Anadolu Efes'in yeni transferi Krunoslav Simon, beIN SPORTS'un sorularını yanıtladı.
İstanbul’a hoş geldin Simon. Öncelikle hikayeyi bir de senin tarafından dinleyelim. Efes’in teklifi nasıl geldi? Milan’dan nasıl ayrıldın? Buraya transferinle ilgili senin görüşlerini alalım.
Öncelikle bu sıcak karşılama için teşekkür ederim. Sadece sen değil karşılaştığım kulüpteki herkes bana çok sıcak davrandı. Son 2 yılda Olimpia Milano’daydım. Sonrasında koçu değiştirdiler. Bununla beraber birçok oyuncuyu da değiştiriyorlar. Ve ben de böyle büyük bir kulüpte oynama ve güzel bir şehirdr yaşama fırsatını karşımda buldum. Bu teklif gelince ben de değerlendirmek istedim.
Herhalde transfer öncesinde koç Perasovic ile konuşmuşundur. Onunla görüşmen nasıl geçti?
Tabii ki patron o. Onun sözü son sözdür. Kararı o veriyor. Birkaç kez konuştuk. Bana planlarımı sordu. Takıma uyup uyamayacağımı sordu. Ben de mutluluk duydum. Çünkü kadrosunda beni düşünüyordu.
Benimle anlaşmayı isteyince 3-4 dakikada her şeyi çözdük. Dediğim gibi; burada olduğum için mutluyum.
Çok az konuştunuz o zaman sadece 3-4 dakikalık bir görüşme olduğuna göre?
Hızlı konuştuk.
Bu 3-4 dakika içinde bilemiyorum takımın hedeflerini, senin rolünü konuşabildiniz mi?
Son görüşmemiz bu kadar kısaydı. Beni tanıyor. Onunla milli takımda 2015 Eurobasket’te beraberdik. Ben de onun nasıl bir koç olduğunu biliyorum. Nasıl bir oyuncu aldığının farkında. Bunu düşünmüştür ve böyle bir karar aldığı için mutluyum.
Dediğin gibi Perasovic ile 2015 Eurobasket’te beraber çalışmıştınız. Koçu nasıl tanımlarsın?
Onu çalışkan ve iyi bir insan olarak tanımlayabilirim. Düşündüğünü yüzünüze söyleyen biridir. Ben de onun bu yönünü çok beğeniyorum. 2015 bizim için çok şanslı bir yıl değildi. TOP 16’da elenmiştik. Ancak bir çok farklı şey olmuştu. Sakat oyuncularımız vardı. Başarısızlığın arkasında bir çok kötü şey vardı. İkimizin de yeni hali Efes’te çok daha iyi olacaktır.
Onun tarzını elbette biliyorsun. Efes geçen yıl daha çok yüksek tempoda oynamayı seven bir takımdı. Sen de 3 numaradan oyunu organize eden, 5’e 5’te yaratan bir isimsin. Sisteme adaptasyonun nasıl olacaktır?
Şimdiden takımın nasıl olacağını söylemek güç. Şu anda 5-6 oyuncumuz var. Bu nedenle takımın tarzının nasıl olacağını bilemiyorum. Ama ben şu anda her sisteme ayak uydurabileceğim bir yaştayım. Takıma yardımcı olmanın bir yolunu bulurum. Paslarım mı, üç sayılık atışlarım mı… Hızlı oyun mu yoksa daha yavaş mı… Her oyuna uyum sağlayabileceğimi düşünüyorum. En önemlisi; takıma yardımcı olmak için her şeyi yaparım.
Bana göre sen basketboldaki nadir isimlerden birisin. Artık geleneksel oyun kurucular kalmadı. Senin gibi point forvet diye tanımlayabileceğimiz 3 numaradan yaratan isimler azaldı. Basketbolun gelişimine, atletizmine ve temposuna baktığımızda sen kendini nasıl görüyorsun?
Dediğin gibi tüm sporlar bu yönde ilerliyor. Daha çok atletizm var her şey daha hızlı. Ama yüksek seviyede fark yaratacak oyuncular, hız ve güce dayalı isimlerden daha fazla şeyi bilenler olacaktır. Kendimden bahsetmek zor benim için. Ama kendimi eski tip olarak tanımlayabilirim. Bir aldatmacayla veya bir adımla bunu gösterebiliyorum. Şuanda bunu iyi yapabiliyorum ama yıllar geçtikçe nasıl olacak göreceğiz.
