Yıldız olmak zor, yıllarca çalışmanız, sürekli kazanmanız ve en iyi olmanız gerekir. Ancak yıldız kalmak çok daha zordur. Çünkü yıldız olduğunuzda hedef olursunuz. Savunmalar size odaklanır, sizden daha iyi olduğunu düşünen yüzlerce basketbolcu size karşı üstünlük kurmak ister. Taraftar ve medya baskısını üstlenmek zorunda kalırsınız. Kazanmak göreviniz, kaybetmek sorumluluğunuz olur. Bu nedenle yıldız basketbolcular sürekli gelişim içinde olmak zorundadır. Çünkü zayıf yönleri ilk saldırılacak olan noktadır. En iyiler arasında adı anılan Michael Jordan, Kobe Bryant, Lebron James kariyerleri boyu eksik yönlerini geliştirerek şampiyonluk be başarı kazandılar.
En iyiler sınıfına girmek için yüksek şansa sahip ancak henüz zaafını giderememiş olan iki yıldız adayı ve henüz gidermeyi başaramadıkları zaafları;
Zon Williamson ve kilo sorunu
Yeni Lebron James yakıştırmasıyla 2019 draftının ilk sıra seçimi olan Zion Williamson, bu sezon ortalama 32 dakikada oyunda kalarak 23.7 sayı, 7.5 ribaunt ve 2.5 asist ortalaması ile oynuyor. Zion’un bu rakamları Pelicans’ın tıkanan hücum sisteminde ve oyun stili olarak hiç uygun olmayan Steven Adams’la oynarken yaptığını dikkate alırsak 2.01 boyundaki basketbolcunun ne denli özel bir hücum gücüne sahip olduğunu görürüz. Williamson’un oyununda gelişmesi gereken yönler var elbette. Savunmada daha etkin olması ve üç sayı çizgisinin gerisinden daha fazla teşebbüste bulunması ilk akla gelen eksikler. Ancak 2000 doğumlu basketbolcunun bunlardan daha büyük bir sorunu var. Boyu 2.01 olmasına rağmen 128 kilo olan Williamson NBA oyuncuları arasında en şişman 2. basketbolcu durumunda. Oyununun temeli atletizm ve delicilik olan bir kanat oyuncusu için en az 15 kilo fazlası var. Zion, sıradışı fiziği nedeniyle atletik özelliklerini sergilemede sorun yaşamıyor ama bu kiloyla ve bu süratle oynaması sakatlanma riskini yüksek seviyeye çıkarıyor. Zaten NBA kariyerine sakatlıkla başlayarak geçtiğimiz sezon sadece 24 maçta forma giyebildi. Bu sezon öncesi 8 kilo verdiği haberleri medyaya yansıdı ama Williamson’un görüntüsü bu haberleri yalanladı. Hala 128 kilo ve hala şişman. 2000 doğumlu basketbolcunun bol kazançlı, uzun ve başarılarla dolu bir kariyerle arasında sadece 15 kilo var. Zion kendini ve kamuoyunu kandırmayı bırakarak fazla kilolarından kurtulmaya çabalamalı.
Ben Simmons’un şut atma kabusu
Tıpkı Zion gibi 1. sıra seçimi olan Ben Simmons fizik gücü, saha görüşü, üst düzey atletizmi, delici özelliği ile Joel Embiid ile beraber Sixers’ın takım merkezi yaptığı bir isim. Kulaç uzunluğu ve 2.06 boyuyla sadece oyun kurucuları değil 2,3 hatta 4 numaraları da rahatça savunabiliyor. Elit pasörlüğü ve saha görüşü nedeniyle çoğu zaman göz ardı edilir ama Simmons ligin en iyi dış savunmacılarından biri diyebiliriz. Böylesi yetenekli bir basketbolcu neden play-off’larda etkisiz kalır, oyunda kalma süresi azalır? James Harden takas görüşmelerinde neden Sixers, ilk olarak Simmons’u masaya koydu? Olası bir Bradley Beal takas görüşmelerinde muhtemelen neden Simmons teklif edilecek? Bütün bu soruların cevabı Ben Simmons’un üç sayı atamamasında gizli. Simmons’un 3 sayıyla ilişkisini anlatmak için atamamak tanımı yetersiz kalıyor. Çünkü korkuyor ve teşebbüs bile etmiyor. Kariyeri boyu 237 NBA maçına çıkan Simmons sadece 30 üç sayılık denemesi yapmış, bunlardan da sadece 3 tanesinde isabet bulmuş. Bu zaafı nedeniyle play-off’larda rakip savunmalar pota altını kapatıp Simmons’un şutunu risk ediyor. Çünkü nasılsa atamayacağını biliyorlar. Sixers bu seneki yapılanmasında takımı şutörlerden kurarak Simmons’un bu zaafını bir ölçü gidermeye çalıştı ama play-off’larda Simmons’un daha az sahada kaldığı, Seth Curry’nin oyun kurucu olarak oynadığı anları izleyebiliriz.
Ben Simmons’un şut probleminin kronik hal almasının temel nedeni 2.06’lık basketbolcunun mental olarak bu sorunu çözmeye hazır olmaması. Şut eksiği çok kolay geliştirebilir bir durum. Simmons’un yeteneğinin çeyreğine bile sahip olmayan ama şutunu elit seviyeye taşıyabilen yüzlerce örnek de var. Simmons da bu sorunu aşabilir. Ancak kafasında bu konuda oluşturduğu tabuları yıkmalı. Belki bu konuda psikolojik destek de alabilir. Dört yılda şut konusunda en ufak bir gelişme kaydetmemesi korkmasından kaynaklı. Simmons ya bu sorunu aşıp, en azından vasat bir şutörlük ekleyerek süperstarlar arasına adını yazdıracak veya bütün sahip olduğu yeteneklerine rağmen bir rol oyuncusu olarak ve bolca takım değiştirerek sürdürecek kariyerini.
