Rio Olimpiyatları'nda mücadele eden A Milli Kadın Basketbol Takımı'nın yıldızı Nevriye Yılmaz, önemli açıklamalar yaptı.
2016 Rio Olimpiyatlarında çeyrek finale yükselmeye hak kazanan Türkiye A Milli Kadın Basketbol Takımı'nın kaptanı Nevriye Yılmaz, Rio'da özel açıklamalarda bulundu.
Çeyrek finalde yenebilecekleri bir takımla eşleşerek, Rio Olimpiyatları'nda yarı finale yükselmek istediklerini ifade eden Nevriye Yılmaz, olimpiyatlarda yaşadıkları sıkıntıları da dile getirdi.
Tecrübeli oyuncu, dünyanın en büyük organizasyonunda skandal yaşadıklarını ve çok korktuklarını belirtirken, yemeklerde ve konakladıkları yerlerin temizliğinde çok ciddi sorunlar olduğunu söyledi.
Nevriye Yılmaz'ın yaptığı özel açıklamalar şöyle:
Canan Kaya: Özellikle son maçta çok iyiydin. Maçı hem bireysel hem de takım olarak değerlendirir misin?
Nevriye Yılmaz: İstediğimiz gibi turnuvaya başlayamadık. İki mağlubiyetle başladık. Zaten grubumuzun en iyi iki takımıyla oynadık. Belki biraz zayıf bir rakiple başlamış olsaydık, belki çok farklı bir sonuç elde edebilirdik. Çünkü Avusturalya'nın tecrübesi tartışılmaz, ama çok yakındık kazanmaya. Fransa'yla da bir onlar kazanıyor, bir biz kazanıyoruz. Kazanabileceğimiz bir maçtı yani. Belki birkaç gün sonra oynasaydık, sonuç farklı olabilirdi.
C.K: Senin bir sakatlığın vardı. Düzelerek geldin buraya, idman yaptın. İlk maçtan itibaren hazır hissettin mi, yoksa zamanla mı ısındın?
N.Y: Takımın antrenmanlarında ben de kendimi daha iyi hissetmeye başlamıştım ama çok antrenman eksiğim vardı. Üç hafta kadar ben takımla antrenman yapamadım. Bireysel olarak hep çalışmak zorunda kaldım. Taktiksel açıdan çok bir sorun yaşamadım, ama kendi kişisel performansımdan yana birazcık endişem vardı.
"HEPİMİZİN ÇOK AĞRISI VAR. YÜRÜRKEN BİLE ZORLUK ÇEKİYORUZ"
C.K: Çok iyiydin bence maçta…
N.Y: Antrenmanlarda kendimi gördükçe, kendime de güvenim geldi. Sonuçta telafisi olmayan maçlar bunlar. Hepimizin çok ağrısı var. Yürürken bile zorluk çekiyoruz diyebilirim ama maça çıkınca bunu düşünmüyoruz. Hiçbir şekilde mazeretin önemi yok burada. Kesinlikle hedefe kilitlenmiş durumdayız. Turnuva bittikten sonra belki bunun acısı çıkacak, ama inşallah değer. Sonunda alacağımız bir madalya için o acıları çekmeye razıyım ben.
"İNŞALLAH YENEBİLECEĞİMİZ BİR TAKIMLA EŞLEŞİRSEK ÇEYREK FİNALİ GEÇİP YARI FİNALE YÜKSELECEĞİZ"
C.K: Önümüzdeki maç ev sahibiyle oynayacağız. Ne düşünüyorsun bu maç hakkında?
N.Y: Şimdi Brezilya'nın hiçbir iddiası yok, kazansa bile elenmiş durumda. Ancak onlar da son maçlarını mutlaka evlerinde kazanmak isteyeceklerdir. Biz de belki çok risk almayız. Belki antrenörümüz çeyrek final maçını düşünerek rotasyonlu oynatır diye düşünüyorum. Tabii ki kazanmak için çıkacağız. Şu anda ikinci olma şansımız yok. Üçüncü olup en azından çaprazda çeyrek finalde iyi bir takımla eşleşmek istiyoruz. Çünkü Amerika'nın gücü ortada. İnşallah yenebileceğimiz bir takımla eşleşirsek çeyrek finali geçip yarı finale yükseleceğiz.
"YEMEKLERDE VE KONAKLADIĞIMIZ YERLERİN TEMİZLİĞİNDE ÇOK CİDDİ SORUNLAR VAR"
C.K: Köy hayatı nasıl? Sen Londra'yı da gördün. Çeşitli problemler olduğu söyleniyor.
N.Y: Buradaki organizasyonun kalitesi Londra'ya göre bir iki tık daha düşük. Yemeklerde ve konakladığımız yerlerin temizliğinde çok ciddi sorunlar var. Kaldığımız yeri kendimiz temizliyoruz. Çamaşırlarımızı da bazen kendimiz yıkamak zorunda kalıyoruz, çünkü çok fazla temiz ve hijyen olmadığını düşünüyoruz organizasyonun verdiği imkanların. Sonuçta bunları bilerek geldik. Londra gibi olmayacağını tahmin ediyorduk. Bir sıkıntı yok. Sonuçta aç değiliz, açıkta değiliz. Başımızı sokacak bir odamız var, karnımız da doyuyor. Çok önemli şeyler değil bunlar."
C.K: Diğer sporcularla konuştunuz mu hiç? Mutlaka sohbet ediyorsunuzdur yabancı atletlerle.
N.Y: Konuşuyoruz, onlar da temizlik ve yemekten şikayet ediyorlar. Zaten en büyük sıkıntı bu ikisi, ama herkes bir şekilde idare ediyor.
"DÜNYANIN EN BÜYÜK ORGANİZASYONUNDA SKANDAL YAŞADIK. ÇOK KORKTUK"
C.K: Bir de sizin kaybolma hikayeniz vardı…
N.Y: Kaybolma hikayesi çok korkunç, çünkü ertesi gün iki kişinin vurulduğunu duyduk biz. Giderken bir saat geç ulaştık Avusturya maçına, ama buna rağmen sonuna kadar mücadele ettik. O bir sorun değildi. Maç saatinde sahadaydık. Ancak kaybolmak, şoförlerin yolu bulamaması bir rahatsızlık yarattı haliyle. Giderken çok önemli değildi, hava aydınlıktı ama dönüşte ben korktum. Çünkü Brezilya'nın çok tehlikeli olduğunu duyduk, tedirgin olduk. 2,5 saat sürdü maçtan sonra buraya gelmemiz. Navigasyonu açıyoruz, sanırım buranın teknolojiyle ilgili bazı sorunları var, yenilenmiyor galiba. Çünkü herkesin telefonunda farklı rotalar veriyordu. En sonunda taksi durdurduk yolda. Bizim kafileden taksiye binenler oldu. Otobüs taksiyi takip etti, öyle buldu olimpiyat köyünü. Akşam dönüşte hepimiz korktuk.
C.K: Sizin maçların oynandığı bölge tehlikeli bir bölge. Gazetecileri taşıyan araç taşlandı.
N.Y: Biz çok dolaştık ve korktuk. İnsanların dediği gibi bahane üretmek için söylediğimiz bir şey değildi. Ülkemizde bir sürü asker şehit oluyor. Yeri geldiğinde biz de ülkemiz uğruna canımızı veririz ama böyle bir şekilde kim vurduya gitmek istemeyiz. Dünyanın en büyük organizasyonunda böyle bir skandal yaşadık. Çok korktuk.
Kaynak: Habertürk