Dünyanın en büyük basketbol ligi olan NBA’de doğal olarak klasik tabirle oldukça yüksek miktarda paralar dönüyor. Son dönemde yapılan yeni televizyon sözleşmeleriyle beraber salary cap’in de yükselmesiyle beraber oyuncuların aldıkları ücretler belirli bir artış gösterdi. 2015-2016 sezonunda 70 milyon dolar olan salary cap, yapılan yeni televizyon sözleşmesinin de etkisiyle 2016-2017 sezonunda yaklaşık olarak 94 milyon dolara yükselmişti. Bu sezonki miktar ise tam olarak 99,093,000 dolar.
Peki, takımlar kendi paylarına düşen bu paraları nasıl harcıyor? Golden State Warriors gibi Kevin Durant’in fedakârlık yapıp bir miktar parayı masada bırakmasına ihtiyacı olan takımlar olduğu gibi Brooklyn Nets gibi kontrat yüklenici takımlar da mevcut. Bu yazıda ise her bir pozisyon için aldığı maaşa göre takımına, kendisinden beklenenden çok daha fazlasını veren yani bir bakıma en iyi fiyat/performans ürünü oyuncuları seçeceğiz.
Oyuncuları belirlerken sadece 2017-2018 sezonunda alacakları ücretleri dikkate alacağız. Bir oyuncunun kontratının son yılında veya ilk yılında olması bu yazı için bir kıstas değil. Geçmişi ve geleceği düşünmeden, oyuncuları sadece bu sezon aldıkları maaşa göre değerlendireceğiz. Aynı zamanda maksimum kontrat alan oyuncular da bu yazının dışarısında kalacak çünkü bu süper kontratları alan oyuncular takımları için aldıkları ücretlerden çok daha değerliler. Bu oyuncuların maksimum kontratı hak edip etmedikleri ise başka bir yazının konusu olabilir. Ama merak etmeyin çaylaklar hala bu yazının bir parçası.
Point Guard: Ben Simmons, Philadelphia 76ers ($6,168,840)
2016 NBA Draft’ının bir numaralı seçimi geçtiğimiz sezonu sakatlığı sebebiyle kaçırdıktan sonra bu sezon gösterdiği harika performans ile bütün dikkatleri üstüne çekmeyi başardı.
Simmons şimdiye kadar orta mesafe ve üç sayılık atışlar konusunda zayıf görünse de beklenildiği gibi büyüleyici olan pas ve sahayı görme yeteneğiyle takım arkadaşlarına birçok fırsat yaratıyor. Skor üretmesi gerektiğinde ise çabuk ayaklarını kullanarak pota altına kolayca girebiliyor ve pozisyonları bitirebiliyor. Simmons çabuk ayaklarının avantajını ve basketbol zekâsını kullanarak savunmada da oldukça etkili oluyor.
Bireysel anlamda onun için şu sıralar kötü giden tek konu ise orta ve uzak mesafe şutlar. Simmons bu sezon oynadığı 21 maçta sadece 8 tane üç sayılık atış kullandı ve bu atışlarda isabet bulamadı. Fakat burada dikkat çeken nokta, Simmons’ın denediği 8 üç sayılık atışın 7 tanesinin süre biterken yarı sahanın gerisinden gelmesi. Yani Simmons aslında bu sezon sadece 1 tane üç sayılık atış denedi. Üç sayılık atışların öneminin arttığı bu zamanda Simmons’ın bu alandan uzak durması şutu konusunda büyük bir soru işareti yaratıyor. Simmons orta mesafeden kullandığı atışlarda %29.4; serbest atışlarda ise %55.9 isabet oranıyla oynuyor. Simmons potadan uzaktayken yüzdesi düşük olmasına rağmen tüm NBA’de point guardlar arasında en yüksek şut yüzdesine(%50.3) sahip oyuncu konumunda bulunuyor. Bunu sağlayan etken ise boyalı alandan kullandığı 266 atışın 145’ünde isabet bulmuş olması (%54.5).
LeBron James, Ben Simmons’ın kendisine benzetilmesi için “Henüz erken” yorumunu yapsa da oyunlarındaki yakınlık dikkat çekiyor. Sahada ribaund alan, sayı atan ve asistleriyle oyunu yönlendiren bir oyuncunuz olduğu zaman işler çok daha kolay hale geliyor. Ve tabii 17.9 sayı, 7.1 asist ve 9.4 ribaund ortalamalarıyla oynayan bu oyuncuya sadece 6,168,840 dolarlık çaylak kontratıyla sahip olduğunuzu da unutmayalım. Takımına Simmons ölçeğinde katkı veren oyuncular yaklaşık olarak ortalama 20 milyon dolar kazanıyor.
Shooting Guard: Tyreke Evans, Memphis Grizzlies ($3,290,000)
2010 yılında Yılın Çaylağı Ödülü’nün sahibi olan Tyreke Evans’ın performansı, dizinden üst üste yaşadığı sakatlıklar sonrası oldukça düşmüştü. Evans geçtiğimiz iki sezonda toplam 65 maça çıkabilmişti.
Tyreke Evans bu sezon ise tamamen iyileşmiş gibi görünüyor ve Yılın Çaylağı Ödülü’nü kazanmış olduğu sezona yakın bir performans sergiliyor. Evans, %48.5 saha içi ve %42.7 üç sayı isabet oranlarıyla bulduğu 17.9 sayı ortalamasıyla Memphis hücumlarına yardımcı oluyor. Özellikle de Mike Conley’nin olmadığı dönemde zor günler geçiren Grizzlies için hücumda bir skor opsiyonu yaratıyor.
Grizzlies, Evans’a bu kontratı verirken muhtemelen ondan bu derecede bir performans beklemiyordu fakat şu anda NBA’deki en iyi kontratlardan birine sahipler. Yine de oynadığı son 11 maçı kaybeden Memphis Grizzlies için bu yeterince iyi bir teselli değil. Yönetim geçirdiği bu zor dönemde yeniden yapılanma kararı alıp takımdaki değerli parçaları elinden çıkarmaya gidebilir. Eğer böyle bir durum gerçekleşirse bu sezon sonunda serbest kalacak olan Evans, kendisini gösterme şansı bularak önümüzdeki sezon için kendisine daha yüklü bir kontrat bulabilir.
Small Forward: Kevin Durant, Golden State Warriors ($25,000,000)
Kevin Durant seviyesindeki bir oyuncunun burada bulunma sebebi, maksimum kontrat alan bir oyuncu olmaması. Durant geçtiğimiz temmuz ayında takımın Andre Iguodala’yı elinde tutabilmesi ve bu muhteşem çekirdeği koruyabilmesi adına, alabileceği maksimum kontrattan ($34,500,000) vazgeçerek 25 milyon dolarlık bir kontrata imza atmıştı.
Şampiyonluk dışında başka bir hedefi olmayan Durant, 24.9 sayı, 6.6 ribaund, 4.8 asist ve 2.1 blok ortalamalarıyla MVP yarışının da içerisinde bulunuyor. Durant tüm bunları %53.4 saha içi ve %41.9 üçlük isabet oranlarıyla yapıyor. Kariyerinin en yüksel blok ortalamasına sahip olması onun, hücumda son derece verimli olması yetmezmiş gibi, Yılın En İyi Savunmacısı ödülünü de ne kadar istediğini gösteriyor. Warriors; Stephen Curry, Klay Thompson, Andre Iguodala, Kevin Durant ve Draymond Green’den oluşan kısa beşine geçtiği zaman 2.13’lük Durant, Green ile birlikte pota altında hem uzunlara hem de kısalara sorun yaratıyor. Hücum kısmında ise kalın uzunların potadan uzak mesafede Durant’i savunma şansı zaten yok. Golden State Warriors bu ölümcül kısa beşine döndüğü zaman onları yavaşlatmak gerçekten çok zor.
Kısacası Durant, her zamanki performansını gösterirken haziran ayının gelmesini bekliyor.
Eğer Durant’in burada bulunmasını haksızlık olarak görüyorsanız onun yerine burada bulunabilecek oyuncu: Jayson Tatum, $5,645,400
Power Forward: Giannis Antetokounmpo, Milwaukee Bucks ($22,471,910)
“Çılgın Yunan” NBA’in bu sezonki en büyük hikâyelerinden biri olma devam ediyor. 2.11 boyunda, 2.26 kanat genişliğine sahip, tüm sahayı geçmesi için 3 dribblinge ihtiyacı olan, inanılmaz atlet ve sahadaki her şeyi yapabilen 22 yaşındaki bir adam…
Antetokounmpo her pozisyonu oynayabilmesiyle Milwaukee Bucks beşlerine büyük bir esneklik sağlıyor fakat onun etrafındaki parçalar takımın doğuda söz sahibi olabilmesi için pek yeterli görünmüyor. Bucks oyuncuları uzun kollarıyla sahayı rakiplere daraltsa da şut performansı açısından zayıf kalıyorlar. Antetokounmpo ve 4 şutör formülüyle Cleveland Cavaliers’ın LeBron James ve 4 şutörlü oyununa çok benzer şekilde oynayabilirler fakat şimdilik bu oyun için yeterli personelleri bulunmuyor. Yine de Antetokounmpo sahada her şeyi yaparak Bucks’ın maç kazanmasına yardım ediyor ve takımı playoff resminin içerisine sokmaya çalışıyor. Üç sayılık atışlar konusunda sıkıntı içerisinde olmasına rağmen (%25.7) 29.4 sayı ortalamasıyla ligin sayı krallığında James Harden’ın ardından ikinci sırada bulunuyor.
Antetokounmpo da Durant gibi takımına finansal açıdan esneklik kazandırmak ve üst seviye bir takım kurulmasına yardım etmek amacıyla maksimum kontratı kabul etmek yerine daha az bir miktar olan 22 milyon dolara Milwaukee Bucks ile anlaşmıştı.
Sahada yapamayacağı herhangi bir şey bulunmayan bu adamın sadece bir maçını bile izlediğiniz zaman zaten her şeyi kendiniz görecek ve hayret edeceksiniz.
Center: Nikola Jokic, Denver Nuggets ($1,471,382)
Jusuf Nurkic’in Portland Trail Blazers’a takas olmasıyla birlikte benchte oturmaktan kurtulan Jokic, koç Michael Malone’nun ne kadar büyük bir hata yaptığını herkese göstermişti.
Jokic, ayakları çok hızlı olmamasına rağmen yüksek basketbol zekâsı ve çabuk elleriyle hem hücumda hem savunmada Nuggets’ı yönetiyor. Orta mesafe ve üç sayı tehdidinin de olmasıyla rakibi kendine çekerek oyunun açılmasını sağlıyor. Maç başına 3.3 üç sayılık atış deneyerek %40.6 isabetle oynuyor. Verdiği paslarla takım arkadaşları için kolay sayı şansı yaratıyor. Tüm bunların yanında bir uzundan beklenildiği gibi maç başına 10.6 ribaund alıyor. Joker her gece yaptığı smaçlarla veya bloklara öne çıkmadığı için biraz görmezden gelinebilse de kesinlikle NBA’in en iyi uzunları arasında yer alıyor.
Jokic bu sezon; Salah Mejri, Kevon Looney ve T.J. McConnell gibi isimlerle aynı ücreti alıyor. Yani aklınıza gelebilecek çoğu oyuncudan daha az kazanıyor. Takımına yaptığı katkı seviyesine bakacak olursak(TPA) Jokic’in bu performansıyla şu anda aldığı ücretin yaklaşık olarak 15 katını alması gerekiyor.
*Bu yazıdaki istatistikler 3 Aralık 2017 gününün istatistikleridir.
*Objektifliğin korunması açısından değerlendirmeler yapılırken NBA Math’in total points added (TPA) istatistiği kullanılmıştır. Meraklısı için daha ayrıntılı bilgiler burada mevcut.



