Bir taşla kaç kuş vurabilirsiniz ?
Sorunun aklı başında cevabı “bir kuş”
Peki bir taşla daha fazla sayıda kuş vurmak mümkün mü ?
Bu sorunun cevabını 2.yarısı geçtiğimiz hafta sonu oynanan KBSL’de görmüş olduk.
Sorunun muhatabı ise haftanın takımı konumunda olan Mersin BŞB Belediyesi.
Evet KBSL’de tarihin “en”lerle dolu sezonunda ikinci yarı başladı.
“En”ler ile dolu dediğim; Tarihin “en” zor sezonu yaşanan, Sahada süre alan “en” çok yabancı “en” az yerli oyuncu olan, toplamda “en” çok paranın harcandığı, takımların kadrolarında “en” çok değişiklik yaptığı”, maç trafiğinin “en” yoğun yaşandığı bir sezondan söz ediyorum
İkinci yarının ilk haftasında alınan sonuçlar ile KBSL maratonunda yarışan takımların artık net olarak 3 gruba ayrıldığını söylemek mümkün.
Ligde kalma hattından başlayalım. Bu grupta 4 takım var. Adana ASKİ (2/12), Ordu Spor (3/11), Yakın Doğu Üniversitesi (4/10) ve Edirne Belediyesi Edirne Spor (4/10) kendi aralarında ligde kalmak için yarışacak.
Son 3 sezona bakıldığında 14 kulüplü KBSL’de küme düşmemek için gereken “garanti” galibiyet sayısının 9’a kadar yükselebildiği görülüyor.
Hatırlatmak gerekir ise, 2013-2014 sezonunda Ceyhan Belediyesi KBSL normal sezonunda 8 galibiyet almalarına rağmen küme düşmekten kurtulamamıştı.
KBSL’de ikinci grup “Ortadakiler”. Bu grup zirve mücadelesi içinde olmasa da, küme düşme riski yaşamaması muhtemel takımlardan oluşuyor.
Orta grubun katılımcıları BOTAŞ (6/8), BGD (6/8), Beşiktaş (6/8), İstanbul Üniversitesi (7/7) ve Samsun Canik Belediyesi (8/6).
Orta grupta yer alan takımların durumu şu nedenle çok önemli;
Bu gruptaki 5 takım hem kendi aralarında var olan yakın güç dengesi kapsamında çekişecek hem de üst sıralardan puan kopartarak zirve yarışını etkileyecek sonuçlara imza atabilecek.
Örnek mi istiyorsunuz?
BOTAŞ’ın AGÜ ve Galatasaray, Beşiktaş ve Canik Belediye’nin Fenerbahçe, Beşiktaş’ın Hatay BŞB galibiyetlerini hatırlamanız yeterli.
Diğer taraftan orta gruptaki bu 5 takımın, küme düşme hattına yakın 4 takım ile oynayacakları tüm maçlarda çok zorlanacağını şimdiden söylemek gerekiyor.
Orta gruptaki beş takım arasından öne çıkan üçü muhtemelen play-off’un 6,7 ve 8. sıralarını alacak.
Gelelim Zirve adaylarına;
Hepiniz, hepimiz KBSL’de “Şampiyonluk” için saha avantajının önemli olduğunu düşünüyoruz.
Bunun nedeni alışkanlıktan kaynaklanıyor.
Geçen yıla kadar neredeyse yakın tarihteki tüm play-off finalleri Fenerbahçe ve Galatasaray arasında oynandı. Bu eşleşmelerde ev sahibi avantajı “genelde” belirleyici faktör oldu.
Bu sezon zirve yarışı AGÜ, Fenerbahçe, Mersin BŞB, Galatasaray ve Hatay BŞB arasında geçiyor.
Bu önemli yarışın final haftaları yaklaşırken kadrosu zaten güçlü Fenerbahçe’den forvet Nacickaite hamlesi geldi. Bu hamlenin hemen ardından Mersin BŞB Nilay Kartaltepe’yi kadrosuna ekleyerek güçlendi.
Bundan sonra yerli oyuncu transfer dönemi kapandı. Zirve adaylarından yeni hamle gelecek ise, yabancı oyuncu tarafında gelecek.
26. Hafta geldiğinde “zirve adayları” bir yandan kendi aralarında oynadıkları maçların sonuçları, diğer yandan “Orta Gruba” kaybedilen puanlar ile sıralanacak.
Sözün özü; Geleceği öngörmenin “hiç olmadığı kadar” zor olduğu, büyük çekişmelerin görüleceği, yarışın içinde yarış izleyeceğimiz 12 hafta bizi bekliyor.
HAFTANIN MAÇLARI
MERSİN BŞB. – AGÜ 77-58
Bakalım Mersin BŞ Belediyesi Nilay Kartaltepe transferi sonrasında “bir taş ile kaç kuş vurmuş”;
1- Zirve yarışında yerli rotasyonun sayı katkısı önemli. Mersin BŞB yerli rotasyonuna sayı ve asist katkısı yapacak bir ismi eklemiş oldu.
2- Bria Hartley üzerindeki oyun kurma yükü hafifledi, bu ismin skorer guard pozisyonuna daha fazla odaklanmasının önü açıldı.
3- Takımın asist sayısının artması ile rakip savunmaların işi zorlaştırıldı.
4- Tempo hızlandığı yerde daha başarılı olan, sete set hücumda genelde fizik gücü ve penetreleri ile oynayan McCoughtry artık daha az zorlama top kullanacak ve daha verimli olacak.
5- Bu transfer hamlesi ile Takıma “hedefin zirve” olduğu mesajı verilmiş oldu.
Bir “taş” ile bu kadar “kuş” hiç fena değil.
Benim açımdan yukarıda verilen maddeler arasında 2. ve 5. sırada olanlar büyük önem taşıyor.
Mersin BŞB artan odaklanması ile bu sezon 3 ELW şampiyonu (Prag, Galatasaray, UMMC) ve bir ELW finalisti ( Fenerbahçe) yenen AGÜ’yü çok net skorla mağlup etti.
Maçın başından itibaren çok etkili bir adam adama savunma ile AGÜ’ye çok top kaybı yaptıran Mersin ekibi McCoughtry (24s), Henry (20s), bu maçta 3 sayı silahını iyi kullanan Kuzina (15s) ve Hartley’in (12s) sayıları ile kazandı.
Maçın Mersin takımı için en olumlu yönü, zirve yarışında belirleyici olan savunma tarafındaki gelişimleriydi. Ribauntlarda geride kalmaları ve yerli rotasyonun skora katkısı ise “yapılacaklar” listesinde bulunmaya devam ediyor.
AGÜ geçen hafta Edirne deplasmanında 3 çeyrek boyunca sergilediği oyun ile alarm vermişti. Kayseri ekibi Mersin’de 3. Çeyrek dışında varlık gösteremedi. Ribauntlarda elde edilen +10 fark 22 top kaybı ile “buharlaşınca” oyuna ortak olmak için gereken direnç çabuk kırıldı
EDİRNE BLD. EDİRNE SPOR – FENERBAHÇE 71- 86
Fenerbahçe Edirne deplasmanında odaklı ve dirençli bir Edirne Spor ile karşılaştı.
Maçın ilk yarısında Quigley (21s) ve Levander (21s) ikilisine en büyük destek, Edirne Bld. Edirne Spor’un ABD Milli Takımı patentli pivotu Dolson üzerinde çok etkili savunma yapan Hollingsworth’dan geldi.
Edirne ekibinde Latta, Maleshenko ve Begüm Dalgalar 34-42 biten ilk yarının skorer isimleriydi.
Fenerbahçe 3. Çeyrekte önce ilk yarının sessiz ismi Coleman’ın isabetl şutları, sonra da uyguladığı alan savunması ile rakibinin ritmini bozarak kontrolünü netleştirdi.
İlerleyen dakikalarda, istikrarlı savunma, pota altında iyi işleyen pas trafiği ile Hollingsworth (10s) Verameyenka (10s) ikilisinin skora katkısı sonucu belirledi.
Fenerbahçe’de ilerleyen haftalarda 2’li oyunlar ardından yaratıcılığın daha ön planda olduğu KBSL maçlarında, dış şut opsiyonuna fazla odaklı Coleman yerine Nacickaite’yi görmek benim açımdan sürpriz olmayacak.
Bu maçta takımın dışarıda ve boyalı alandaki liderleri Quigley ve Levander eksiksiz oynarken yerli rotasyonun hucumda bir miktar daha sorumluluk alması gereği kendini hissettirdi.
Edirne Belediyesinde, Latta’nın skora katkısı, yanlış şut seçimleri ile takımın kolektif hücum ritmi üzerindeki negatif etkisinin gölgesinde kaldı. Dolson 2. yarının yalnız bir bölümünde etkili olabilince ev sahibi ekip çok mücadele etmesine karşın maça ortak olamadı.
Edirne Bld. Edirne Spor kendi grubundaki takımlar içinde savunmada en istikrarlı olanlarından biri. Melis Talay ve Saynur Tozlu sorumluluk almaya hazır görünüyor. Begüm Dalgalar da hedef maçlarda faul sorunu yaşamadan sahada uzun süre kalabilirse Edirne takımı gereken galibiyet sayısına ulaşabilir.
ADANA BOTAŞ – HATAY BŞB. 58-66
KBSL’de farklı güç seviyesinde iki takımın karşılaşması tam bir savunma maçına sahne oldu. Hatay BŞB rakibinin Maltsi dışındaki önemli dış skorerleri Jovanovic ve Moss’a ritim kazanma şansı tanımayarak son çeyrekteki hakimiyeti ile kazandı.
Hatay ekibinde Paris (17s) ve Hurst (14s) yine en ön plandaki oyuncular olurken Bahar Öztürk (12s) 2 haneli skor üreten diğer isimdi.
Hatay BŞB’de risk faktörü yorucu sezonun sonuna doğru her maç 30 dakika ve üzerinde süre alan beş oyuncudaki fiziksel yıpranma olasılığı.
Bu bakımdan yerli rotasyonda pota altında Devran Tanaçan Bostancı, dışarıda Tuğba Oral – Gamze Takmaz ikilisinin katkısı gelecek haftalarda daha fazla önem taşıyacak.
Bu üçlüden Gamze Takmaz, aldığı sürede 7 sayılık katkı ile maçta sonucu belirleyen isimlerden biri oldu.
BOTAŞ ilk yarının son haftalarında başladığı yükseliş ile galibiyet sayısını 6’ya çıkararak belki de kendi beklentisinden bile daha yukarıda performansa imza atmıştı.
Gelecek haftalarda Moss – Jovanovic ikilisi kadar, Pelin Bilgiç ve son sezonlarda önemli süre şansları yakalayan Elif Emirtekin’in performansı da Adana ekibinin sıralamadaki yerini belirleyecek.
GALATASARAY – ORDU SPOR 106-59
Galatasaray savunması son 5 maçta rakiplerine yalnızca ortalama 52.6 sayı izni verdi. KBSL’de alınan hükmen yenilginin etkisi ile zirveden 2 galibiyet geride olan sarı kırmızılılar son haftalarda bu alanda giderek daha başarılı oluyor.
Bu maçta da forma giyemeyen Dubljevic’in yokluğu adeta hiç hissedilmedi.
Galatasaray ELW standartlarından hiç aşağı düşürmediği savunması ile ikinci çeyrekte direncini kırdığı rakibi önünde rotasyonu geniş tutarak yıpranmadan farklı kazandı.
