23 Kasım 2024, Cumartesi
spot_img
Ana SayfaDİĞERARŞİVÖZEL RÖPORTAJ - Pınar Demirok: 2014'e hazırım!

ÖZEL RÖPORTAJ – Pınar Demirok: 2014'e hazırım!

Pınar Demirok… Kadın basketbolunun genç yıldız adaylarından.. Türkiye Kadınlar Basketbol Ligi'nin, 23 yaşın altındaki en çok süre alan oyuncusu. Hem de bu süreyi TKBL üçüncüsü ve FIBA Eurocup Women finalisti Kayseri Kaski gibi üst düzey bir takımda başarı ile üstleniyor.

Genç oyuncu ile ligi, kupadaki hedefi, Eurocup finalini ve Kaski'nin başarısını konuştuk. Pınar da 2014'e hazır olduğunu ve milli takımda yer almak istediğini söyledi.

Pınar öncelikle Avrupa'yı konuşalım; çok önemli bir sezonda süre alıyorsun ve Eurocup finaline çıktınız, Avrupa heyecanını nasıl değerlendiriyorsun?

– Kayseri adına bir ilki gerçekleştiriyoruz. Genç oyuncu olmama rağmen bu kadar tecrübeli oyuncular arasında iyi süre alıyorum ve bu süreleri de kendim ve takımım adına iyi kullandığımı düşünüyorum. Zaten milli takımlar seviyesinde de Avrupa’da mücadele ettiğim için az da olsa tecrübem vardı, bu nedenle Eurocup'ın grup maçlarında rahattım fakat finale doğru geldikçe ister istemez heyecanlanmaya başladım. Çünkü kupanın bir ucundan tuttuğumuzu düşünüyorum.

Finalde rakibiniz Dynamo Kursk… Nasıl bir seri bekliyorsun? Şampiyonluk şansınız sence nedir?

– Grubumuzda Dynamo Kursk'la karşılaştık ve iyi sonuçlar alamadık. Fakat eksik oyuncularımız vardı. Şu an kadromuz çok güçlü ve rotasyon imkanımız var. Rakibimiz ise maçın genelini 5 oyuncu ile oynuyor. Bizim daha dinç kalıp rakibimizi rotasyon sorununa sokmamız gerekiyor. Kupaya daha yakın olduğumuzu düşünüyorum çünkü geniş ve kariyerli oyunculardan oluşan kadroya sahibiz. Çok zor olacağı kesin. Rakibimizin de ne kadar iyi bir takım olduğunu söylemeye gerek yok. Rusya Ligi’nde, Euroleague oynayan Nadezhda’nın üzerinde üçüncü sırada yer alıyorlar. Ancak biz kendi güçlü yanlarımızı sahaya yansıtıp, onların zayıf yönlerinden faydalanarak kupaya uzanabiliriz.

Genç yaşında özellikle Avrupa'da en çok süre alan Türk oyuncusun? Böyle bir dönemde ciddi sorumluluk alman seni nasıl etkiliyor?

– Bildiğiniz gibi takımımızda 7 yabancı oyuncumuz var. Benim de bu rotasyona girebilmem kendime olan güvenimi arttırdı. Türkiye Ligi’nde üçüncü sırada olan ve Avrupa’da final oynayan bir takımda böyle bir sorumluluk almam tecrübemin artmasını sağlıyor ve her geçen gün aldığım süreleri çok daha iyi değerlendirdiğimi düşünüyorum.

Avrupa'da büyük bir başarı elde ettiniz ama ligde de çok başarılısınız. Fenerbahçe ve Galatasaray'dan sonra 3.'sünüz ve en yakın rakiple aranızda 3 galibiyet var. Ligdeki performansınızı nasıl görüyorsun?

– Öncelikle bizim hedefimiz hem Avrupa’da hem de Türkiye Ligi’nde başarılı olabilmekti. Fenerbahçe ve Galatasaray dışında bizden daha büyük bütçelere sahip takımlar olmasına rağmen çok ciddi galibiyetler aldık ve şu anda her iki tarafta da iyi bir konumdayız. Tabii zaman zaman düşüşler de yaşadık ama hiçbir zaman hedeflerimizden uzaklaşmadık.

Kupada ilk maçta rakip Galatasaray Medical Park… Tur ve kupa için hedef nedir? Çok bütçeli bir kadroya karşı mücadele edeceksiniz? Tur atlama şansınız var mı?

– Türkiye’de imkansız diye bir şey yok. Her takım birbirini yenebilecek güçte. Tabii ki hedefimiz Türkiye Kupası’nda da final oynamak. Galatasaray karsısında akıllı oynayarak, ilk gün rakibimizi yenip yarı finale yükselmek istiyoruz. Galatasaray’ın ne kadar şansı varsa bizim de o kadar şansımız olduğunu düşünüyorum. Galatasaray çok güçlü olabilir, ancak biz de çok saygı duyulması gereken üst düzey bir takımız.

Sana göre bu sezonki başarının arkasında ne var?

– Öncelikle kulübümüzün kurumsal bir yapıya kavuşması ve her şeyin profesyonelce idare edilmesi. İyi bir kadromuzun olması ve belli süredir beraber oynamamız. Ayrıca şehrin takımımızı sahiplenmesi ve maçlarda çok büyük taraftar desteği olması bizi motive ediyor.

Sana dönecek olursak; basketbola Sancak'ta başladın? Nasıl bir hikayen var, basketbolla nasıl tanıştın?

