Bu mücadeleyi anlatmak için kelimeler kifayetsiz kalıyor. Tıpkı Kerem Tunçeri’nin dediği gibi: “Yunanistan maçları, F.Bahçe-G.Saray, Panathinaikos-Olympiakos tansiyonundadır.” Aynen öyle… Günler öncesinden konuşmaya başladık bu maçı. Heyecanını Ankara’ya geldiğimiz günden bu yana hissediyoruz.
Eller titriyor, avuçlar terliyor, ya sahadakiler? Onlar da öylesine dikkatli, öylesine arzulu ki.
Bu kez kazanacağız; inanıyorduk maç öncesinde, onlarca yıl sonra devirecektik komşuyu. Zaten maçtan kazanarak ayrılmak demek, ev sahibi olduğumuz Dünya Basketbol Şampiyonası’nda madalya yolunun açılması demektir. Çünkü C Grubu’nda lider olacaktık ve çapraz eşleşmeler bizi ABD’den ve İspanya’dan uzak tutacaktı.
Karşılaşma da gergin başladı zaten. Ersan geçen yılın acısını çıkarmak istercesine maskesine bile aldırmadan karşısına aldığı Tsartaris’i perişan etti. 6 dakikada 10 sayı bulan ve çeyreği 12’yle tamamlayan İlyasova, ilk çeyreği 22-15 önde geçmemizi sağlıyordu. İkinci periyot Tanjevic yine uzattı devleri. Kerem Gönlüm forvete geçti. Yunanistan bunu bekliyordu kuşkusuz, hızlı hücumlara başlayıp, alan savunmamıza karşı yavaş kaldığımız anlarda üçlük cezasını kestiler. Tam 5 üçlük bulup 4 ‘fast-break’ sayısı yazdılar hanelerine. Eli çok sıcak olan Ender hücumda zorlandığımız anlarda Ersan’a yardımcı olup şutörlüğe soyundu ve 19. dakikada ulusal takım 41-33 öne geçti ancak bahsettiğimiz gibi alan savunmamıza 2 üçlük yedik ve soyunma odasına sadece 2 sayı üstün gittik. (39-41) İkinci yarıda yarı sahada 2-1-2 alan savunmasıyla Yunanistan’ı çok zorladık. 5 dakikada sadece 2 sayı tanıdık Komşu’ya… Hücumda da ikili oyunlarla Semih’i kullanıp, Ersan’ı da bulunca son bölüme 65-51 önde girdik. 14 sayıyı eritmek için Yunanistan tam saha baskı yaptı. 9-0’lık seri de buldu Ege’nin diğer tarafı ancak Hidayet üçlüğüyle Devleri krizden çıkarıp Ömer Aşık’la boyalı alanı karartıp iki gardla sorunu çözdük ve Yunanistan’ı 76-65 yenerek 20 yılı aşkın bir süre sonra ezeli rakibimizi yendik.
Kerem Tunçeri’yle girdik onunla kapatalım. Zaferden sonra uzatılan mikrofona, “Bu gök deniz nerede var?” dedi. Çılgın Türkler bizi bizden aldı. Haydi artık. Takın şu madalyayı da boynunuza, tam zamanı şimdi!



