Beşiktaş'taki performanslarıyla Milli Takım kapısını açmayı başaran Erkan ve Sertaç şampiyonada yeni hocalarına çok güvendiklerini açıkladı.
İki oyuncu da 12 Dev Adam’ın başına geçen Coach Ufuk Sarıca’yı mevcut şartlarda başarıya en yakın isim olarak gösterirken, “Süre alan ya da almayan her oyuncudan maksimum verim almayı biliyor, herkesi işin içine sokabiliyor, bu özelliğini Avrupa Şampiyonası’nda da ortaya koyacaktır” diye konuştu.
Ligde geçtiğimiz sezon büyük bir başarı göstererek final oynayan Beşiktaş Sompo Japan’daki performanslarıyla adlarını milli takım aday kadrosuna yazdırmayı başaran iki isim Erkan Veyseloğlu ile Sertaç Şanlı, Avrupa Şampiyonası öncesinde güvencenin, siyah-beyazlı ekipte de birlikte çalıştıkları Coach Ufuk Sarıca olduğunu dile getirdi…
Sezon başında mutlaka hedefleriniz bulunuyordu ama bunların arasında milli takım var mıydı?
E.V: Benim yoktu. Final oynayınca insanlar milli takım olabilir mi diye söylüyordu ama ben yine de çok düşünmüyordum. Ufuk ağabey sağ olsun layık gördü. Benim için uzun zaman sonra burada olmak büyük gurur.
S.Ş: Milli Takım’a seçilmek hedeflerim arasında vardı. Sezon güzel geçti. Sağ olsun Ufuk Sarıca bana önemli rol verdi. Ben de onu pişman etmemeye çalıştım. Şimdi de buradayım.
Erkan senin yaşın 34. Kariyerin boyunca iyi yaptığın şeyler oldu. Sence neden buralarda daha fazla olamadın?
Milli Takım da biraz kulüp takımı gibi. Sonuçta bir antrenör var, kafasında belli bir şablon ve oyuncular var. O zamanki şablonda yoktum demek ki… Benim jenerasyonumda tercih edilmemiş olabilirim diye düşünüyorum.
‘Dönüm maçımdı’
Sertaç, senin için sezon içindeki dönüm noktası ne oldu, bir anda ivmen arttı.
S.Ş: Sezon başında belli yerlerde iyi oyunlar oynadım ama Akatlar’daki Galatasaray maçından sonra çıkış yakaladım ve öyle devam etti. Galatasaray maçı bütün sezondaki en önemli nokta.
Ufuk hoca uzunları da oynatabiliyor değil mi, hem Stimac, hem sendeki çıkış göze battı.
S.Ş: Tabii ki oyun sistemiyle alakası var. Stimac’ın ve benim neler yapabileceğim belli. Hangimiz oyundaysak başka şekilde oynanıyordu ve Ufuk abi bu ayarı çok iyi yapıyordu.
n Buradaki çalışmalar nasıl başladı?
E.V: Çok güzel ilerlediğimizi düşünüyorum. Buranın seçilmesi de bence iyi oldu. Yoğun kamp döneminde olumlu etkiler sağlayan bir yer. Kısa süre var ama ben 10 günlük bölümde iyi yerlere geleceğimizi düşünüyorum.
‘Kimya oturmalı’
Bu takımdan beklentilerin yüksek olmadığını hissediyoruz, kamuoyunun bu yaklaşımına siz nasıl bakıyorsunuz?
E.V: Elbetteki jenerasyon değişikliği nedeniyle sıkıntılar olabilir ama gençler de önemli yerlerde. İki tane genç oyuncumuz bu sene NBA’de oynayacak. Tecrübe eksikliğinden söz edebiliriz ama kimyayı oturtabilirsek, iyi bir şampiyona yaşarız.
S.Ş: En sonuna kadar gidebiliriz. Süre almamış deniyor ama Ufuk ağabey oyuncudan üst düzeyde verim almayı biliyor.
Gerek Sinan abi, gerek Semih abi, gerek Dixon tecrübeye sahipler ve onlar etraflarındakilere de yardım eden insanlar. Diğer oyuncular da iyi niyetle çalışıyoruz. Biz Bormio da dahil iyi bir hazırlık geçirirsek çok şey başarabiliriz.
‘Sıkıntı her yerde var’
Ufuk Sarıca’nın düşük bütçeler ve dar rotasyonla başarılı olması bir koz mu?
