Fenerbahçe BEKO’nun Play-Off’a 4. sıradan girebilmek adına göstermesi gereken kararlılık, dinamizm, motivasyon ve savunma sertliği Play-Off’a kalabilmek için son şansını kullanan Real Madrid’de fazlasıyla vardı dün…
Bu gibi karar maçlarında var olmak için yapmanız gereken, hele de takımınızın en değerli parçası sakatlanıp tribüne çıkmışsa, bu açığı kapatmak adına yüksek motivasyonla savunma direncini ön plana çıkarmaktır. Ancak Sarı-Lacivertli cephede bırakın yüksek motivasyonu, sahaya enerji koyma kısmında hiçbir oyuncunun yeterli katkıyı veremediğini gördük. Fenerbahçeli oyuncular mental olarak bu maçın havasında değildiler. Aksine Real Madrid, Vesely’siz Fenerbahçe’nin, O’nun olmadığı sezon başındaki süreçte yaşadığı ‘kırılgan’ yapısının yeniden su yüzüne çıkma ihtimalini öngörmüş olacak ki maça son derece sert girip, oyunun iki yönünde de, özellikle de ribaundlarda ezici üstünlük kurdular. Bu sayede Fenerbahçe’nin geçiş oyunlarının önünü keserken, daha 12. dakikada farkı 20 sayıya (13-33) çıkararak maçı da dönüşü olmayan yola soktular.
Sarı-Lacivertli oyuncuların böylesi önemli bir maçta bu derece ‘silik’ bir görüntü içinde olması, onların mental olarak bu zorlu mücadeleye hazır olmadığını gösteriyor ki bu da coach Kokoskov’a yazar…
Tempoyu yükseltemeyip, sete sette de rakibin sertliği karşısında pozisyon üretmekte baştan sona zorlanan Kanarya, De Colo ve Brown’ın bireysel becerisine bel bağladı. Guduric sadece 5 şut kullanıp, 2 isabetle noktaladığı gecede O’Quinn ve Ahmet ve özellikle de Barthel boyalı alan üretiminde işin hem skor hem de ribaund kısmında katkı veremediler.
Real Madrid’in ilk top kaybını 22. dakikada yapmış olması da Fenerbahçe’nin sahaya direnç koymadığının en net göstergesiydi.
Öyle ki Fenerbahçe’nin dünkü ‘light’ savunmasına karşı 19 üçlük isabetiyle kulüp rekorunu da kırdılar.
Fenerbahçe BEKO dün rakibinin bu yüzdeli oyununu direnç göstererek aşağıya çekse de yine kaybedebilirdi. Zaten kötü görünen şey, farklı yenilgiden çok o sezon başındaki ‘sıradan’ manzaranın yeniden ortaya çıkmasıydı.
Şimdi Play-Off’taki rakibini bekliyor Sarı-Lacivertliler… Bu akşamki Barcelona-Bayern Münih mücadelesi bu anlamda belirleyici olacak. Barcelona kazanırsa 6. olup Anadolu Efes’le, Bayern Münih kazanırsa 7. sırayı alıp CSKA Moskova ile eşleşecekler. Düşük bir ihtimal de olsa Bayern Münih’in kazanması Fenerbahçe BEKO için daha hayırlı olur.
Not: Bu arada, maçtan bağımsız olarak dünkü mücadelenin baş hakemi Luigi Lamonica’ya da bir paragraf ayırmak istiyorum. Maçtan bağımsız diyorum çünkü Real’in haklı bir galibiyet elde ettiğini düşünüyorum. Euroleague organizasyonunun istediği yönde rüzgar estirmeyi geçmişte de çok iyi beceren, ‘cellat’ rolüne ‘aşina’ olduğumuz İtalyan hakem Luigi Lamonica, dün yine ‘özel misyonla’ İstanbul’daydı. Fenerbahçe’nin henüz baştan yenilgiyi kabullenmesi işini kolaylaştırdı. Yine de Sarı-Lacivertli takımın ufak kıpırdanışlarında çaldığı (ya da çalmadığı) araya öyle düdükler sıkıştırdı ki evlere şenlik!.. Emekli olma zamanı geldi de geçiyor artık…



