ANADOLU Efes dün akşam Maccabi Tel Aviv karşısında oldukça kıymetli bir galibiyet aldı. Ancak grafiği yine inişli çıkışlıydı. Lacivert-beyazlıların sergilediği performansı en kısa ve net şekilde ifade edecek cümle ne olur diye düşünüyordum ki iç sesime cevabı başantrenör Velimir Perasovic verdi; “Bazen maçı kazanmak istemiyormuşuz gibi oynuyoruz ancak…” Tam da bu! Özellikle ilk yarıda temsilcimiz sanki kazanmak çok da önemli değilmiş gibi bir enerjideydi. Savunmada sertlikten uzak, hücumda paylaşımı unutan bir takım izledik. Ancak Dunston’ın sayılarıyla lacivert-beyazlılar dengeyi korumayı başardı ve 0/4 3’lük isabetine rağmen ilk çeyrek 17-17 tamamlandı.
SON ÇEYREKTE 30 SAYI YEDİK
DOĞUŞ ve Kirk’ün benchten getirdiği enerjiye, Cedi ve Brown’ın yükselen ritmle bulduğu sayılara rağmen savunma konsantrasyonunda yaşanan iniş-çıkışlar yüzünden ev sahibi oyunun kontrolünü ele almakta zorlandı. 41-42 biten devre sonrası 3. çeyrekteyse bambaşka bir takım sahadaydı. İlk yarının aksine savunmada sertliği arttıran, hücumda çemberi zorlayan ve top paylaşımı yapan Anadolu Efes ihtiyacı olan ritmi de sayıları da bulmaya başladı. Maccabi’ye yalnızca 15 sayı şansı tanıyan ve ilk yarıda 7 kez denemesine rağmen isabet bulamadığı 3 sayı çizgisinden de Granger’la art arda isabetler bularak çift haneli farkları yakalayan temsilcimiz galibiyet tohumunu attığı 3. periyodu 67-57 önde kapattı.
SON 10 dakikada bu kez Heurtel’in uzak mesafeli isabetleriyle rahatlayan ev sahibi, savunma konsantrasyonundan uzaklaştığı anlarda maçı riske etme sınırına gelip başantrenör Velimir Perasovic’e soğuk terler döktürse de, Rudd’u yıldızlaştırmasına, son periyotta potasında 30 sayı görmesinde rağmen sahadan galip ayrılmayı başardı.
Kaynak: Vatan
