TBL ile TB2L'nin son maçlarını, EBBL finalleri ve Türkiye Yıldızlar Şampiyonası'nı finallerini aynı gün ve aynı saatlere koyan, bununla da yetinmeyip TKBL finalini de unutmayan TBF hepimize telaşlı bir Cumartesi günü yaşattı. Bu harika programlamasından dolayı emeği geçen bütün TBL görevlilerini, yetkililerini kutluyoruz.
Bizim merakımız şu… Hadi bizleri bir kenara bırakın… Acaba son haftalarda zorunlu olarak aynı hakemleri TBL ve TB2L'de kullanan MHK ne düşünmüştür? Maçların akışlarının izlendiği canlı istatistiklerin yoğunluk nedeniyle verilememesi bu harika planlamanın sonucu mudur, yoksa dünya kadar para verilip kurulan TBF'ye ait internet sitelerinin gerçek yüzünün ortaya çıkması mıdır?
***
Rönesans TED yenilgisine rağmen averajla play-off'lara kalan Galatasaray Liv Hospital'in koçu basın toplantısına katılmadan salonu terketti. Günün ilerleyen saatlerinde twitrer'daki hesabından duygularını dile getirip, “Utançlarla geçen bir sezon oldu” dedi. Ergin Ataman konu açıldığında iyi bir Galatasaraylı olduğunu, yeni yönetimin istemesi halinde görevine devam edebileceğini, daha düşük bütçeyle de iş çıkarılabileceğini söylüyor. Söylüyor ama onun iddialı karakteri ile mütevazı bütçeli kadro ne kadar örtüşür… Orada soru işareti var. Can Topsakal yeni yönetimde olursa, Ataman'ın kalmaması için elinden geleni yapar mı? O da ayrı bir konu…
Güçlü yönetim kurulu üyeleri olmadığı için Ataman antrenörlüğün dışında her konuya girdi ve yıprandı. Benchin bir gün bu ucunda, bir gün diğer ucunda… Belli ki sinirlerin yorgun. Galatasaray'ın da başına gelmedik kalmadı, Ataman her sorunun gerekli, gereksiz içine girdi. Ben derim ki… Milano, Unics Kazan veya benzer ölçekteki Avrupa takımlarından teklif varsa git, elektriğini boşalt ve daha sonra dön…
***
Ben bir Ankara Maarif Kolejliyim. Duygularımı siteye yansıtmasam dahi Rönesans TED Ankara Kolejliler'in ligde kalmasına çok sevindim. Umarım yapmış oldukları hatalardan arınıp gelecek sezon daha da zorlaşacak olan lige doğru kararlarla girerler. Şunu da itiraf etmeliyim ki, TED'in ligde kalması TOFAŞ ve NSK Eskişehir Basket'in düşmesine üzülmemi engellemedi. TOFAŞ zamanında Serçe de üretti, üst modeller de… Basketbolda ise son yıllarda küçük modellerle yetindi ve başına bu iş geldi. Bazen yükselmek için dibe vurmak gerekir. TOFAŞ'tan Orhun Ene ile büyük sıçrayışı bekliyoruz. NSK Eskişehir Basket de ilk yılın acemiliği ile ancak ligin ikinci yarısında toparlanabildi, sezon içine bu zor lige uygun oyuncular transfer etti. Son haftalarda yaptıkları atılım, oynadıkları basketbol övgü topladı ama ligde kalmalarına yetmedi. Bu heyecanı önümüzdeki sezonlarda da sürdürmelerini diliyoruz.
***
Bir hakem maçı bırakıp gider mi? Normalde gitmemeli. Rüştü Nuran, Beşiktaş-Fenerbahçe Ülker maçının sonunda seyirci boşaltıldıktan sonra sahaya dönmedi ve maç iki hakemle tamamlandı. Bir başka hakem farklı şekilde davranabilirdi ama biz bu davranıştan çok, bir insanı o hale getiren nedenleri konuşmalıyız. Rakibe küfür, hakeme aşağılama… Salonlarda düzeni sağlayacak kişi hakem midir ki herşey ondan beklenir? Seyirci küfür edecek, ancak hakem isterse o seyirci dışarı çıkarılacak ve hakkında işlem yapılacak? Salonlardaki güvenlik elemanlarının işi nedir? İşlerini yapmaları için mutlaka talimat mı almaları gerekir? Herkes eyyamcı olmuş, hakemlerden kahraman olmalarını bekliyoruz. Hadi Rüştü Nuran gitmekle hata yaptı… Peki Beşiktaşlı yöneticiler salondan neden ayrıldı? Aynı nedenle…
Konu sadece Beşiktaş taraftarı değil… Sorun Türkiye'nin sorunu… Rüştü Nuran iyi ki maça devam etmemiş ki bu konu tartışılır hale gelecek. En kolayı Rüştü Nuran'ı suçlamak… Aklı başında bir bilim adamını, 3 gün önce Eurcup finalini yöneten Nuran'ı bu hale getiren nedenleri tartışmalıyız ki iyi yerlere gelebilelim…
