29 Aralık 2025, Pazartesi
spot_img
Ana SayfaDİĞERARŞİVAkkaya: Kadın basketbolu erkeklerin önünde

Akkaya: Kadın basketbolu erkeklerin önünde

Beşiktaş’ta çalıştığı uzun seneler sonucunda “Beşiktaş’ın Ferguson’u” yakıştırması yapılan Aziz Akkaya, Türkiye’deki kadın basketbolu için çok önemli bir antrenör… Sadece kulüp takımlarında değil, milli takım bazında da önemli başarılara imza attı Akkaya… Geçen sezon Ümit Kız Milli Takım’la kazandığı Avrupa üçüncülüğünü son olarak Doğa Koleji’yle yakaladığı dünya şampiyonluğuyla perçinledi. Sezon ortasında Adana Botaş’la anlaşan ancak play-off’lara kalamayan Adana Botaş’ın Başantrenörü Aziz Akkaya ile Doğa Koleji’yle kazandığı şampiyonluğu, Adana Botaş’ı ve bu yaz Samsun’da düzenlenecek olan Ümit Kızlar Avrupa Şampiyonası’nı konuştuk.

– Doğa Koleji ve yaşadığınız şampiyonluktan başlayalım. Biraz organizasyondan bahseder misiniz?

AZİZ AKKAYA: Doğa Koleji çok güzel bir kulüp okul – kulüp işbirliği; Beşiktaş – Fenerbahçe altyapısının yanı sıra Bayrampaşa Sancak’tan da bir oyuncuyla beraber 3 senelik bir yatırım bu… Bu takım belki devam edecek. Takımda yer alan 24 oyuncunun 20’si çeşitli kategorilerde milli takım formasını giymiş çok güzel bir okul organizasyonu. Doğa Koleji bu işe yatırım yaptı, kulüpler de bu işe sıcak baktı. Umarım bundan sonra da herkese örnek olur. Daha önce de örnekleri var. Önemli olan bunu ileriye götürebilmek… Bütün amacımız o…

– Şampiyonluk yolunda zorlandığınız maçlar oldu mu?
A.A.: Fransa maçı çok zor oldu. Ondan da önce Türkiye şampiyonluğu bizim için daha zorluydu. Fransa’yla erken eşleştik, Çin de başka grupta elendi. Bu biraz da şans işi… Şansımız yaver gitti, iyi de oynadık, zaten kadromuzu çok geniş kurduğumuz için büyük bir avantaj oldu.

– Doğa Koleji eğitiminin yanı sıra sporculara verdiği burslarla da tanınıyor. Siz de okulu yakından tanıyorsunuz…
A.A.: Doğa Koleji yalnızca basketbol değil voleybol, hentbol gibi branşlarda iyi oyunculara burs veriyor. Yapısı spor kaynaklı… Sekiz senedir böyle bir yapı benimsendi. Daha önce erkeklerde de hatırlanacağı gibi dünya şampiyonluğu, voleybolda Türkiye şampiyonluğu var. Okulun sahibi Fethi Bey olsun, CEO Uğur Bey olsun sistemli bir biçimde çalışıyorlar. Doğa Koleji bu işe çok fazla yatırım yapıyorlar, buna da devam edeceklerini söylüyorlar. Şu anda Türkiye’de 94 tane okulu var, gittikçe sayı artıyor. Sporcular için de büyük avantaj. Hem eğitime verdiği önem hem de tam burs vermesi çok büyük bir avantaj.

– Altyapıları iyi tanıyorsunuz. Türkiye’deki altyapıdan memnun musunuz?
A.A.: Kulüpler de bu işe çok büyük yatırım yapıyorlar ancak şöyle bir sıkıntı var; altyapıda forma giyen oyuncuları keşke okullara verebilsek. Çünkü çocukların okuldan antrenmana gelmesi süreç alıyor, ders çalışmalarında sorun yaşıyorlar, büyük şehirlerdeki trafiği de düşünmek lazım. Bence bütün altyapıları okullara vermek gerekiyor. Gerçekten altyapımız çok iyiye gidiyor. Bunu da milli takımda alınan başarılarda görüyoruz. Altyapıdan gelen oyuncuları A Takım’a vermek de ayrı bir sıkıntı…

– Peki altyapıdaki oyuncuları okullara aktardığımızda beden eğitimi öğretmenleri yeterli olabilir mi?
A.A.: Kimse yanlış anlamasın ama ben beden eğitimi öğretmenin antrenör olabileceğine inanmıyorum. Pedagojik olarak katkı sağlıyorlar ancak antrenörlük başlı başına bir meslek. Hem beden eğitimi öğretmeni hem de antrenör olunmaz. Ya beden eğitimi öğretmeni olacaksın ya da antrenör… Antrenörlük artık bir meslek, bunu böyle düşünmek gerekiyor. Elbette altyapıdaki antrenörlerin daha deneyimli olması gerekiyor. Hayatın düzenlenmesi adına deneyimli insanların altyapıda görev almaları büyük avantaj olur diye düşünüyorum. Altyapılarda genç antrenör arkadaşlarımız var, bunların başında deneyimli birinin olması gerekiyor. Yanı antrenörü antrenörlük yapmak gerek.

– Bu bağlamda Türkiye’de bir antrenör eksikliğinden bahsedebilir miyiz?
A.A.: Türkiye’de altyapıdaki antrenörler çok fazla değer görmüyor. Bunu maddi olarak söylüyorum. Fazla ücret alamadıkları için bütün antrenörler bir an önce A takıma çıkmak için çaba sarf ediyorlar. Halbuki altyapıya daha fazla yatırım yapılması, altyapıdaki antrenörlerin daha fazla para alması lazım ki deneyimli antrenörler altyapılarda görev alsın.

– Altyapılardan A Takım’a gelelim. Sezon ortasında Adana Botaş’la anlaştınız. Gelecek sezon için planlarınız neler?
A.A.: Adana Botaş milli takımlara en fazla oyuncu veren kulüplerden bir tanesi… Benim de Adana Botaş’a gelmemdeki en önemli neden buydu. Bu sene başarısız bir sezon geçti, bunu böyle kabul etmek gerekiyor. Botaş gibi bir kulübün play-off’ta olması gerekiyor. Sezon ortasında takım almak çok zor. Sezon başında takım yapmak çok önemli… Milli takımların her kategorisinde yer alan oyuncuları A Takım’a çıkartabilmek çok önemli. Çok değerli oyuncular var. Önemli olan elit oyuncu, A Milli Takım oyuncusu olabilmek. Benim de amacım elit sporcu yetiştirmek. Elit sporcu yetiştirebiliyorsak biz başarılı antrenör oluruz. Çalıştığım her yerde kendime bir hedef koyuyorum ama yarım sezonda, bir sezonda olacak iş değil. 2-3 senede bir sistem kurmak ve bunun devamını sağlamak gerekiyor. Bütün amacımız bu..

– Sistemlerden ve devamlılıktan bahsetmişken; Beşiktaş’a uzun yıllar görev aldınız, hatta taraftarlar size Beşiktaş’ın Alex Ferguson’u diyordu. Belki de çoğu kişi sizin Beşiktaş’tan ayrılışına oldukça şaşardı…
A.A.: Bizim Beşiktaşlılığımız tartışılmaz. Beşiktaş’ta gerçekten çok güzel bir ortamımız vardı. Orada da hep altyapıdan yetiştirerek oyuncuları aldık. Altyapı bittiği zaman her şey bitmeye başladı. O da bana çok fazla heyecan vermedi. Çok fazla para harcanması çok iyi takım yapacağın anlamına gelmez. Biz son zamanlarda organizasyonu kaybettik. Şampiyon olduktan sonra da bir doyum oldu. Üstüne koyamadık. Beşiktaş’ın tekrar yapılanması gerekiyor. Sonuçta Beşiktaş kadın basketboluna bir ekol, bunu hiçbir zaman inkar etmemek lazım. Beşiktaş’ın her zaman iyi yerlerde olması gerekiyor.

– Gelelim Ümit Kız Milli Takım. Geçen sene kazandığınız Avrupa üçüncülüğü, bu yıl Samsun’da altına dönecek mi?
A.A.: Geriye dönüş olmaması lazım. Benim hedefimde hiçbir zaman geriye dönüş yoktur. Üçüncülüğün artık başarı olmaması gerekiyor. Beklentiler çok fazla oldu. Geçen seneki takımı sağ salim Samsun’a götürebilirsek bir önceki seneden daha yukarı çıkacağımıza inanıyorum. Yeter ki orada olalım. Çünkü bize herkes inandı; Turgay Bey inandı, Jülide Hanım inandı, Bakanımız inandı ki şampiyonayı Türkiye’ye aldılar. Bir an önce toplanıp organizasyona başlamak istiyoruz. Birinci hedefimiz bir önceki senenin daha üzerine çıkabilmek.

– Ümit Kız Milli Takım’dan oyuncunuz olan Olcay Çakır’ın WNBA’de draft edilmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
A.A.: Bir yerde üzülüyorum. Olcay gibi yetenekli bir oyuncunun aldığını süreye bakıyorsunuz bu sene; yok. Geçen seneden üzerine koyması, bunu yapması için de oynaması lazım ama oynayamıyor. Olcay gibi bir değer neden oynamasın? Önemli olan bunu oynatabilmek… Umuyorum Fenerbahçe, ona gelecek sezon daha fazla süre verir. Ümit Kız Milli Takım’da forma giyen birçok oyuncu kulüp takımlarında forma giyemiyor.

– Kadın basketboluna bunca sene emek veren biri olarak; gereken ilgili gördüğünü düşünüyor musunuz?
A.A.: Gereken ilgiyi görmüyor. Yarı final serisi oynanıyor seyirci yok. Sadece 3 büyüklerin olduğu yerde değil, her yerde seyirci olması gerekiyor. Bir değer yaratmak gerekiyor. Bir tek İddaa geliri var, TV geliri yok. Bence derece olarak kadın basketbolu erkeklerin çok önünde… Avrupa’da iki kupada da final oynayan takımlarımız var. Erkeklerde bu olsaydı ne olurdu düşünemiyorum. Milli takım ve kulüp bazında yakaladığımız başarılar medyada yeterince yer bulmuyor.

Kaynak: TBF/Ufuk Tanışan

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler