Sports TV’de yayınlanan TBF'nin taraftar projesi Tribüne Renk Kat'ın televizyon programına, bu hafta basketbol yorumcusu Ümit Avcı ve FIBA eski hakemi Ufuk Akyüz konuk oldu.
Programda aynı zamanda Galatasaray Odeabank, Fenerbahçe, Anadolu Efes, Bursaspor ve Beşiktaş Sompo Japan'ın taraftar temsilcileri de yer aldı. Ufuk Akyüz tribünlerde taraftar olmadan maçların seyircisiz olmasının oyun kalitesini ve konsantrasyonu etkilediğinden bahsetti.
“Ben hiçbir oyuncunun ya da hakemin boş tribünlere oynamaktan zevk aldığını düşünmüyorum. Hazırlık maçlarında ne hakem ne de oyuncuların konsantrasyonu üst düzeyde olamıyor. Seyircinin varlığı, hakemin dikkatini dağıtmaktan ziyade oyuna motive eden enstrüman gibi. 2002 senesinde Abdi İpekçi’deki Galatasaray-Fenerbahçe maçında tribünlerde iki takımın da taraftarlarının olduğu son derbiydi benim hatırladığım. O maçı ben yönetmiştim ama gerçekten çok keyifli olduğunu hatırlıyorum. Tribüne Renk Kat projesi, sağ duyu açısından çok önemli. Sonuçta tribünde taraftarları görmek ister.”
“Basketbolu iyi yönetmek için, oyunu hissetmek gerekir”
“Üniversitede açılan bir hakemlik kursuna katıldım. Hakem kartıyla maçlara rahat girebildiğimiz için aslında başvurduk da diyebilirim. Daha sonra altyapılarda maç yönetmeye başladık. Murat Biricik ve ben alt liglerde maç yönetmeden en üst ligde maç yönetmeye başladık. Basketbolu çok sevdiğimiz için de Turgay Demirel’den gizli olarak amatör kümede basketbol oynamaya çalıştık. Bizim en büyük kazancımız, Abdi İpekçi’de üst üste 3 maç oynanmasıydı. Hem kendi maçımdan önce izliyordum hem de kendi maçımı yönetiyordum. Seyrettiğin maçın iyi yönetilmesi önemli değil, kötü maçlardan da önemli dersler çıkarılıyor. Basketbolu iyi yönetmek için, oyunu hissetmek gerekir.”
“Bir hakem ortalama maçta 100 düdük çalıyor ama bizim takıldığımız nokta 2 ya da 3 düdük oluyor! Maçın iyi oyuncusu ne kadar ortalama ile oynuyor? Belki %60! %97 gibi bir oranla maç yöneten hakemi eleştirmek çok kolay olabiliyor. Hayatımda bir defa hakem kursu açtım, herkesi sahaya çıkardım. Ama 5 dakika boyunca kimse düdük çalamadı, beyinle dudak arasında bağlantı kopukluğu olabiliyor. Önerebileceğim en önemli şey bolca maç seyretmek ve o maçlardan bir şeyler çıkarmak.”
Programın ikinci bölümünde ağırlıklı olarak Basketbol Süper Ligi konuşulurken, konuklarımızdan Ümit Avcı, play-off ve sezon hakkındaki görüşlerini paylaştı.
“Sezonun sonunda çok fazla dedikodu çıktı rakip seçileceği konusunda ama özellikle Ergin Ataman ve Galatasaray’ı kutlamak gerekir. Tüm kritik maçlarını kazandılar. Anadolu Efes’i özellikle kutlamak gerekiyor. Ivkovic’in olduğu dönem Anadolu Efes için eksi bir dönemdi. Artık sadece atarak kazanan bir basketbol olması mümkün değil o yüzden Ahmet Çakı yönetimindeki Anadolu Efes, savunmasını sertleştirdi. Fenerbahçe’yi de kutlamak lazım 2 sene üst üste Euroleague Final-Four’da oynamak çok önemliydi. Eurocup’ı kazanan Galatasaray Odeabank’ı kutlamak da gerekiyor. Avrupa’nın 2 numaralı kupasını müzelerine götürdüler. Eskiden Avrupa’nın en çok para harcayan ligiyken, artık Avrupa’nın en iyi 2 liginden biriyiz kesinlikle diyebiliriz. Spor Toto Basketbol Ligi’nde geriye kalan 4 takımdan kimin favori olduğunu cidden söylemek zor ancak Fenerbahçe – Galatasaray Odeabank serisinden çıkan takım final için seyirci avantajıyla bir adım önde olabilir”