18 Kasım 2024, Pazartesi
spot_img
Ana SayfaNBABu çaylaklar sınıfı geçer / İSMAİL DURLANIK

Bu çaylaklar sınıfı geçer / İSMAİL DURLANIK

 

Draft öncesi yapılan tahminler çok zayıf oyunculardan oluştuğu hatta 2013 draftı gibi çoğu oyuncunun çaylak kontratını bile tamamlayamadan NBA kariyerini tamamlayacağı yönündeydi. Çaylakların şu ana kadar gösterdiği performansa bakarsak aralarında bir Luka Doncic, Trae Young, Ja Morant gibi merkeze konulabilecek yıldız adayı yok. Ancak özgüveni yüksek, gelişime açık ve geri adım atmayan çok sayıda isim var. Bu açıdan baktığımızda başrol oyuncusu olmayan draft çok sayıda en iyi yardımcı oyuncu adayı barındırıyor.

Çaylaklar arasında öne çıkan isimlere gelecek olursak; diğerlerine oranla küçük bir adım farkla önde olan isim Charlotte Bobcats gardı LaMelo Ball. Lider karakteriyle sorumluluk almaktan çekinmeyen LaMelo, bir iki maçın ardından lige ısındı. Dış şutlarda beklenenin aksine zorlanmadı. Değişik bir şut stili var ama topu çemberden geçirmeyi başardığı sürece bunun bir önemi yok. Fizik gücü yeterli, çabukluk, atletizm olarak da sınıfı geçer. Ball’ı asıl değerli kılan sıradışı pas yeteneğine sahip olması. Parkede adeta su gibi akıyor. Salgın kabusundan kurtulup, maçlar yeniden seyircili oynandığında birbirinden estetik paslarıyla tribünleri ayağa kaldırdığına sıkça şahit olacağız. Yılın çaylağı ödülün en büyük adayı durumundaki Ball, Atlanta Hawks maçında 22 sayı, 12 ribaunt ve 11 asistlik performansıyla triple double yapan en genç basketbolcu ünvanını ele geçirdi. Sezon ortalamaları 11,8 sayı, 6.8 ribaunt ve 6.1 asist olan LaMelo Ball’ın oyuna dair geliştirmesi gereken eksikleri; şov ve oyun disiplini arasındaki dengeyi kurması ve biraz daha yüksek savunma konsantrasyonuyla oynaması. 1.98 boyundaki oyun kurucu bu konuda küçük bir de uyarı aldı. Koç James Borrego, çok top kaybı yapması ve savunmada isteksiz görüntüsü nedeniyle 24 dakika ortalama ile sahada kalan LaMelo Ball’ı son maçta 16 dakika oynattı ve savunmada daha fazla çaba göstermesi gerektiğini belirtti. Ardından babası LaVar Ball, LaMelo’nun bu durumdan hoşlanmadığını ancak sorun çıkarmayacağını medyaya fısıldadı. 2001 doğumlu basketbolcu oyuna dair eksikleri giderme çabalarının yanında babasının sessiz kalmasını sağlamalı. LaVar Ball’ın bugüne kadar sergilediği tavır bu konuda ikna edilmesinin zor olduğunu gösteriyor ama LaMelo abisi Lonzo Ball’ın Lakers günlerinin sona ermesinde katkısı olan bir medya baskısı yaşamak istemiyorsa bu konuda basına fazlaca malzeme veren babasını susturmalı.  

Chicago Bulls tarafından 4. sıradan seçilmesi eleştiri alan Patrick Williams sergilediği basketbolla Bulls yönetiminin doğru seçim yaptığını gösterdi. 10.2 sayı, 3.8 ribaunt ortalaması ile oynayan Williams savunmada geri adım atmaması ile dikkat çekti. 3 ve 4 oynayabilen ve bu pozisyonları başarıyla savunan 2.01 boyundaki basketbolcu Lakers maçında savunduğu Lebron James’ten övgü almayı başardı. Pozisyon bilgisi arttıkça savunmada daha etkili olacağını düşündüğüm 2001 doğumlu basketbolcunun hücum yönü de yeterli düzeyde. Şut atabiliyor hatta topu yere vurup skor da üretebiliyor. Ancak bu konuda savunmada olduğu kadar gözüpek değil, topla biraz ürkek. Bu konuda gelişim gösterirse ligin elit kanat oyuncularından biri haline gelebilir.