Bu tip maçların diğer bir hedefi konumunda bulunan “genç oyunculara” fırsat noktasında ise, 17 yaşında A takımda yer bulan İnci Güçlü (6 dk.,7s,1rb) ve Meltem Yıldızhan (10 dk.,4s,7rb) geleceğe yönelik potansiyellerinden fragmanlar izlettirme imkanı buldu.
Gerek Meltem Yıldızhan, gerek İnci Güçlü, ayrı bir yazıya konu olacak kadar potansiyele sahip çok özel isimler. Elbette önlerindeki gelişme alanları, tecrübe eksikleri çok fazla.
Bununla birlikte, yıllardır gelişim çizgilerini izleyen ve destekleyen Ekrem Memnun ile bundan 3-4 sene sonra A Milli Takımda saha içi lider konumuna gelmeleri benim açımdan sürpriz olmayacak.
Ordu Spor, FIBA Euro Cup’ta başarılı sonuçlara imza atıyor. Ama elbette Karadeniz temsilcisinin asıl önceliği KBSL’de pozisyonunu en kısa sürede üst sıralara taşımak.
Bu maçta gelecekteki “hedef karşılaşmalarda” enerjileri ile takıma katkı yapabilecek 20’li yaşların başındaki isimlere verdikleri süreyi olumlu buluyorum. Bununla birlikte bu maçta da kaybedilen savunma disiplini Ordu ekibinin kırılgan yönü olmaya devam ediyor.
SAMSUN CANİK BELEDİYESİ – ADANA ASKİ 69-61
Yalnızca skora bakanlar maçın ne denli büyük bir çekişmeye sahne olduğunu fark etmeyebilir.
Samsun Canik Belediyesi final çeyreğinin son dakikalarında farkı netleştirerek zor bir galibiyet elde etti.
Tamane ve Perovanovic kadar dış oyuncuların da ribauntlara yardım etmesi, buradaki “eksi bakiyeyi” dengeleyip, 20 top kaybı yapan rakip önünde tempoyu belirleme şansını ev sahibi ekibe getirdi.
Turuncu siyahlılar’ın maçtaki önemli başarısı savunma tarafında rakibi 60 sayıda tutan performanstı. Lacy ve Carson’da skora katkı yapınca Samsun ekibi zor da olsa iki puana ulaştı.
Canik Belediyesinde 33 yaşındaki tecrübeli oyun kurucu İlsu Darıcıoğlu (25dk.,8s,2tç) oyunun her iki yönündeki katkısı ile bir kez daha en ön plandaki yerli isim oldu.
Yepyeni bir kadro ve kimya oluşturma yolundaki Adana ASKİ için ise artık tüm maçlar hedef konumda bulunuyor. Bu karşılaşmanın son bölümünde, kazanmak için gerekli skor üretimini sağlayamayan Adana ekibi muhtemelen gelecek haftalarda ligin en sert ekiplerinden biri haline gelecek.
Bojovic’in performansının takımı açısından en kritik konumda olduğu yeni transferler grubunda Larkins (13s) ve Zellous (9s) üretti. Bu iki oyuncunun maç eksikliğini ne kadar erken atarsa Adana ekibi o kadar hızlı tam performansa geçmiş olacak.
Bu noktada gelecek hafta oynanacak BGD maçı Adana ASKi açısından çok önem taşıyor.
BEŞİKTAŞ – İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ 76-62
Beşiktaş ve İstanbul Üniversitesi KBSL fikstürü ve FIBA EuroCup eşleşmesi üst üste gelince bu aralar birbirlerinden sıkılacak kadar fazla maç yapıyor.
FIBA EuroCup maçını evinde 82-68 kazanan Beşiktaş istikrarını bozmadı ve KBSL’de yine 14 sayı farkla 76-62 galip gelen taraf oldu.
