Fenerbahçe Beko, İstanbul’a üst üste 5 galibiyetle gelen sezonun flaş ekibi Bayern Münih karşısında zoru kolaya NigelHayes Davis’le dönüştürdü, ikinci yarıda ABD’li yıldızı ile gaza basıp Alman ekibini evine eli boş yolladı.
Nigel Hayes Davis, geçen hafta ASVEL maçına da iki boş turnike kaçırarak başlamıştı. Orada da geç açılıp, tıpkı dünkü gibi 25 sayıyla maça damgasını vurmuştu. Dün de erken faulproblemine girip, ilk yarıda 0/4 isabetle sayı üretemeden soyunma odasına gitti. O’nun yerinde başka bir isim olsa ‘bugün benim günüm değil’ diyerek teslim bayrağını çekip, sorumluluğu takım arkadaşlarının omuzlarına yıkabilirdi. Ancak karakter olarak da ne kadar güçlü olduğunu, hiçbir şekilde geri adım atmadan, özgüvenini hiç kaybetmeden düştüğü anda tekrar ayağa kalkmayı, hatta ‘bulutların üzerine çıkmayı’ başardı yine Nigel Hayes Davis… Soyunma odasından öyle bir dönüş yaptı ki önünde durabilene aşk olsun… Sırtı dönük oyun, yakın-uzak mesafe şut, ribaundderken Bayern’in maçı kazanmaya olan tüm inancını bu 10 dakikalık dilimde ‘çöpe attı’ adeta… 0 üretimle kapadığı ilk yarı sonrası sadece bu 10 dakikaya 18 sayı sığdırdı. 29.40’taki üçlüğüyle de farkı 9 sayıya tırmandırdı. Son periyoda da üst üste 5 sayıyla girip, farkı da 14 sayıya çıkarıp, maçı Bayerniçin geri dönüşü olmayan yola soktu. Maçı da bu müthiş ikinci yarı performansıyla 25 sayıyla tamamladı.
Elbette galibiyette büyük pay Nigel’ındı. Ancak, 8 sayı geride kapanan ilk periyodun ardından 2. çeyreğin başında Melli ve Sertaç’lı, iki uzunlu beşin savunma ve hücuma getirdiği enerji, Sarı-Lacivertliler’in fabrika ayarlarına dönüp defansif direnci yukarı çekmesi maçın dönüm noktasıydı. İlk periyot 21 sayı bulan Bayern’in 6 dakika 2 sayıda kalması ve bereberindegelen 16-2’lik seri, Fenerbahçe’nin momentumu bir daha bırakmamak üzere ele geçirmesini sağladı. Bu noktada, Baldwin’in yokluğunda, Zagars ve Mays’in ise ‘varken yokluğunda’ Devon Hall’un 30 dakika müthiş enerji koyup 12 sayı, 7 asistlik üretimi altın değerindeydi. Colson ve son periyotta da Tarık, Bayern’in geri dönüş adına çırpınışlarına set çekmesi de Nigel Hayes Davis’in olağanüstü gecesinde pastanın üzerindeki krema oldu. Dokuz maçta yedi galibiyet başlangıç için çok güzel… Cuma günkü Zalgiris maçı da dahilönündeki 5 maçın 4’ünü deplasmanda oynayacak olan Kanarya için esas sınav şimdi başlıyor…
DEPLASMAN EFE’Sİ!
Anadolu Efes de Baskonia deplasmanında az daha geçen haftaki Monaco maçındaki gibi yine 15 sayıdan veriyordu maçı… Lacivert-Beyazlılar, Beaubois’nın müthiş başladığı, Bryant ve Thompson’ın da ona eşlik ettiği mücadelede 16.34’te Johnson’ın üçlüğüyle 15 sayı öne geçmişti. ‘Kazandık’ psikolojisi yine virüs gibi yayıldı Efes cephesine… Devrenin sonuna kadar kalan 3,5 dakikada 10-2’lik seri bulan Baskonia’ya bu 3,5 dakikalık çaba da geri dönüş için yetmişti. Oradan aldıkları enerjiyle ve moral motivasyonla 3. çeyreğe de 12-0’lık seriyle girip, seriyi 9,5 dakikada 22-2’ye taşıyıp 5 sayı da öne geçtiler. Neyse ki bu ‘erken uyarı’ ve moladan dönüşte Efes, başa baş girilen kırılma anlarında küçük detaylara daha fazla dikkat edip, hücuma yeniden akıl koyup, savunmada da kolay geçilmeden dizginleri yeniden ele aldı ve 5. dış saha maçında 4. galibiyetini ‘evinde henüz galibiyeti bulunmayan’ Baskonia’ya karşı elde etti. Efes için dünkü galibiyetin anahtarı coach Mijatovic’in rotasyonu daha tutarlı yapması, bu kez maç sonunu dünün özelinde ‘olması gereken beşle’ tamamlamasıydı.