25 Aralık 2025, Perşembe
spot_img
Ana SayfaLİGLERGÖKHAN TÜRE yazdı: Türk coachların devri

GÖKHAN TÜRE yazdı: Türk coachların devri

 

Türk basketbolunda son yıllarda en çok konuşula gelen konuların başında ‘üst seviyede Türk oyuncu yetişmemesi’ geliyor…

Bunun birçok sebebi var… Başta yabancı oyuncu sayısının fazlalığı, ardından o yabancıları yenetek, fizik ve mental açıdan ‘sollayıp’ geçecek Türk oyuncu sayısının ‘parmakla gösterilecek kadar az’ olmasından tutun da, antrenörlerin (sadece yabancı coachlar değil, Türkler de buna dahil) Türk oyunculara güven ve süre anlamında yeterince sorumluluk vermemesi, bir bakıma onları ‘frenlemesi’ de sıralanabilir… Tabii Türk oyuncuların da – istisnalar bir kenara – bu döngüyü kırmak için ne kadar çaba gösterdiği (!) de ayrı bir tartışma konusu!..

Tüm bu kısır döngü içerisinde, son yıllarda beklenen patlamayı oyuncuların değil de Türk coachların yapmış olması ise analiz edilmesi gereken ayrı bir detay!..

Evet; tarihte ilk kez Euroleeague’de, geçmişinde şampiyonluklar yaşamış iki köklü kulübünün başında iki Türk coachu yine şampiyonluk kovalarken izleyeceğiz…

Bu, Türk basketbolu, Türk basketbol antrenörlüğü anlamında bir “devrim”…

Bu devrime öncülük eden coach ise Türk basketbol tarihinde ilklere imza atmış olan Ergin Ataman…

Anadolu Efes’in başında, Pınar Karşıyaka’yı deplasmanda yendikleri final serisinin son maçının ardından sıcağı sıcağına yaptığı açıklamada göz yaşlarını tutamazken, ağzından “umarım Anadolu Efes’in bir efsanesi olarak hatırlanırım” sözleri çıkıyordu tecrübeli coachun… Bu dileği, aslında Panathinaikos ile sezon bitmeden anlaşmaya varan ve Yunan kulübünün uzun yıllardır özlemini duyduğu “zirve” hedefine öncülük etmeye hazırlanan Ataman’ın yaşadığı duygusal dışavurumdu. Daha önce Türk basketbolunda hiç şahit olmadığımız bir “meydan okuma” ile yeni ufuklara yelken açtı Ergin hoca… Doğrusuyla, yanlışıyla, zaman zaman yaptığı ve tepki toplayan çıkışlarıyla ama en önemlisi de kariyeri boyunca elde ettiği başarılarla “çoktan efsane” olduğunun altını çizmekte fayda var Ergin hocanın… Dolayısıyla O’nun Panathinaikos’ta başarılı olması ya da olmaması bunu asla değiştirmeyecek…

Uzun yıllardır kupayı bırakın, Play-Off’a bile hasret kalan Panathinaikos’u da tıpkı Anadolu Efes’i olduğu gibi “dipten alıp” yukarılara taşıma konusunda coach Ergin Ataman’ın elinden gelenin en iyisini yapacağından kuşkumuz yok… Olur ya da olmaz… PAO’nun sansasyonel Başkanı Giannakopoulos ile çalışmak da hiç kolay değil… Ancak O’na, başarıya susamış böylesine köklü bir kulübün “kurtarıcı” olarak sarılması dahi Türk basketbol antrenörlüğünün geldiği seviyeyi net biçimde gösteriyor… Ergin hocanın, takım kimyası oluşturmadaki becerisi de tartışılmaz… O’nun böylesine zor bir göreve soyunması da ne kadar idealist ve “iddialı” olduğunun da son göstergesi… Ataman’a yeni misyonunda, üstlendiği zor görevde – ki O’nun karakterinde de zoru başarmak bir hayat felsefesi – sonsuz başarılar…

Anadolu Efes’te Ergin Ataman’ın bıraktığı görevi ise Türk basketbol antrenörlüğünün “parlayan yıldızı” Erdem Can devraldı… Erdem hoca da Fenerbahçe BEKO’da Zeljko Obradovic’in yardımcısı olarak uzun yıllar elde ettiği deneyimi önce NBA’de devam ettirdi, ardından da Türk Telekom’la ilk baş antrenörlük deneyimiyle taçlandırdı… Hem de ne taçlandırmak!… Eurocup’ta ilk yılında final oynayıp, BSL’de normal sezonu lider kapayıp yarı finale kadar yürüyerek ve en önemlisi de Ankara basketboluna yeni bir soluk getirerek büyük bir başarı elde etti Erdem coach… Eurocup’ta ‘yılın coachu’ seçilmesi hiç de sürpriz değildi… Şimdi O da Anadolu Efes’te, son yıllarda Euroleague’e damga vurmuş bir takımın başında “yeni ufuklara” yelken açacak… O’nun da işi hiç kolay değil… Tıpkı coach Ergin Ataman gibi… Erdem Can’ın da hem donanım hem de deneyim açısından bu zor göreve fazlasıyla hazır olduğundan kuşkumuz yok…

Özet olarak Türs coachların, Avrupa’nın “vitrininde” olduğu bir sezon izleyeceğiz… Bu isimlere Polonya’da Ertuğrul Erdoğan’ı, İran Milli Takımı’nın başına geçen Hakan Demir’i de katabiliriz… Dileğimiz, bu isimlerin açtığı yoldan bu seviyede kolaylıkla görev yapabilecek diğer donanımlı, birikimli, yetenekli, tecrübeli Türk antrenörlerinin de Avrupa’da boy göstermesi, bu sayının giderek artması… Bu anlamda buna öncülük eden Türk antrenörlerimize minnet duyuyoruz… Gururumuzsunuz; yolunuz açık, şansınız bol olsun…

 

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler