galibin belirlendiğini görüyor, karnı aç kalkıyor sofradan. Buna bir çare bulmak lazım… Tabii Karşıyaka koçu Hakan Demir’in hiçbir şey kazanamayacağını bildiği halde itirazı sürdürüp, ikinci teknik faulü alması ve serbest atışları ikiden dörde çıkarması da anlaşılır gibi değil.