Gelecek sezonki beklentilerle ilgili konuşalım. Perasovic’i tanıyorsun, Derrick Brown’la beraber oynadın ama yine de yeni bir takım olacak. Gelecek sezon için ne gibi beklentiler olacaktır?
Nasıl bir takıma geldiğimi biliyorum. Efes her zaman büyük hedefleri olan, her zaman Final Four’a, lig şampiyonluğuna, kupayı kazanmaya oynayan bir takım. Bu da buraya gelmemin ana nedenlerinden biri. Bu anlayışı beğeniyorum. Hedefler her yıl olduğu gibi yine aynı olacaktır. Önce takımın nasıl oluşacağını görmek gerek. Konuşmak ve diğer takımlarla karşılaştırma yapmak için erken. Ama eminim ki Efes her yıl olduğu gibi yine aynı hedeflerin peşinde olacaktır.
Euroleague’in yeni formatını konuşalım. İlk yılı geride bıraktık. Deneyimli bir oyuncu olarak yeni formatın ilk yılını nasıl tecrübe ettin?
Eskisinden çok daha zor hale geldiğini söylemek mümkün sanırım. Evet. Geçen yıl, diğer yıllara göre çok daha zordu. Aynı zamanda bu basketbol için de güzel bir şey. Özellikle birçok oyuncu NBA’e erken gidiyor. Eskiden olduğu gibi Avrupa’da çok iyi oyuncular yok. Bu nedenle yeni formatın iyi olduğunu düşünüyorum.
Elbette zor, özellikle Türkiye’de olduğu gibi zor bir yerel liginiz de varsa… Bence Avrupa’da olabilecek en iyi basketbol ortaya çıktı diyebilirim. Benim için çok güzel. Dediğin gibi yerel ligler de zor. Şimdi Eurobasket’e gideceksin. Ardından Euroleague ve yerel ligler başlıyor.
Yine deneyimli bir oyuncu olarak bu yoğun tempoda kendinizi nasıl üst seviyede tutabiliyorsunuz?
Eğer zihninde bunu zor hale getirirsen her günün zor geçer. Eğer yaptığın şeyden keyif alıyorsan o kadar da zorlanmazsın. Elbette seyahat, maç ve ardından belki bir yenilgi sonrasında yeniden ayağa kalkmak zor olabilir. Her sezon üstesinden gelmen gereken zor anlar vardır. Ama ben bundan keyif alıyorum. Milli takım kampından önce neredeyse 1.5 aydır dinleniyorum. Kendimi iyi hissediyorum ve sezonun başlamasına dört gözle bekliyorum.
Şunu merak ediyorum; sen bir Euroleague oyuncususun. Dışarıdan bir rakip olarak Efes’i nasıl görüyordun?
Efes 2000’lerde Final Four’ların içindeydi. Sonrasında biraz uzak kaldı. Bir rakip olarak mücadele ederken Efes’e bakışın nasıldı? Efes çok da uzak kalmadı Final Four’dan. Geçen yıl sadece 1 maçla kaçtı. Bu nedenle uzak kaldı diyemeyiz. Ama şimdi birçok takım büyük bütçelere sahip ve büyük transferler yapabiliyor. Ben Efes’i Avrupa’nın en iyi 7-8 takımından biri olarak görüyorum. Benim için Efes her zaman çok büyük takımdı ve onlara rakip olduğun zaman büyük bir takımla oynadığını hissedersin.
Sana başka bir konuyu sormak istiyorum. Ne olursa siz oyunculara oluyor. Yeni pencereler olacak. Ve bu sezon içi maçlara denk gelecek. Bu zorluğu yaşayacak bir oyuncu olarak olan biteni nasıl yorumluyorsun?
Dürüst olmak gerekirse buna nasıl yorum yapacağımı bilmiyorum. İki taraf (FIBA ve Euroleague) anlaşırsa olabilir. Ama bir taraf kuzey bir taraf güney kutbunda… En kötüsü, taraftarların yaşayacağı kayıp olacak. FIBA Elemeleri başladığında taraftarlar milli takımlarda en iyi oyuncuları göremeyecekler. Diğer bir yandan çok ilgi çekici olmayacak. Bence kötü oldu. Bu pencereleri maçlar sürerken ortaya koydular. Nasıl olacağını ve bu elemelerin ne kadar süreceğini bilmiyorum.
Son sözler olarak Efes taraftarların mesajını alalım…
Onları takımı desteklemeye çağırıyorum. Hedefi yüksek, iyi bir takım olacağı kesin. Takım arkadaşlarımla beraber elimizden geleni yapıp taraftarlarımızı mutlu edeceğiz.
RÖPORTAJIN VIDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ.
