Milli Takım Antrenörü Ergin Ataman devşirme konusunda eleştirilere yanıt verdi ve “Devşirme konusunu ben çıkarmadım ama madem devşirme kullanılıyor, o zaman da işimize en fazla yarayacak olanı kullanalım” dedi. Furbol Milli Takımı'nın yıllar önce Mehmet Aurello'dan yararlandığını, Kadın Milli Takımı için Quanitra Hollinsworth ve Nevin Nevlin'in devşirildiğini hatırlatan Ataman Basketfaul'e verdiği röportajda, “Milli Takımımızın skorer konusunda ciddi bir sorunu var. Biz de bu nedenle skorer bir devşirme konusunda adımlar attık” diye konuştu.
Ataman, devşirmelerin sadece Türk Milli Takımı'nda değil, Rusya dahil Avrupa'nın birçok Milli Takımı'nda yer aldığını söyledi. Ataman şöyle devam etti:
“Uzun vadede kontratım ve kredim olabilir ama ben başarılı olmak için buradayım. Dünya Şampiyonası'nda da hedefimiz madalya olacak. Yaşı büyük diye sezonu formda geçiren oyuncuları yok sayamam ama elbette gençleri de aralarına monte edeceğiz. Ancak Milli Takım'da oynamak için gençlerin kulüp takımlarında ciddi süreler almış ve iyi işler yapmış olmaları gerekir. Cedi Osman'ı kadroya alacaksak bu performansından dolayı olacaktır.”
Altyapılarda Avrupa'da büyük başarılar kazanan altın bir jenerasyonumuz olduğunu ancak oyuncuların kendi takımlarında süre alamadıklarını ifade eden Ataman bu soruna mutlaka çözüm bulunması gerektiğini ifade etti.
Bu oyuncuların kulüplerinden emanet alınarak bir araya getirilmesinin ve Avrupa'daki özel liglerde oynatılmasının düşünüldüğü bildiren Ataman şöyle devam etti: “Kulüplerin hem liglerinde ve Avrupa'da büyük hedefler peşinde koşmaları, hem de genç oyuncuları geliştirmeleri kolay değil. Bugün herkesin çok takdir ettiği Barcelona'da 9 yabancı oyuncu var. Barcelona'da İspanyol olarak sadece Navarro ve Abrines süre alıyor.
Bizim bugün çok beğendiğimiz, kendi kategorilerinde yıldız olarak gördüğümüz gençlerimizin ileride A Takımları'nda da yıldız olabilmeleri için 30 dakika süre alması gerekir. Hedefi olan takımlar bunu yapamazlar. Bu grubu Avrupa'daki bir ligde oynatmayı başarırsak o zaman geliştiririz. Bu sayede kulüpleri için de büyük fayda sağlanmış olur. Eğer bunu başaramıyorsak, o zaman liglerdeki diğer düzgün organizasyona sahip ancak şampiyonluk için oynamayan takımlara paylaştırmak bir diğer formül olabilir.
Yabancı sayısının tek başına artması kulüpler açısından iyi gözükse de, Türk Basketbolu'nun geleceği açısından bu altın jenerasyonu geliştirecek çözümler üretmek zorundayız.”
Ataman, Dünya Şampiyonası öncesinde Türkiye'de turnuva oynamak istemediğini de ifade edip nedenlerini şöyle açıkladı:
“World Cup, Adidas gibi uzun süreli ve kendi seyircimiz önündeki turnuvalar fiziksel ve mental yıpranmalara neden oluyor. Odak noktası turnuvayı kazanmak oluyor, oysa bizim amacımız öncelikle sistemi oturtmak, rol paylaşımlarını gerçekleştirmek. Bunu yaparken maç kaybedebilirsiniz ama Türkiye'deki turnuvayı kimse kaybetmek istemiyor. Bunun yerine aynı sayıdaki maçı genelde yurt dışında oynayacağız ama Yunanistan ve İspanya gibi çok ciddi takımlarla da kendi sahamızda oynayacağız.”
