NBA’de 75. sezon başladı. Açılış maçlarının noel haftasına denk gelmesi nedeniyle zirve adayı takımları arasında oynanan maçlarını izleme şansı bulduk. İlk hafta maçları ışığında ortaya çıkan tablo takımların sezona hazır olmadığı şeklindeydi. 8 takımın 9 aydır basketbol oynamadığı, 4 takımın 2.5 ay öncesi şampiyonluk için mücadele ettiğini ve sezon öncesi hazırlık süresinin çok az olduğu bir atmosferde bu durumu normal karşılamamız gerek. Bir süre daha karşılaşmaları hazırlık maçıymışçasına değerlendirip, alınan sonuçlara temkinli yaklaşmanın gerçekçi olacağı görüşündeyim.
Gelelim ilk haftanın dikkat çeken takımlarına; Brooklyn Nets bu kategoride değerlendirebileceğimiz bir görüntü sergiledi. İlk koçluk deneyimini yaşayan Steve Nash, saha içi ve dışı sorunları iyi tespit etmiş. Takım savunması, top paylaşımı konularında bir çaba gözlemledim. Nets kadrosunda birebirde elit savunmacılar yok ama takım savunması olarak ortalama düzeye gelebilirler. Zaten hücumda etkili oyunculara sahip olan Nets, savunmada bir seviye tutturursa zirve şansını arttırır. Nash, top paylaşımı konusunda sıkıntı yaşanmaması için Irving ve LaVert’i aynı anda oynatmamayı tercih etti. Kevin Durant’ın da önemli oranda top kullanması gerektiğini düşünürsek top paylaşımı Nets için hayati önem taşıyor. Aşil sakatlığından dönen Kevin Durant hem fizikal hem mental olarak sakatlığı atlatmış göründü. Oyunu atletizme dayalı olmadığı için çok etkilenmesini beklemiyordum ama ilk maçlarda gerek hücum gerek savunmada etkili göründü. Özetle Nets için başlangıç olumlu.
Los Angeles Clippers sezona belki de en ilginç başlangıç yapan takım oldu. İlk iki maçta şampiyonluktaki rakipleri Lakers ve Nuggets’ı yenen Clippers bir sonraki maçta Dallas Mavericks karşısında 51 sayı farkla mağlup oldu. Koç Tyron Lue’nun çözmesi gereken en önemli sorun kriz anlarında takıma liderlik edecek bir oyuncunun olmayışı. Şampiyonluk adayı da olsanız farklı yenilebilirsiniz. Ancak bir karakter koymadan kolayca teslim olamazsınız. Clippers, Kawhi Leonard ve Paul George gibi süperstar sınıfına koyabileceğimiz iki isme sahip. Ancak her ikisi de işler iyi giderken durdurulamaz gibiler ancak kriz anlarında sıradanlaşıyor, hatta yok oluyorlar. Dallas maçında Kawhi yoktu ama Lakers maçının son iki periyodunda rakibi adeta tek başına teslim alan Paul George fark gelince sindi. Tıpkı geçtiğimiz sene Denver serisinde 3-1 öndeyken işler ters gidince ortadan kayboldukları gibi Dallas maçında da Paul George en azından farkı azaltmak için takımı ateşleyemedi. Clippers şampiyon olmak için yeterli kadroya ve teknik ekibe sahip. Jerry West gibi GM’lerin üstadı bir yönetim danışmanı var üstelik. Ancak kriz anlarında dizginleri ele alacak bir karaktere sahip değiller. Lakers ve Clippers arasındaki temel fark bu. Lebron Clippers’ta olsa gene yenilirlerdi ama 51 sayı farkla ve bu kadar silik bir oyunla değil!
Son şampiyon Lakers, Clippers’a kaybetmesine rağmen olumlu yolda gözüktü. Dallas ve Minnesota karşısında gelen rahat galibiyet bu tezin ispatı oldu. Yeni Lakerlar Schröder ve Harrell ikilisi çok motive göründü ve ofansif katkı yaptı. Özellikle Schröder, Lakers’ın aradığı 3. skorer olacağının sinyalini verdi. Uyum sağlamadaki hızı Lakers yönetimini de etkilemiş olmalı ki, Schröder’la sözleşme uzatma konusunda temasların başladığı basına sızdı. Lebron James geçtiğimiz yılın aksine 35 dakika değil 30 dakika ortalamayla sahada kaldı. Ben bu durumun sezon boyu süreceğini hatta görece kolay maçlarda dinlendirileceğini düşünüyorum. Zaten sezon öncesi kadro 36 yaşına gelen Lebron James’ı normal sezonda mümkün olduğunca dinlendirip, play-off’a en az yıpranmış şekilde girmesini sağlamaya yönelik kurgulanmıştı. Lakers için bir başka dikkat çekici detay 11 kişinin 11 dakika ve üzeri sahada kalmasıydı. Belli ki koç Frank Vogel normal sezonda geniş rotasyonla oynayacak maçları.
Kemba Walker’dan sakatlığı nedeniyle mahrum sezona başlayan Celtics’te Jaylen Brown ve Jayson Tatum formda göründü. Dar rotasyon sorunu son saniyede kazandıkları Bucks, kaybettikleri Nets ve Hornets maçlarında kendini gösterdi. İlk beş rakiplerine üstünlük kuruyor ama asların dinlendiği dakikalar Celtics için eksi yazıyor. Boston için bardağın dolu tarafı disiplinli oyunun sürmesi ve Tristan Thompson’un en iyi yaptığı iş olan hücum ribauntlarında etkili olması. Sakatların dönmesi ve yedeklerden katkı gelmesiyle Celtics çıkışa geçer.
Sixers sürpriz Cleveland mağlubiyetine rağmen ilk iki maçını kazanarak iyi başladı. Henüz yeni oyuncular Danny Green ve Seth Curry’den beklenen katkı gelmedi. Yeni koç, kısmen yeni kadro bir adaptasyon süreci gerektiriyor. Sixers o dönemden geçiyor.
Miami Heat sezona düşük viteste başladı. Normal sezonda bu durumun devam edeceğini düşünüyorum. Play-off’ta tempo arttıran bir Miami izleyebiliriz.
Nuggets sıkıntılı başladı. Savunmada iyi gözükmediler. Daha dar rotasyonla mücadele ediyorlar. Uyum sürecini aştıklarında onlar da toparlanıp zirve yarışında yer alır.
Bucks tıpkı Nuggets gibi dar ve kısıtlı bir yedek kadrosunun sıkıntısını yaşıyor gözüktü. Jrue Holiday’in de tam olarak form tuttuğunu söyleyemeyiz. Özelikle yedek uzunları savunmada yeterli gözükmedi. Bu zaaf Knicks gibi ligin en zayıf takımlarından birine farklı kaybettikleri maçta daha net kendini gösterdi. 30 dakika ortalamayla oynayan Giannis Antetokounmpo’nun süresinin 35 dakika civarına yükseltilmesi geçici bir çözüm olabilir. Bucks’ın da toparlanacağını düşünüyorum ancak sezon içinde by out edilecek oyunculardan bir iki takviye şart.
Dallas sezona 2 yenilgiyle başladı ama 3. maçta Clippers’ı 51 sayı farkla 124-73 yenerek mağlubiyetlerin acısını rakibinden çıkardı. Ligin elit koçlarından Rick Carlishe ve otoriteler tarafından sezonun MVP adayları arasında gösterilen, sezona da fena başlamayan Luka Doncic’in varlığıyla Dallas Batı Konferansı’nın play-off adaylarından. Sakat olan Kristaps Porzingis erken dönerse şansları ve sıralamadaki yerleri yukarı çıkar.
Atlanta Hawks, sakat oyuncuları Capela ve Rondo’dan yoksun oynadığı iki maçı da kazanarak sezona moralli girdi. Hawks’ın yıldız adayı oyun kurucusu Trae Young 36 ve sayı 37 sayılık performanslarıyla bu sene de takımın yıldızı olacağının sinyalini verdi.
Stephen Curry’ın sakatlıktan dönmesiyle sezona umutlu giren Golden State Warriors çok kötü iki mağlubiyetin ardından Bulls karşısında farklı galip gelerek moral buldu. Curry skorer oyunuyla eski günlerinden pasajlar sundu ama takımın geri kalanı için çaylak James Wiseman’ın gayretinden başka olumlu söz edecek kimse yok. Andrew Wiggins toparlanıp, takıma skor katkısı yapmalı. Savunmada çok yumuşak görünen, hücumda da Curry dışında yokları oynayan Golden State’te Koç Steve Kerr’i bu sene en az geçen sene kadar zor bir sezon bekliyor gibi.
Orlando, Cleveland, Pacers, Minnesota, Kings için sezona iyi başladılar diyebiliriz. Ancak Kings, Cleveland ve Minnesota’nın iyi gidişi sürdürmesi zor. Phoenix beklentileri karşıladı. Onlar için de ilk maçlarda geçer not verebiliriz. Toronto kötü başladı ama yıllardır süregelen ve iyi işleyen sistemleri ve Koç Nick Nurse’ın varlığı onlar için umutlu olmamıza yeterli.
Gelelim temsilcilerimize. Ersan Ilyasova, Bucks tarafından serbest bırakıldıktan sonra henüz bir takımla anlaşmadı. Ersan’ın bir Eurolegue takımıyla anlaşıp Avrupa’ya dönmesini beklemiyorum. Sezon içinde NBA’de bir kontrat bulur. Furkan Korkmaz yeni Koç Doc Rivers’dan 20 dakika ortalama süre kapmayı başardı. İlk maçında 11 sayı atarak katkı verdi ama 2. maçta ve 3. maçlarda 3 ve 4 sayıda kaldı. Furkan istikrarlı olarak skor katkısı yapmak zorunda. Çünkü savunmada yeterli düzeyde değil, skor katkısı yapmalı ki sezon sonu bitecek sözleşmesinin ardından NBA’de kalıcı kontrat bulabilsin. Cedi Osman beklediğim gibi ilk 5’teki yerini Isaac Okoro’ya kaptırdı hatta Okoro’nun oynamadığı Sixers maçında gene yedekten geldi. Belli ki Koç Bickerstaff’in planı Cedi Osman’ı yedekten getirmek. Cedi’nin yeni duruma adapte olduğunu söyleyebiliriz. Oynadığı üç maçta da çift haneli skor katkısı ile ne kadar değerli bir oyuncu olduğunu gösterdi. Oklahoma ile garantisi olmayan sözleşme imzalayan Ömer Faruk Yurtseven henüz oynamadı. Ömer’in durumu belirsiz. Sezonu Gelişim Ligi’nde geçirebilir. Basketbolcumuzu zorlu bir süreç bekliyor. Mental olarak bu zorluklara hazırlıklı olmalı. Şayet şans bulursa bu onun için altın değerinde olacak.
