Top kaybı 1
Günümüz basketbolunda özellikle kontrollü hücumu tercih eden takımların bulduğu pota altı sayıları çok çeşitli değil.
Kısaca sıralayacak olursak, tepe ve kenar pick and rollerinde içeri verilen paslar veya içeri dalışlar, arkası dönük hücumlar ve son olarak ta dış atış için organize edilen oyunlarda yapılan savunma hatalarını cezalandırıp pota altından bulunan sayılar.
Hızlı hücumları dışarıda tutarsak ,bunların dışında kalan sayıların hepsi dış atışlardan geliyor.
Eğer, hızlı hücuma karşı yaptığınız savunmada size sorun yaratmayan 2.20 boyunda bir oyuncunuz varsa rakibinize pota altında kolay sayı vermezsiniz.
Eğer atletik özellikleri handikap yaratmayan 2.15 'in üzerinde bir oyuncuya karşı oynadıysanız veya bir koç olarak maç idare ettiyseniz söylediğimi çok iyi anlarsınız .
Sürekli olarak pota altına girmenize engel olan, sizi yakın atış yapmaktan caydıran,yaptığınız atışlarınızı bozan ve kaçırdığınız tüm atışların ribaundlarını alan bir dev. Gerçekten biraz moral bozucu oluyor!
Yalnız önemli bir karar vermeniz lazım bu oyuncu dışarı çıkamayacağı için onun adamından gelecek olan dış atışlara razı olmanız lazım.
Bu maçta Laso’nun tercihi bu yönde oldu ve Tavares Walter’i’ 21 dakika sahada tuttu ancak karşılığında Nicolo Melli’nin 34 dakikada attığı 28 sayıya razı oldu .
Tüm sezon boyunca 26 dakika ortalama süre alan ve maç başına 8.9 sayı bulan Melli’nin bu performansı Laso’nun planlarını az daha boşa çıkarıyordu.
Ancak sezon boyunca çember altından arkası dönük hücumlarla sayı bulmaya alışan Fenerbahçe’nin hücum dengesi bozuldu.
Bu maçın gidişini etkileyen diğer bir faktörde Real takımındaki “topa yön veren” oyunculardan Causeur, Fernandez ,Doncic, Campazzo ‘dan gelen 37 sayıya karşılık Wanamaker, Sloukas ve Dixon’dan gelen 28 sayı idi.
Kaynak: http://basketboldan.blogspot.com.tr/?m=1