E.V: Sıkıntıları en aza indirebilecek olan Ufuk Sarıca’dır. Tüm oyunculardan maksimum verim alabilecek isim şu anda takımın başında. Bu sıkıntılar her yerde yaşanıyor ama insanların kafalarında soru olmasının nedeni şampiyonanın Türkiye’de olması. Ancak ben ne olursa olsun herkesin bu formayı terinin son damlasına kadar ıslatacağını düşünüyorum.
‘Ligde final sürpriz değildi’
4 Euroleague takımının olduğu bir ligde final oynamak büyük başarı ama sürpriz olarak da görüldü, sizce öyle mi?E.V: Sezon başında hedefleri adım adım koymuştuk. Sezon ortalarına gelindiğinde hedef ilk önce ilk 4 oldu, ardından ligde bulunduğumuz pozisyonun iyi olduğunu görünce finale çıkabilir miyiz kısmını düşünmeye başladık. Aslında bizim için sezon ortasından sonra sürpriz değildi.
S.Ş: İlk hedefimiz ilk 5’ti. Sezon başında 4 Euroleague takımı sayıyorduk, play-off’a en kötü 5. gireriz diyorduk ama sezon ilerledikçe takım olarak geliştik ve ilk 4’e girelim demeye başladık. Son maçta da ikincilik için sahaya çıkıp, bunu başardık. Ondan sonra çok rahatladık çünkü finale kadar ev sahibi avantajını almıştık. Akatlar’da bu avantaj o kadar etkili ki rakip takım sahaya çıktığında ortamdan çekiniyordu. Bu da bizim güvenimizi artıran etkenlerdendi.
‘En iyisini yaparız’
* 12 kişilik kadroda yer alma olasılığınız nasıl sizce?
E.V: Ben şansımın fazla olduğunu düşünmüyorum. Girersem elimden geleni en iyi şekilde yaparım ama giremesem bile benim için burada olmak önemli bir şey.
O bile yeterli olabilir. Benim pozisyonumda çok isim var. Sonuçta tabii ki coachun kararı ne olur bilinmez.
S.Ş: Sakatlıklar nedeniyle şansım daha fazla sanırım ama Ufuk abinin kafasında nasıl bir plan var, şampiyona yaklaştıkça belki başka bir sistem deneyecek bunları göreceğiz.
Ama şunu net şekilde söyleyeyim, 12 kişinin arasına kalırsam o formayı giydikten sonra yapabileceklerimin maksimumunu yaparım.
‘Herkes eşit’
Türk oyuncuların şans bulamadığı bir ortamda, Beşiktaş’ta olmak şans mıydı?
E.V: Ufuk Sarıca hakikaten oyuncuya değer katan ve özgüven yükleyen bir insan. Her oyuncudan maksimum verim aldığı için, herkesi hazır tutabiliyor. Türk ya da yabancı olarak görmüyor. Türk oyuncular da iyi olduklarında sahaya girebileceklerine inandıkları için daha fazla motive oluyor. Yabancı sınırı bu şekle geldikten sonra Türk oyuncuya fazla sahip çıkılmıyor, yabancılara güveniliyor. Ufuk abinin sisteminde ise oyuncunun yaşı, pasaportu önemli değil, sahaya ne koyabildiği önemli.
‘Benim için fırsat’
Hep uzun rotasyonumuz geniş olurdu ama bu kez aynı lüksümüz yok gibi. Ne diyeceksin?
S.Ş: Daha önce Oğuz Savaş ve Ömer Aşık gibi önemli isimler oluyordu. Bu sene bazı talihsizlikler oldu. Bu benim için tabii ki fırsat. Ufuk abi ile çalışmaya devam ediyor olmam da şans. Bana sezon başında, kendine milli takımı hedef olarak koy demişti. Onun ne istediğini biliyorum, nasıl çalıştığını biliyorum, bu bir avantaj. Ben de diğer uzunlar ile birlikte orayı en iyi şekilde doldurmaya çalışağım.
‘Herkes önemliydi’
Taraftar dışında takımdaki havanız da etkileyiciydi, bunun kaynağı neydi?
E.V: İyi bir Türk ekibimiz vardı. Genelde takımlar kurulurken iki tane tecrübeli oyuncu alınır, geri kalanı genç olurdu. Bizim takımda ise 14 oyuncunun birçoğu uzun süre ligde oynamış isimlerdi. Ben Ufuk abinin bu kimyayı çok iyi oturttuğunu düşünüyorum. DJ’in gelmesi, Roll’un, Stimac’ın olması, yani Türkiye’yi bilen isimlerin kadroda bulunması avantaj oldu.
Kaynak: milliyet