Golden State’in 2. sıradan seçtiği James Wiseman özgüveni ile öne çıkan bir diğer isim. Hücumda yüzü dönük etkili olan 2.13’lük basketbolcu orta mesafe ve üçlük atışları yapabileceğini gösterdi.  Topla potaya yönelebilen 19 yaşındaki pivotun yolu diğerlerine göre biraz daha uzun. Atletizmi iyi, çeviklik ve uzun kolları avantajlı olduğu diğer özellikler. Geçen seneyi salgın nedeniyle neredeyse oynamadan geçiren Wiseman’ın oyun bilgisi ‘yok’ denecek düzeyde. Bu eksiklik savunmada yetersiz kalmasına neden oluyor. Duracağı yeri, faulsüz müdahale yapmayı, topsuz oyunu öğrenmeli. Bu konuda aşama yapacağını düşünüyorum. Çünkü sahada çok istekli görüntü veriyor. Ayrıca Golden State’in kendisine ihtiyacı olduğu için düzenli oynama şansı buluyor. Bacaklarının güçlenmesi Wiseman’ın çözmesi gereken bir başka problem. Sabır gösterilmesi ve yönlendirilmesi gereken bir oyuncu. Draymond Green oyun içinde uyarılarda bulunarak 2001 doğumlu basketbolcuya mentörlük yapıyor. Green’in dediklerini yapması ve çok çalışması halinde James Wiseman’ın tavanı yüksek.   

Temsilcimiz Cedi Osman’ın aynı pozisyonu paylaştığı takım arkadaşı Isaac Okoro çaylaklar arasındaki en iyi savunmacı görümünde. Birebir ve yardım savunmasında çok iyi göründü. 2 ve 3 numaraları savunabiliyor. 1 ve 2 numarada Collin Sexton ve Darius Garland’ın yetersiz fiziğinden kaynaklı savunma sorunu yaşayan Cavaliers için 1.96 boyundaki basketbolcunun savunma becerisi ilaç gibi geldi diyebiliriz. İşin hücum kısmına baktığımızda Okoro için iyimser olmamız zor. Tamamen fiziksel gücüyle sayı bulan 2001 doğumlu basketbolcunun şutunun gelişmesi için epey çalışması gerek. Hücumdaki gelişimi Okoro’nun tavanını belirleyecek.

Tyrese Haliburton got some love in the annual GM survey - Sactown Royalty

Tyrese Haliburton’ı 12. sıradan seçen Sacramento Kings draftın en karlı çıkan takımlarından biri oldu. Yedekten gelen Haliburton takıma çok çabuk adapte oldu. Çok yönlü oyunu, ortalama üstü savunması, atletizmi, çevikliği ve pas yeteneği ile dikkat çeken Haliburton 27 dakikada 11.1 sayı, 5.1 asist ve 2.8 ribauntluk performansla Sacramento’nun gelecek planlarında şimdiden yer aldı. Lakers ve Miami Heat forması giyen eski bir NBA oyuncusu Eddie Jones’un kuzeni olan 2000 doğumlu oyun kurucunun doğru tercih konusunda zaman zaman sıkıntı yaşadığını gördük. Bu konuda gelişme göstermeli.

Draftın 1 numara seçimi Anthony Edwards’ın şu ana kadarki performansı için idare eder diyebiliriz.  Süper bir atletizme sahip 193’lük skorer gard önemli bir potansiyel bir o kadar da soru işareti barındırıyor. Hızı, gücü, atletizmi üst düzey ancak oyun zekası, şutu, karar vermedeki başarısı için aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Deliciliği ile 12.2 sayı ortalaması tutturan Edwards savunmaya konsantre gözükmedi. Oysa fiziksel özellikleri iyi savunma yapmaya çok müsait. Bu eksiklerinin yanında Minnesota Timberwolves gibi belli bir sistemi olmayan takımda oynuyor olması bir diğer zorluk. Bu kaotik ortamda 2001 doğumlu bir genç ne kadar gelişebilir ki! Anthony Edwards’ın D’angelo Russel ve Karl Anthony Towns gibi yeteneği üst düzey ancak çalışma ahlakı düşük takım arkadaşlarının aksine çok çalışması gerek.

Dikkat çekici diğer çaylaklar arasında hazırlık maçlarının yıldızı Cole Anthony’i sayabiliriz. Markelle Fultz’un sakatlanıp sezonu kapatmasının ardından Orlando Magic ilk beşine yerleşti ve 10.3 sayı, 4.5 ribaunt ve 3.3 asistlik performansla bulduğu şansı iyi değerlendiren çaylaklar arasına adını yazdırdı. Gerek sabit gerekse dripling üzerinden şut sokabilen 2000 doğumlu basketbolcu rakip savunmanın üzerine gidip skor yaparak çok yönlü bir hücum gücüne sahip olduğunu gösterdi. Basketbolculuğu genetik olan 1.88 boyundaki oyun kurucunun babası da eski bir NBA oyuncusu. Knicks’in aralarında bulunduğu çeşitli takımlarda oyun kurucu olarak oynayan Greg Anthony 13 yıllık NBA kariyerine sahip.

Boston Celtics’in 26. Sıra seçimi Payton Pritchard belki de en beklenmeyen çıkışı yapan isim oldu. Kısa boyu, yetersiz atletizmi ile soru işaretleri barındıran Pritchard oyun kurucu Kemba Walker’ın yokluğunda yedekten gelip 22 dakikada 8 sayı ortalama yapmayı başardı. Fiziksel dezavantajlarını oyun bilgisi ve dış şutlardaki başarısıyla kapatan Pritchard bu çıkışına rağmen tavanı yüksek bir oyuncu değil. Celtics gibi iyi savunma yapan kadrolarda 10-15 dakika süre bulup ortalama bir NBA kariyeri yapabilir. Bu arada Peyton’un üniversiteyi bitirip drafta katıldığını, diğer çaylaklardan 3 yaş daha büyük olduğunu belirtmek isterim.

Çok yönlü oyunuyla Wizards ilk beşinde kendine yer bulan forvet Dani Avdija sadece hücumu düşünen oyunculardan kurulu takımda adeta bir denge unsuru oldu. Oyun bilgisi ve pas yeteneği ile Wizards’ın ihtiyacı olan oyuncu. Koç Scott Brooks pek tercih etmedi ama şayet Avdija’yı pas istasyonu olarak kullanırsa İsrailli basketbolcudan daha iyi verim alır. Bu durum takımın skoreri Bradley Beal’ın çok daha kolay şut imkânı bulmasına yol açabilir. Savunma ve üç sayı yüzdesi Dani Avdija’nın geliştirmesi gereken konular. Kosova asıllı İsrailli basketbolcu 7 sayı, 4 ribaunt ve 2.2 asist ortalamasıyla yavaş yavaş lige ısınıyor.

Sixers’ın skorer gardı Tyrese Mexey, gelişime açık, combo gard diyebileceğimiz bir isim. Denver Nuggets maçında 39 sayı atarak skorer yönünü gösterdi. Motoru yüksek bir görüntü veren ve 21 dakika sahada kalan 2000 doğumlu basketbolcu bu sürede 10.6 sayı ortalaması tutturdu. 1.88 boyundaki oyuncunun hücumdaki en önemli sorunu üç sayılardaki başarısızlığı. % 27 ile üç sayı atan Mexey’in pas yeteneğini geliştirmesi ve top kaybı sayısını azaltması gerek.

New York Knicks’in 25. Sıra seçimi Immanuel Quickley çaylaklar sınıfının en ilgi çekici isimlerinden biri oldu. 17 dakika sahada kalıp 9.6 sayı kaydeden oyun kurucu şuttan çok floaterlarla sayı buldu. Bir çaylak oyuncunun deneyim isteyen, daha zor atışları bu kadar rahat yapabilmesi şaşırtıcı. Atletizmi, yırtıcı oyunu, çalışkan görüntüsüyle dikkati çeken Quickley top yönlendirmeden daha çok kendi skorunu yaratan bir oyun kurucu görüntüsü sergiledi. Şayet asist sayısını artırabilirse Knicks’in yıllardır bir türlü bulamadığı takımı yönetecek oyun kurucusu olabilir. 

İlk turun son sırasından Memphis Grizzlies tarafından seçilen Desmond Bane üç sayılık atışlardaki başarısıyla ön plana çıktı. 22 yaşının getirdiği olgunlukla kendinden emin bir görüntü çizdi. Yedekten gelen Bane oyuna çok çabuk ısınıp, çekinmeden isabetli şutlar attı. Savunması da yeterli düzeyde. Grizzlies çaylak sınıfından bir 6. Adam adayı en kötü olasılıkla bir rol oyuncusu bulmuş gibi. 

Draftta üst sıradan seçilen Obi Toppin ve Onyeka Okongwu sakatlıkları nedeniyle çok az oynadı. O nedenle henüz bir değerlendirme yapmak için erken. 6. sıradan Atlanta Hawks’ın seçtiği Okongwu savunmasıyla tam da Hawks’ın aradığı uzun. Atletizmi, çevikliği ve oyunu okuma yeteneği yeterli seviyede olan Okongwu pivot pozisyonun yanısıra 4 numara da oynayabilir ama onun için repertuarına 3 sayılık isabetleri de eklemesi gerek. Başlangıçta Clint Capela gibi deneyimli bir oyuncunun yedeği olarak fazla süre alamayabilir. Bulduğu her dakikayı iyi değerlendirmeli. Knicks’in 8. sıra seçimi Obi Toppin ise skor gücü yüksek, dış şutu var ayrıca driplingle adam eksiltebiliyor. Çok çabuk potaya gidebiliyor. Fiziği ve savunması yetersiz göründü. Bu konuda gelişim göstermeli. Yoksa savunmanın yumuşak karnı olur. Ancak çok az maç oynadığından sağlıklı bir değerlendirme için biraz daha izlemek gerek. 

Detroit Pistons’un keskin şütör olması umuduyla 19. sıradan seçtiği Saddig Bey maç başına % 40 isabet oranıyla 2 üç sayı kaydederek beklentileri karşıladı diyebiliriz. Ancak savunması ve asist oranı yetersiz. Savunma ve asist konusunda daha iyi işler çıkardığını NCAA maçlarında göstermişti. Atletizmi ve ayak çabukluğu zayıf göründü ama oyun zekasıyla bu eksiklerini aza indirebilir.

Miami Heat’ın 20. sıra seçimi Precious Achiuwa atletik yetenekleri ve gücüyle ışık verdi. Oyunda kaldığı 16 dakikada 7.5 sayı atarak gayet iyi skor katkısı yaptı. Ancak çok ham bir görüntü çizdi. Şutu yetersiz, 3 sayı çizgisinin dışında hiç yok. Pota altında bitirebilmesine rağmen topla üretmeye kalktığında hata yapıyor. Savunma yapabilecek fiziksel kapasitesi var ama oyun bilgisi yetersiz. Oyuna dair eksiklerini gidermesi için zamana ihtiyacı var. Çoğu takım için sıradan bir oyuncu olabilir ama Heat kadrosunu tamamlayacak 4 numarada görünümünde.

San Antonio Spurs’un 11. sıradan seçtiği skorer gard Devin Vassel 5.1 sayı, 3.6 ribaunt ortalaması ile pek parlak bir başlangıç yapmış gibi görünmese de çok yönlü oyunu ve savunmasıyla önemli potansiyel. 3&D oyuncusu olabileceği görüntüsü veren 2000 doğumlu basketbolcunun atletizmi üst düzey değil ama çoğu NBA takımında sorun olacak bu eksiklik Spurs gibi pas temelli bir oyun oynayan ve çok iyi yardımlaşan bir takımda göze batmadı. Vassel için doğru takıma geldi diyebiliriz. Gregg Popovich’in sistemini tam olarak öğrendiğinde istatistiklerinin ve oyuna etkisinin artacağını düşünüyorum.

Gelelim beklentilerin altında kalan isimlere, yeniden yapılanma sürecine giren Detroit Pistons’un 7. sıradan draft ettiği Killian Hayes NBA’ye hazır gözükmedi. Ham olduğu için hemen katkı yapması beklenmiyordu ama bir lotarya seçimi için fazlasıyla ne yaptığını bilmez gözüktü. En ufak baskıda bile sinen Fransız gardın pas yeteneğinden küçük örnekler vermek dışında olumlu görüntüsü olmadı. Şutu için çok çalışması gerek. Çok ürkek görünen Hayes’e Pistons yönetiminin mental açıdan destek sağlaması lazım. Sudan çıkmış balık görünümünde. 2001 doğumlu basketbolcu belki hiçbir zaman süperstar olamayacak ama pas yeteneğiyle iyi bir top yönlendiren gard olabilir.   

New Orleans Pelicans’ın 13. Sıradan draft ettiği Kira Lewis JR 7 maçta ancak 8 dakika sahada kalarak beklentilerin uzağında kaldı. Bu kadar kısa sürede en büyük silahı olan şutör özelliğini göremedik. Bu durumun temel nedeninin çok zayıf fiziği olduğunu düşünüyorum. Pelicans ona sabır göstermeli, Kira Lewis de spor salonuna kapanıp, bolca ağırlık çalışmalı. 

Oklahoma City Thunder’ın 20. sıradan kumar diyebileceğimiz seçimi Aleksey Pokusevski etkili olamayan isimlerden biri oldu. Sırp basketbolcunun fiziği o kadar yetersiz ki en ufak temasta geri adım atmak zorunda kalıyor. Bacakları çok zayıf. Fiziksel eksiklerini gidermesi zor görünüyor. 2.13’lük bir gard gibi topla oynamasına, iyi seviyedeki şutuna rağmen NBA’de tutunması için çok çalışması gerek.

 

BENZER HABERLER

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

- Reklam -spot_img

Son Haberler