Türkiye Basketbol Ligi’nde liderlik koltuğunu benimseyen TOFAŞ’ın kaptanı Kaya Peker, normal sezon dâhilinde önemli bir avantaja sahip olsalar dahi, Süper Lig hedefi yolunda önemli olanın play off dönemindeki performans olduğunun altını çizdi.
-TOFAŞ adına nasıl bir sezon devam ediyor, kaptanın gözünden dinleyebilir miyiz?
Kaya Peker: Türkiye Basketbol Ligi, benim de daha önce oynamadığım bir lig. İçine girdikten sonra dinamiklerini kavramaya başladım… Belki dışarıdan bakanlar buranın daha kolay olduğunu düşünebilir ama Süper Lig kadar zor bir ortamda yarıştığımızı söyleyebilirim. Bu açıdan baktığımızda başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Sezonumuz Süper Lig’e göre daha uzun, daha çok maç yapıyoruz. Sakatlıklar, formsuzluklar olabiliyor. Zor deplasmanlara gidiyoruz. Bunlara rağmen 23. haftaya dek, 22 mücadelede namağlup devam etmiş olmamız sevindirici bir olay. Benim de bu takımın kaptanı olmam dolayısı ile yaşadığım ayrı bir mutluluk var. Yine de tabii ki hedef önemli… Normal sezonda kazandığımız maçların anlamlı olması için play offlarda aynı oyunu sahaya koymamız gerekiyor. Şu anda odağımız play offlara hazır olabilmek yönünde. Sezon dâhilinde önemli bir avantaja sahip olarak yolumuza devam ediyoruz ama her şey play off döneminde belli olacak. Bu yüzden tüm konsantrasyonumuzu oraya ayarlamaya çalışıyoruz.
“TOFAŞ Spor Salonu, Süper Lig Seviyesinde”
-Şimdi soracağım soru biraz da benim kendi merakım olacak… Uzun yıllar Süper Lig’de forma giymiş bir oyuncu olarak Türkiye Basketbol Ligi’nde yabancılık çektiğin oldu mu?
Kaya Peker: Gelmeden önce kafamda soru işaretleri vardı ama katılacağım takımın TOFAŞ olması ve başantrenörün Orhun Ene olması aklımdaki tüm tereddütleri yok etti. Buraya geldikten sonra da hiçbir şekilde pişmanlık ya da adaptasyon sorunu gibi şeyler yaşamadım. Seneler önce eski adıyla İkinci Lig, böyle bir yer değildi. Örneğin bizim salonumuzu ele alalım, TOFAŞ Spor Salonu Süper Lig seviyesinde bir salon; alışılmış şartların üzerinde… Tabii ki arada gittiğimiz zor deplasmanlar, eski salonlar oluyor. Yine de genelde çoğu organizasyon, misafir olduğumuz birçok salon gayet iyi. Bu sebeple pek de yabancılık çektiğimi söyleyemem…
“TBL’de Basketbolun İçinde Olması Gerektiği Kadar Sertlik Var”
-Türkiye Basketbol Ligi’nde dinamiklerin biraz daha sert bir basketbola izin verdiğini biliyoruz… Takım arkadaşlarından Kaloyan Ivanov’un da geçtiğimiz haftalarda yaşadığı olay malum… Buradaki basketbolun Süper Lig’dekine göre farkının sana yansıyıp yansımadığını öğrenmek isteyeceğim…
Kaya Peker: İnsanlar beni TBL’ye hazırlarken öncelikle buradaki sertlikten bahsetmişlerdi. Ben de kariyerim boyunca zaten sertlik ile mücadele eden bir oyuncu olduğum için bir çekincem yoktu ve şu ana kadar da abartılı, Süper Lig seviyesinin üzerinde bir sertlik gördüğümü söylersem yalan olur. Basketbolun içinde olması gereken bir mücadele oluyor. Bu spor, temassız bir spor değildir. Arada sırada olmaması gereken olaylar, pozisyonlar da meydana geliyor. Onları da anın adrenalinine bağlıyor ve tasvip etmiyoruz tabii ki… Bunun dışında benim adıma her şey yolunda gidiyor…
“Bir Şeyin Olacağı Varsa, Oluyor”
-Geride kalan aylarda, TOFAŞ adına uzun vadede başarıyı getirebilecek olumlu özellikleri nasıl analiz ettin?
Kaya Peker: Bir başarıya ulaşmak, bir kişi ile ya da bir tek neden ile olmuyor. Öncelikle kulübün TOFAŞ olması, antrenör yardımcılarının üst düzey olması ve oyuncuların Süper Lig kariyerli olması çok önemli etkenler. Yabancılarımızdan Türk oyuncularımıza, gençlerimize kadar önemli bir kadroya sahibiz. Tabii ki bunu yazın, daha ortada hiçbir şey yokken oluşturabilmek ciddi bir tecrübe istiyor. Bu yüzden de TOFAŞ Kulübü’nin ve Orhun Ene’nin hakkını vermemiz lazım. Tolga Öngören’in de aynı şekilde… Takımımız oluşturulduktan sonra biz de elimizden geleni yapmaya başladık. Kaptan olarak bana düşen de arkadaşlığı en üst seviyede tutmaktı… Zaten bir şeyin olacağı varsa sizin pek de çaba sarf etmenize gerek kalmıyor. Ekibimizde çok iyi niyetli oyuncular bir araya geldi. Ben de yapmam gerekenleri yapmaya çalıştım… Beklediğimizin de çok üzerinde bir arkadaşlık düzeyi oluştu takımın içinde. Yabancılar olsun, Türkler olsun her zaman beraber vakit geçiriyoruz. Haftada tek maç oynadığımızdan değerlendirecek çok zamanımız oluyor. Şu ana kadar da kimse bu durumdan sıkılmadı ya da şikâyetçi olmadı. Bence başarı adına bahsedilecek temel unsur bu olmalı. Bunun yanında birçok etken olduğu da unutulmamalı…
Röportaj: Şansın Tokyay
Kamera: Yasin Saraç
Fotoğraf: Fehmi Özgüler & Mustafa Kemal Makinacı