Bu maçtan fazla yıpranmadan çıkan Beşiktaş’ta Avrupa’nın en iyi çok yönlü forvetlerinden biri olan Mılovanovic (takıma biraz kilolu katılmış olsa da) 25 sayı ve yüksek şut yüzdesi ile en skorer isimdi.
Tecrübeli forvet savunmada emek harcaması ve işler sertleştiği zaman potaya yaklaşması şartı ile takımın sıralamadaki konumuna katkı yapacak potansiyele sahip bulunuyor.
Sandra Viana’nın kendisi ile ilgili yapılan tercihi sorgulatan performansı (5s 2/11 isabet) ve Şaziye İvegin’in (21 dk.,5s) hafif sakatlığına rağmen net kazanan Beşiktaş’ta Ayşe Cora (10s), Pondexter (11s) ve double –double yapan Ivankovic (13s,15rb) diğer skorer isimlerdi.
İstanbul Üniversitesinde son haftalarda bir duraklama olduğu görülüyor. Bunda takımın yükünü çeken oyuncuların Avrupa ve KBSL’de yoğun mesai nedeni ile fizik olarak yıpranmasını başlıca neden olabilir.
İÜ takımı, savunma performansındaki geri çekilmeyi önleyebilirse, gelecek haftalarda ilk yarıda olduğu gibi takdir edilen sonuçlara imza atabilir. Elbette burada Beşiktaş önünde verimli olamayan yerli rotasyonun katkısı büyük önem taşıyan faktör konumunda.
BGD – YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ 72-62
Basketbolu Geliştirenler Derneği İlk yarı boyunca yerli rotasyonun katkısı ile ayakta kaldı. Kübra Ekşi, Özge Yavaş ve özellikle ikinci yarıda Galatasaray sezonlarındaki performansını anımsatan Yasemen Saylar ile skor bulan BGD oyunun kontrolünü 2. yarıda ele geçirdi.
BGD cephesinde Abdi’nin P&R oyunlarında asist ve penetre opsiyonlarının sınırlı olması, takımın hücumunun kilitlenmesine neden oluyor. Leuzinger’ın kadroda yer bulduğu bu maçta belki de Bentley Abdi yerine hücumun akışı açısından daha doğru isimdi.
İlk yarıda Rezan’ın faul sorunu, Vandersloot’un ritim kazanamaması, Leuzinger potaya yaklaşmadan oynamak istemesi yerli rotasyonun katkısı olmasaydı çok daha can atıcı olabilirdi.
İkinci yarıda ise Vandersloot pas trafiğini iyi yönetti. İyi gününde olmamasına karşı hem kendisi sayı attı hem de attırdı. Leuzinger çembere yakın oynayıp Nevin Vatansever’de pota altında double-double’a imza atınca BGD maçı 72-62 kazandı.
Yakın Doğu Üniversitesi maçın “kazanılan” bölümlerinde yapması gereken sert savunmayı maçın başında ortaya koyup oyunu erken kopartmayı hedefledi.
Bu strateji ve ilk yarı boyunca top kayıplarına neden olan hızlı oynama gayreti final çeyreğinde yorgunluk olarak geri dönünce ev sahibi BGD ikinci yarı oyunun kontrolünü ele aldı.
Geçtiğimiz haftalarda disiplin sorunu nedeni ile önce kadro dışı bırakılan daha sonra coach değişikliği sonrasında “af edilen” Ana Dabovic bu kritik maçta 21 dakikada potaya yalnız 4 şut atıp -0- sayı ile çıktı.
Takımın diğer skoreri Tiffany Hayes ise final çeyreğinde oldukça asık bir yüz ifadesi ile topu almaya gitmeyerek yalnızca hücum ribauntlarına girmeyi tercih edince, Bone, Thomas ikilisinin çok yorulduğu YDÜ maçtan aradığı puanları bulamadı.
twitter: @hayripekergin
Kaynak: Basketfaul