Fenerbahçe Ülker’e kısa sürede sınıf atlatan, coachların coachu, ‘efsane’ çalıştırıcı Zeljko Obradovic, Habertürk’e verdiği özel röportajda birbirinden önemli açıklamalar yaptı.
Sarı-Lacivertli takımda ‘lider oyuncu’ sıkıntısı yaşadıklarını itiraf eden 53 yaşındaki tecrübeli coach, Türkiye’de genç oyuncuların kendilerini basketbola adamaları gerektiğini vurguladı. Efsane coach, Türk Milli Takımı’nı çalıştırıp çalıştırmayacağı konusuna ise noktayı şu sözlerle koydu: “Mümkün değil!” İşte Obradovic’in ağzından henüz 3 ayı geride bıraktığı Fenerbahçe Ülker macerası ve Türk basketboluna bakış açısı…
“YILDIZ OLMAK KOLAY DEĞİL”
“Yunanistan’da uzun yıllar görev yapmış biri olarak Türkiye’de ilk etapta dikkatimi çeken şey, genç oyuncuların basketbola bakış açıları oldu. ‘Yunanistan niye yıldız çıkarıyor da biz çıkaramıyoruz diye fazla kafa yormaya gerek yok.’ Türkiye’de yıldız adayı genç oyuncuların öncelikle kendilerini basketbola adamaları gerekiyor. Sıkıntı burada. Öncelikli olarak basketbolu düşünmeleri, onu ne kadar sevdiklerini anlamaları ve önceliği ona vermeleri gerekiyor. Hayatta hiçbir şey kolay değil. Bir şeyler kazanmak ve elde etmek için sürekli çalışmanız, yılmadan mücadele etmeniz gerekiyor. Başarılı ve büyük bir basketbolcu olmanın yolu bundan geçiyor. Gün geçtikçe bu bilince kavuşacaklarını ve Türk gençlerinin de bu yola gireceğine inanıyorum.”
“İKİ PARÇA OLAMAM”
“Kamuoyunda Türk Milli Takımı’nın coachluğu için adımın geçmesi benim için son derece gurur verici. Beni bu göreve layık gören herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Ama ne yazık ki bu mümkün değil. Daha doğrusu imkansız. Ben buraya zamanımı Fenerbahçe Ülker’e adamak için geldim. Ben yine de Milli Takım’a yardımcı olmaya, onlara ‘hazır gençler’ yollamaya çalışacağım. Ama bu iş ciddi zaman ayırmanız ve kendinizi sadece buna vermeniz gereken bir iş. Türk Milli Takımı dünya çapında bir takım ve part-time ilgilenmenin yeterli olabileceğini sanmıyorum. Bu size bir gün dahi izin yapamamanızı getiren çok zor bir sorumluluk. Ben artık kendime, aileme ve kulübüme zaman ayırmak istiyorum. İkisini bir arada yapmanın hiç kimseye fayda getirmeyeceğine inanıyorum. Sonuçta 2 parça olamam. Aksi taktirde bu, iki tarafa da fayda değil zarar vermeme neden olur.”
“ÖNEMLİ OLAN GELECEK”
“Tabii ki kariyer ve kazandığınız kupalar önemli. Bunlar iyi birer referans. Geçmiş, herkesin övündüğü bir şey. Ama esas olan gelecektir. Başkanımızdan yöneticilerimize; tüm basketbol ailemize kadar herkese bana sundukları müthiş imkanlar için teşekkür ediyorum. Onlara, taraftarlara, herkese karşı sorumluluğum var. Onların yarattığı bu sinerji sayesinde ben de müthiş bir motivasyona sahibim. Herkesin tutkulu olması benim için önemliydi. Fenerbahçe Ülker’e geliş sebebim, onlarda bu hırs ve isteği görmem. Zaten aksi taktirde, bunu görmesem buraya gelmezdim.”
“LİDERE HEP İHTİYAÇ”
“Eğer büyük takım olacaksanız lidere ihtiyacınız vardır. Biz de yeni bir takım olmamız itibariyle bunun eksikliğini yaşıyoruz. Liderlik basit bir şey değil. Liderin bunu içinde hissediyor olması gerekir. Liderlik doğanızda vardır ya da yoktur. Birini parmağınızla gösterip, ‘Lider sensin’ demekle olmaz. Ben de takımda içimizdeki lideri arıyorum. Yakın bir zamanda da bulacağıma inanıyorum.”
“BÖYLESİNİ İLK KEZ GÖRDÜM!”
“Taraftarlarımızın desteği bizim için çok ama çok önemli. Bunu görüyor olmak da güzel. Sürekli dolu tribünlere oynamak beni çok ama çok memnun ediyor, gururlandırıyor. Özellikle de Avrupa’da oynadığımız dış saha maçlarında Fenerbahçeli taraftarların hangi ülkede olursak olalım bize verdiği destek müthiş bir şey. Böyle bir şeye ilk kez şahit oluyorum. Hemen her ülkede coşkulu ve azımsanmayacak kalabalıklara sahibiz. Bu gerçekten çok önemli. Umarım destek hep böyle devam eder.”
“BEN BUYUM DEĞİŞMEM”
“Hangi coach benim için ne demiş, kim ne söylemiş açıkçası beni ilgilendirmiyor. Ben yine de herkese saygı duyuyorum ve böyle de devam edeceğim. Benim için kim ne konuşursa konuşsun bu değişmez. Ben herkese saygı göstermeye devam ederim. Çünkü ben buyum, değişmem.”