Alan savunması
Ezeli rekabeti özlemişiz. Fenerbahçe’de bu maç öncesi önemli sakatlar vardı. Tomas ve Mirsad kadroda yer almazken Ukiç iyileşmiş olarak sahadaydı. Sarı-lacivertlilerin Bogdanovic, Gist ve Curtis gibi önemli transferleri sahadaydı.
Galatasaray cephesinde ise Ender, Lakovic, Furkan, Zaza, Songalia ve Cevher sarı-kırmızılıların önemli takviyeleriydi. Cim-Bom maça çok iyi başladı. İlk dönemde Ender’in önemli katkılarıyla 10 sayı öne geçtiler. Ender’e pota altında Furkan, Andriç yardımda bulundu.
Fenerbahçe’yi sürükleyenler de bu dönemde Emir ve Ömer’di. Galatasaray’ın farkı 10 sayı açtığı bölümde Bogdanovic müthiş bir çıkış yaptı ve Fenerbahçe Ülker’i öne geçiren isim oldu. Sarı-kırmızılı ekip 10 sayıdan geri dönme şaşkınlığını atlattıktan sonra alan savunmasına döndü. Spahija’nın oyun kurucu bölgesinde Curtis’i oynatması, bu oyuncunun alan savunmasında verimli olamamasıyla Galatasaray, Shumpert ve Andriç ile oyunda dengeyi tekrar kurdu, ardından da öne geçti.
Oyunun sonunda Euroleague takımlarına yakışmayacak top kayıplarıyla oyun 2 kere uzatmaya gitti. Son uzatmada daha az hata yapan sarı-kırmızılılar maçı kazanarak kupayı müzelerine götürdüler.
Galatasaray’a oyunu kazandıran oyuncular Shumpert, Ender ve Andriç’in süper oyunları ve Mahmuti’nin alan savunması için verdiği karardı.
Fenerbahçe ise Curtis’in kötü oyunuyla kaybetti diyebiliriz. Bir de yeni kurallarla sıfır toleransla çalınan düdükler yani kenar yönetimlerinin yaptığı itirazlara verilen faullerde her iki tarafın da dozajı iyi ayarlamaları gerekir. Aksi halde antrenörler oyun sonuna kadar sahada kalamazlar.