– 12 yaşında basketbola spor okulunda başladım. Daha sonra Sancak'ta yıldız ve genç takımlar seviyesinde oynadım. Aynı zamanda yıldız, genç ve ümit milli takımlarda yer aldım. Liseyi Doğa Koleji’nde okudum ve orada da Türkiye Şampiyonluğu yaşadım.

Buradan yola çıkarak; yanılmıyorsam Levent Topsakal ile birlikte çalıştın. Ondan neler aldın?

– Çok az bir süre çalışma fırsatım oldu ama bana basketbol adına çok önemli katkılar verdi. O dönemde Levent Abi ile daha uzun süre çalışmayı gerçekten çok isterdim. Özellikle oyun görüşüm ve fundamental konusunda ciddi desteği oldu. Tabii Levent Abi’nin yanı sıra, gerek altyapılarda gerekse milli takımlarda çalıştığım tüm antrenörlerden çok şey öğrendim ve hepsine minnettarım.

Kaski'ye transferin nasıl oldu? Başka opsiyonların var mıydı?

– Genç Milli Takım’da oynarken antrenörümüz Ayhan Avcı’ydı. Birlikte 2 yıl çalıştık. Daha sonra Ayhan Avcı bana o zamanki adıyla Panküp Kayseri Şeker Spor Kulübü’nün uzun vadeli hedeflerini ve kurmak istediği kadro yapısını anlatarak transfer teklif etti, ben de planlanan projenin geleceğim açısından çok faydalı ve mantıklı olacağını görerek kabul ettim. Kayseri’de üçüncü senemi bitirmek üzereyim. Hedefleri olan böyle ciddi bir organizasyonda oluğum için kendimi şanslı hissediyorum.

Kişisel hedeflerin neler? Kendini sürekli motive ettiğin bir hedef var mı?

– Öncelikle, sadece tek bir pozisyonda değil birden fazla pozisyonda oynayabilen çok yönlü bir oyuncu olmak istiyorum. A Milli Takım’da uzun yıllar kendime yer bulabilmek ve bunun yanında Avrupa’da üst düzey bir takımda forma giymek de hedeflerimin arasında.

2014 Dünya Şampiyonası'nı ve kısa oyuncu rotasyonumuzu düşünürsek senin katkın çok önemli… Milli takımda alacağın rol için neler düşünüyorsun?

– 2014 Dünya Şampiyonası’nda ana kadroda yer almak şu an için en büyük hedeflerimden bir tanesi. Eğer o onurlu görevi bana da verirlerse en iyi şekilde katkı vereceğimi düşünüyorum. Özellikle de savunma konusunda. Çünkü her geçen gün bu konuda gelişme gösterdiğimi düşünüyorum. Ayrıca 2014 geldiğinde, 3 pozisyonda da rahatlıkla görev yapabilecek bir oyun yapısında olmayı hedefliyorum.

Sorumluluk alan genç oyunculardansın… Sence kadın basketbolunda nasıl bir gelecek bizi bekliyor? Sen ve senin jenerasyonun 2014 öncesi nasıl bir potansiyel barındırıyor? Ligin yapısı bu durum için müsait mi?

– Bildiğim kadarıyla ben şu anda ligimizde 22 yaş ve altı en fazla süre alan oyuncuyum. Bu istikrarımı sürdürmek öncelikli hedefim. Kadın basketbolumuz son yıllarda yakaladığı ivmeyi bence daha da artırarak Avrupa’da rakipsiz bir lige sahip hale gelecek. Bence genç jenerasyonumuz oldukça umut vaat ediyor. Bayrağı devir aldığımızda aynı başarılara devam edeceğiz diye düşünüyorum. Tek eksiğimiz, kendimi bir yana bırakıp, jenerasyonum adına konuşmam gerekirse, ligde aldığımız sürelerin az ve sorumluluklarımızın kısıtlı olması. Aslında artık genç ve gelecek vaad eden oyuncu profilinin de çok doğru bir yaklaşım olduğunu düşünmüyorum. Avrupa’ya baktığımız zaman benim jenerasyonumdaki bir çok oyuncunun, çok üst düzey takımlarda ciddi sorumluluklar aldıklarını görüyoruz. Hatta işte en yakınımızda Alba Torrens örneği de var. Sorumluluk verildiğinde ve güvenildiğinde, bu işin yaşla ilgili olmadığı ortada.

En önemli özelliğin ve düzeltmen gereken eksikliğin nedir?

– Hem guard, hem de forvet pozisyonlarında oynayabilmem bir avantaj. Son dönemde savunmamı çok geliştirdiğimi düşünüyorum. Açık alanda ofansif yönümü de beğeniyorum. Ama daha da iyi olmalıyım. Zamanımın çoğunu halter, güç çalışmalarına ayırıyorum. Sadece fiziksel veya basketbol içeren antrenmanlar değil, çok yönlü gelişimime katkı sağlayacak çalışmalar da yapıyorum. Bunların hepsinde bana çok yardımcı olan, çok iyi bir menajerim ve özel bir kondisyonerim var. Bu çalışmaların karşılığını da aldığımın farkındayım. Tabii ki daha güçlü olmalıyım. Şutumu daha istikrarlı bir duruma getirmeliyim ve topla kısa alanda daha etkili oynayabilmeliyim. Ama tüm bu eksiklerimi planlı bir çalışmayla 2 sene içinde gidereceğime eminim. Özetlemek gerekirse; 2014’de hazırım…

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler