Türkiye Basketbol Ligi ekiplerinden Astra Group Sakarya BŞB’nin tecrübeli oyun kurucusu Can Akın, tbf.org.tr için sezonu ve devam eden dörtlü final grubu sürecini değerlendirdi.
Ligde normal sezonu lider tamamlayan Astra Group Sakarya BŞB, play off ilk eşleşmesinde sezonu sekizinci bitiren Türk Telekom ile mücadele etti ve seriyi 3 galibiyet 1 mağlubiyet alarak geçti. Dörtlü final grubunda Süper Lig’e yükselecek iki takımdan biri olmak isteyen Sakarya temsilcisi, bu aşamada ilk maçını Bursaspor Durmazlar’a, ikinci maçını da Acıbadem Üniversitesi’ne karşı kazandı.
Astra Group Sakarya BŞB, play off final grubu üçüncü maçında 20 Mayıs Cumartesi günü Atatürk Spor Salonu’nda Nesine.com Eskişehir Basket’i ağırlayacak.
“Normal Sezonu İstediğimiz Noktada Tamamladık”
-Normal sezonu 28 galibiyet 6 mağlubiyetle birinci sırada bitirdiniz. Nasıl korundu motivasyonunuz liderlik yolunda 34 hafta boyunca?
Can Akın: Yazın geniş bir Türk kadrosu kuruldu. Ardından aramıza genç, 30 yaşın altında yabancı oyuncular da katıldı ve 12 kişilik çok iyi bir ekip oluştu. Antrenmanlarda olsun maçlarda olsun herkes sorumluluğu paylaştı ve açıkçası çok zorlanmadan güzel bir sezon geçirdik. Bazı takımlar 7 kişilik rotasyon ile oynarken biz daha rahattık mutlaka. Bu şekilde sezon sonuna geldiğimizde de istediğimiz galibiyet sayısını elde etmiş olduk.
“Final Grubu Maçları için En İyi Şekilde Hazırlandık”
-Son dönemeçte rakipleriniz Acıbadem Üniversitesi, Bursaspor Durmazlar ve Nesine.com Eskişehir Basket oldu. Nasıl değerlendiriyorsun dörtlü final grubunu?
Can Akın: Final grubunda Acıbadem Üniversitesi hariç üç takım normal sezonu ilk dört sıra içinde bitirmiş takımlar. Acıbadem Üniversitesi ise altıncı bitirdi ama biliyorsun altıncılığın da süregelen bir şansı var. Altıncı bitiren takımların lige çıkma gibi bir durumu oldu son yıllarda. Gerçi bu sene statü değişti, play off ilk tur eşleşmelerinin ardından lig usulü final grubu oynuyoruz. Biz final grubuna dört maç üzerinden geldik. Acıbadem Üniversitesi ve Bursaspor Durmazlar beş maç, Eskişehir üç maç yaptı. Şu anda hiçbir takımın diğerine göre bir avantajı yok diye düşünüyorum. En çok galibiyeti alan iki takım Süper Lig’e yükselecek ama henüz hiçbir şey belli değil. Allah korusun herhangi bir sakatlık olursa, bir takımın rotasyonu etkilenebilir örneğin. Şimdiden bir öngörüde bulunamıyorum. Biz kendi adımıza bu son aşama için en iyi şekilde hazırlandık. Yiğitcan Turna ve Tufan Önen’in sakatlıkları vardı. Yiğitcan döndü, Tufan da önümüzdeki maçta dönecek. Üç yabancımız olması zaten bizim adımıza bir artı, sakatlıkları olan arkadaşlarımızın aramıza dönmesi ile de rotasyonumuz iyice genişleyecek.
“Kerem Gönlüm’ün Önderliğinde Savaşan Bir Takımız”
-Final grubunda son maçınızı 4 Haziranda Nesine.com Eskişehir Basket ile oynayacaksınız. Uzun da bir zaman var önünüzde. Takımınızın fark yaratmak ve hedefine ulaşmak için rakiplerine göre nasıl artıları var?
Can Akın: Diğer takımlardan bir fazlamız ya da bir eksiğimiz var diyemem. Bizim en büyük avantajımız taraftarımız. Bunun yanında takımda yaşların birbirine yakın olması da çok önemli. Kerem Gönlüm’ün önderliğinde savaşan bir takımız. Taraftarımızın desteği ile beraber Süper Lig’e çıkmak için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz. Sakaryaspor futbol takımı da ikinci lige yükseldi, şehrimizde çok güzel kutlamalar oldu. Biz de onlar gibi bir üst lige çıkmayı hedefliyoruz. “Türkiye Basketbol Ligi’ni Tercih Etmemizin Sebebi Daha Fazla Süre ve İnisiyatif Almak”
-Süper Lig’de uzun yıllar geçirmiş bir oyuncu olarak, Türkiye Basketbol Ligi’ni Süper Lig ile kıyasladığında ortaya nasıl bir tablo çıkıyor?
Can Akın: Süper Lig’de, 20 dakikanın üzerinde ortalama ile oynayan belki iki belki üç Türk oyuncu vardır. Biraz daha figüranlığa gitmeye başladı orada Türklerin rolleri. Tutku Açık gibi, Kerem Gönlüm gibi, benim gibi senelerce üst düzey oynamış ve ciddi süreler almış oyuncuların tercihinin artık TBL olmasının sebebini bu olarak görüyorum; yani süre ve inisiyatif almak. Öbür yandan Süper Lig takımlarımızın Euroleague başarıları gayet iyi ama orada da Türk oyuncuların performansları öne çıkmıyor. Yabancı oyuncuların performansları ile Türk oyuncuların da gelişimine katkı sağlandığı söyleniyor, umuyorum ki durum böyledir ki genç oyuncular bizlerden çok daha iyi yerlere gelirler ve kendilerine yeni sistemde yer açarlar.
-Kendi adına bu sezon başından beri nasıl bir dönem geçirdiğini söyleyebilirsin?
Can Akın: Rotasyon çok geniş olunca, bir oyuncunun üzerine 30 – 35 dakika yük binmeyince oyuncu için de sezon güzel devam ediyor. Bu şartlarda antrenmanlarda da maçlarda da verimli zaman geçiriliyor. Ben de bu şekilde Yiğitcan Turna, Kris Yanku ve gençlerle güzel bir rotasyon sistemi oluşturdum ve nispeten rahat bir gidişatla bu noktaya geldik.
“17. Haftadaki Petkim Maçı Sezonda En Çok Zorlandığım Mücadele Oldu”
-Sezonda seni en çok zorlayan maç hangisiydi?
Can Akın: Devre arasından dönüşte ilk karşılaşma olan deplasmandaki Petkim maçı sanırım en zor geçen haftaydı. Biz devre arasından çok iyi dönemedik. İzmir yolculuğumuz da bayağı zor geçmişti. Vardığımızda Petkim’in salonu bize oldukça soğuk geldi, potalar da bizimkilere göre daha sertti. İstediğimiz gibi oynayamadık. Çok fazla rakip seyirci baskısı vardı diyemem ama biz kendi kendimizi yıprattık o maçta. Rakibimiz Petkim de çok sert oynadı ve güzel bir galibiyet aldılar. O maç, benim özellikle kafa olarak en zorlandığım mücadeleydi.
“Salonumuz Daha Büyük Olsa, O da Dolardı”
-Röportajımız dâhilinde seyircinizin desteğinden söz ettin ama ben o konuyu biraz daha açmak istiyorum. Her maçınızda Atatürk Spor Salonu’nu dolduran taraftarınızın sezon boyu size yansıması nasıldı?
Can Akın: Onların varlığı bize çok yardımcı oldu. İnan ki salonumuz daha büyük olsa, o da kesinlikle dolardı. Geçen seneki play off karşılaşmalarını örnek vereyim; Tofaş maçında o kadar çok taraftarımız salona giremeyip dışarıda kalmıştı ki… Bu sene sezon içinde de yaşadık buna benzer durumları. Bazen karşı takımın taraftarı gelmeyince onların yerine de bizimkiler oturtuluyor… Çok güzel bir ilgi var ve biz de bu ilgiye layık olmak için elimizden geleni yapıyoruz…
Röportaj: Şansın Tokyay
Kamera: Batuhan Öztürk
Kaynak: TBF
